Öğrencilik yıllarında Ankara Kurtuluş Lisesi’nin Okul Marşı’nı yazan Özer Meral, hemşehrisi işadamı Vural Öger’in çağrısıyla 46 yıl önce geldiği Almanya’da kaleme aldığı “Hamburg” adlı şiiriyle de ününe ün kattı.
Röportaj: Mehmet ATAK
Öğretmen, İşletmeci, Şair Özer Meral bugün 78 yaşında.. Geçirdiği mide, ayak ve göz ameliyatlarına rağmen yaşamla iç içe olan Meral, bugün bile genç bir insanın zekasına taş çıkartacak bir beyin yapısına sahip bulunuyor. “Hafızai Beşer nisyan ile maluldür” diye eskilerin bir sözü vardır.. Ama..1950’li yıllarda Ankara Kurtuluş Lisesi’nde öğrenciyken, şimdilerde okul duvarını süsleyen Okul Marşı’nı yazmış olan o dönemin genç şairi Özer Meral, Kurtuluş Lisesi’nden mezun olan çok sayıda ünlü kişinin adlarını bir çırpıda sayabiliyor.
Devlet Tiyatrosu Çocuk Bölümü’nde çeşitli oyunlarda da rol almış olan ve sahnelenen bölümleri ezbere tekrarlayabilen Özer Meral’in hafızasında bakalım neler var ?
* Sayın Özer Meral, sizinle yapacağımız normal bir söyleşi bile sayfalara sığmaz, ancak kitap olur düşüncesiyle, yaşamınızdan bazı bölümleri kısa kısa nakletmemiz daha uygun olur herhalde. Öğretmenliği bırakıp niçin Hamburg’a geldiniz ?
– Ereğli’den tanıştığımız Vural Öger’in Berlin’de Maden Fakültesi’ni bitireceğı yıl, mektupla yaptığı bir davet üzerine kendimi Hamburg’da buldum. Öger Türktur 1969’da kuruldu ve ben de yeni işletmede aktif olarak görev aldım ve uzun yıllar emek verdim. O renkli yılları ileriki bir söyleşimizde ele alalım.
* Şiir yazmaya ne zaman başladınız ? İnternete baktığımızda, okuduğunuz Ankara Kurtuluş Lisesi’nin “Okul Marşı”nı sizin yazdığınızı görüyoruz. O yıllarınızı kısaca anlatır mısınız..
– Şiir yazmaya gençlik yıllarımda başladım. O kadar çok ki, sayısını hatırlamıyorum. Kurtuluş Lisesi’nde öğrenci iken, aldığım ilhamla “Kurtuluştan feyz alan, Ümit saçan gençleriz..Önümüzde istikbal, Önümüzde Vatan var” dizeleriyle başlayan bu okul marşı, Şaban Sayak tarafından bestelendi. Adımın okul tarihinde her vesile ile zikredilmesinden büyük sevinç ve gurur duyuyorum. Şiir benim dünyamdır.. O yıllarda “Kuğulu Park, Kalbimin sesi, Uzaklara gitme, Sigara” gibi beğenilen şiirlerimi de yazmıştım.
* Sayın Meral, Almanya’ya geldikten sonra yazdığınız “Bu şehirde rüzgar şarap kokar, bira kokar; şarhoş tayfalar dolaşır sokaklarında” diye başlayan “Hamburg” adlı şiiriniz de dilden dile dolaşıyor. Hatta bu şiir Almanlar tarafından da beğeniliyor. Peki 1969’da yazdığınız bu şiirdeki Hamburg ile bugünkü Hamburg birbirinden farklı mı?
– O şiiri yazdığım harp sonrası Almanya, yabancıların da büyük katkısıyla ortaya koyduğu kalkınma mücadelesinin verildiği imrenilecek bir dönemdi. Saf, temiz, berrak bir Almanya.. Şimdi ise, sokakları her milletten, her renkten insanlarla dolmuş, hayat pahalılığı artmış, giyim zevkinin bile değiştiği, adet ve geleneklerin tersyüz olduğu, çevre temizliğine pek riayet edilmeyen bir Almanya var şimdi..
* Sayısı oldukça fazla bir şiir kolleksiyonuna sahipsiniz ama insanlar yalnızca toplantılar veya radyolarda bunları dinleyebiliyor. Şiirlerinizi ne zaman kitap haline getireceksiniz ?
– Evet, ben de bunun bir eksiklik olduğunu görüyorum ve bu amaçla da hazırlıklarımı sürdürüyorum. İlk şiir kitabımı muhtemelen 2016 yılında yayınlayabileceğimi düşünüyorum. Bunu “Anılarım”la ilgili diğer bir kitabım takip edecek.
* Gençlik yıllarınızda yaşadığınız Konya Ereğlisi’nde bir sokağa adınız verildi. Bir insanın hayattayken bile bu şekilde onurlandırılması cidden çok sevindirici.. Bu olay nasıl gerçekleşti ?
-Songül Vural adlı hemşehrimiz, 2013 yılı Temmuz ayında Ereğli ilçe Belediye Meclisi’ne bir dilekçe verip, kazandığım ödülleri de belirterek, bir Bulvar, Cadde, Sokak veya Sağlık Merkezi’ne adımın verilmesi talebinde bulunmuş. Durumu ele alan Belediye Meclisi de aynı yılın Eylül ayında aldığı bir kararla, “Hamidiye Mahallesi Şair Özer Meral Sokak” tabelasını ilgili sokağın başına asmış.
* Peki, Belediye Meclisi’ne verilen dilekçede bahsi geçen o ödüller ve madalyalarınız hangileri ? Adınızın bir sokağa verilmesi karşısındaki duygularınızı belirtir misiniz ?
– Kendisini tanımadığım hemşehrim Songül Vural’a teşekkürlerimi iletiyorum. Ereğli’de bir sokağa adımın verilmesi olayı, hayatta sahip olabileceğim en büyük onurdur. İlk fırsatta memleketime gideceğim ve o sokak tabelasının önünde poz vererek, o fotografı da çerçeveletip, odama asacağım. Belediye Meclis üyelerine de sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Bugüne kadar çeşitli şehirlerde düzenlenen çok sayıda etkinliğe davet edildim, can arkadaşım Müeddet Türkeli ile birlikte zaman zaman bazı TV ve Radyo programlarına konuk oldum, çok sayıda plakat ve madalyalarla ödüllendirildim. Berlin Sanat Ödülü, Yunus Emre Kültür Akademisi Ödülü, Kapadokya Şiir Ödülleri, Hamburg Eğitim Ataşeliği ile El Ele Derneği, Atatürk Kültür Merkezi ve Avrupa Şiir ödülleri gibi..
* Son sorumuz da, Ereğli’de sevilip sayılmanızda etken olan 400 öğretmene teşvik olayı var. Bu konunun içyüzü nedir ?
-1960’lı yılların başlarında Ankara Kurtuluş Lisesi’ni bitirdikten sonra Ereğli’ye dönmüştüm. Orada yüzlerce Lise mezununun, parasızlıktan Üniversite’ye giremeyip işsiz güçsüz kaldıklarını gördüm. Babam o devrin Milli Eğitim Bakanı ile bizzat görüşerek, içlerinde benim de bulunduğum 400 Lise mezunu için Konya İvriz Öğretmen Okulu’nda hızlandırılmış “Öğretmenlik Kursları” açılmasına vesile oldu.
Ev ev dolaşarak bu gençleri tesbit ettim ve açılan kurslara katılmalarına vesile oldum. Öğretmenlik diplomasına hak kazanan bu genç öğretmenlerden her biri, Anadolumuzun ücra köylerine tayin olduk ve kısıtlı imkanlara rağmen çocuklarımıza ilköğretim hizmeti verdik. Bu da benim unutamadıklarım arasında ilk sırayı alan bir olaydır. Bir Ereğli gazetesi de bu olayı sayfalarına taşımıştı. Çok gururluyum..
Seninle gurur duyuyor ve Ellerinden öpüyorum Sevgili Özer Amca..İyiki varsın….Erol..
[…] Meral’in Elbe Express adlı haber portalında yayınlanan röportajını buradan […]