Sevgili okurlar öncelikle sizlerin,yeni yılınızı kutlar, 2016 senesinin hayırlı ,mutlu ve huzurlu geçmesini dilerim. Ayrıca Elbe-Express çalışanlarına ve bütün yazar arkadaşlarıma mutlu ve sağlıklı nice yıllar temenni ediyorum. Uzun bir aradan sonra acı ama gerçek yaşanan olayları, sayfamda yazmak istedim. Büyük devletlerin çıkarları uğruna acımadan yaptıkları savaşlardan ve bu savaşlarda yok olan çocuklardan bahsetmek istiyorum. Son günlerde sürekli Savaş kelimesi duyuyorum ve TV de çocukların dramını haber olarak seyrediyorum. Çok üzüntü duyuyorum. Bu nasıl VAHŞET, anlam veremiyorum.Hangi asırda yaşıyoruz.?
SAVAŞA HAYIR
SAVAŞ : Çok korkunç bir kelime.Oysa, aynı kelimenin bir başka kelimeyle beraber yazılması ne kadar insancıl. “SAVAŞA HAYIR” evet SAVAŞA HAYIR diyelim.
Benim gibi böyle düşünen binlerce insanlardan biriyim. Savaşı yaşayanlar bilir. Bizler sadece medyadan öğreniyoruz.Ve ne acıdır ki Televizyonlarda içimiz parçalanarak seyrediyoruz. Beni kahreden ve bir çok insan gibi huzursuz eden masum çocukların heder olması, acı bir şekilde yok olması. Çocuklar bizim geleceğimiz. Küçücük yüreklerine böyle bir acıyı yüklemek,hangi insanlığa sığar. Çocukların dini, ırkı, ve milliyeti olmaz. Çocuklar masum olarak dünyaya gelir. İyi yetiştirilirse bilim adamı, Professor, Doktor, Dahi ve Ressam v.s olarak insanlığa faydalı birey olabilirler.Onların yaşama hakları hiç bir şekilde yok edilemez.
Çocukların oyun oynama çağında, aç ve susuz ölüm korkusuyla yaşaması ve hayatta kalabilmek için savaşması ne kadar acı. Hele seyirci kalmak bir o kadarda üzücü…
SAVAŞLARDA ÇOCUKLARA KÖLE MUAMELESİ YAPILIYOR
Bu savaşlar sonucunda 2 milyon ölüm, 4-5 milyon sakatlık, 12 milyon evsiz ve bir milyondan fazla çocuğun yetim veya ailelerinden ayrı kaldığı ve 10 milyondan fazla çocuğun psikolojik travmaya maruz kaldığı tahmin edilmektedir. Biraz eskilere gidelim.Örneğin: 1980 ile 1988 yılları arasında Angola’da 330.000, Mozambik’te 490.000 çocuğun savaş nedenli olarak kayba uğradığı tahmin edilmektedir. 1980’lerin ortalarında Uganda’da çatışmalardan etkilenen çocuklar 1000’de 600’lerin üzerine çıkmıştır .
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Güney Afrika’nın tüm bölgelerinde çatışmaların halen devam ettiği Angola ve Mozambik hariç 1960-1986 arasında bu oranlarda azalma olmadığını ifade etmiştir. Silahlı çatışmaların sivil halk için oluşturduğu tehdit artmaktadır. Dolayısıyla savaşlar, çocukları giderek artan oranda etkilemektedir. Machel raporuna göre, toplam dünya nüfusunun yaklaşık altıda biri olan bir milyardan fazla çocuk, çatışma ve savaş çıkan bölgelerde yaşamaktadır. Tahminen 2 milyon çocuk silahlı çatışmalarda olmuş, üç katından fazlası da ciddi yaralar almış ya da kalıcı olarak engelli hale gelmiştir. Onsekiz milyon çocuk göç etmiştir.
SOSYAL VE KÜLTÜREL KAYIPLAR
Çocuklar savaş sırasında kendi toplum ve kültürlerinden uzaklaşmak zorunda kalabilir.
Çocuk askerler : On binlerce 18 yaş altındaki çocuğun 60’tan fazla ülkede milis olarak görev yaptığı tahmin edilmektedir. Global olarak yaklaşık 250.000 çocuk “çocuk asker” olarak veya orduda yardımcı olarak rol oynamıştır savaşçı, aşçı, taşıyıcı
haberci ve seks kölesi olarak. Çoğu 13 yasin üzerinde ve erkektir. Fakat daha küçük çocuklar ve kızlar da bu çocukların içerisinde yer almışlardır. Bu çocuklar yukarıda sözü edilen savaşın tüm etkilerine daha sık maruz kalırlar ve daha savunmasızdırlar.
Çocuk askerler korkularından dolayı daha uysaldırlar, emirleri sorgulamazlar ve yetişkinlere göre daha kolay kandırılabilirler. Bazı bölgelerde ise çocuklar hayatta kalmak için asker olmaktadır.
Uluslararası Ceza Mahkemesi 18 yaş altındaki çocukların askere alınmasını savaş suçu olarak yasa dışı ilan etmiştir. Buna rağmen 300.000’den fazla çocuk asker olarak, aktif olarak sivil ve uluslararası savaşlarda görev yapmaktadır. Çocuk askerlerinin tipik profili,( 8-18 yaşları arasında, silahlı bir gruba bağlı) erkek çocukların ilaç veya alkol bağımlısı, acımasız, cahil ve tehlikeli
olmalarıdır. Pediatristler özellikle savaş tuzağına düşürülmüş bu çocukların korunması gerekliliğini vurgulamaktadırlar.
TÜRKİYE SINIRLARINDAKİ DURUM
Sevgili okurlar, yukarıda bilgim dahilinde yazmış olduğum gibi genel anlamda dünya üzerinde olan, bazı savaşlardan bahsettim.Bu gün hala savaş,ne yazıkki bizim vatanımızın sınırında komşu ülke olan Suriye,de devam etmektedir. Herkesçe malum ve içler acısı. Sebebi ne olursa olsun. Yüzlerce insan ve çocuk yok oluyor. Lütfen dünyadaki “SAVAŞLARA insan olarak HAYIR” diyelim. Bu dünya hepimize yetecek kadar büyük. Bütün insanlara Irk, Milliyet, Din ve İnanç ayrımı gözetmeksizin huzurlu, savaşsız barış içinde sevgi dolu bir dünya diliyorum.
Sevgilerimle kalın,hoşçakalın..
