23.1 C
Hamburg
Pazar, Mayıs 26, 2024

İkinci teki ne zaman atacaksın? Garson olarak çalıştığı Düğün Salonuna Müdür oldu! RÖPORTAJ

guner_1Hamburg’daki Class Düğün Salonu ve Class Hotel’in işletme müdürü  yüksek tahsilli Güner Kara, “Garsonluktan İşletme Müdürlüğü’ne giden Yol” ve branşıyla ilgili işin püf noktalarını Elbe Express’e detaylarıyla anlattı.

Röportaj: Mehmet ATAK

Almanya’nın Hamburg kentindeki Vedel ile Wilhelmsburg semtleri arasında Can ailesinin inşa ettirdiği lüks Class Düğün Salonu ile üst katındaki konforlu Class Hotel’in İşletme Müdürü olarak görev yapan Güner Kara’yı söyleşi amaçlı ziyaretimizde, Hamburg Türk Media Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Coşkun da hazır bulundu. Nefis kahvelerimizi yudumlarken, bir yandan da  Güner Kara ile röportajımızı gerçekleştirdik.

Güner Kara, kendini  kısaca şöyle tanıttı:

“Kars iline bağlı Selim ilçesinin Gürbüzler Köyü’nde dünyaya gelmiş, dokuz çocuklu bir ailenin en küçük bireyiyim. (Bizim oralarda tekne kazıntısı derler.) İlkokul’u köyümde, Ortaokul ve Lise’yi Sakarya’da, Üniversite’yi Muğla Üniversitesi’nde `Turizm Otelcilik Bölümü“  ve ayrıca Anadolu Üniversitesi’nden de  İşletme Bölümü’nü bitirdim.” 

Kara’nın bu tanımlamasına biz de bir ekleme yaparak, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nden “Beyaz” lakaplı Beyazıt Öztürk, o ilin Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, İhlas Grubu’ndan Mücahit Ören, sanat dünyasından da Pelin Karahan, Nurgül Yeşilçay, Ayşe Hatun Önal gibi ünlü isimlerin de mezun olduklarını belirtelim.

12834848_10207585462128928_1626665236_n

İşte Güner Kara ile söyleşimiz:

Sayın Kara, başlangıçta  Düğün Salonu, son yıllarda da bununla birlikte Otel işletmeciliği gibi önemli iki dalda hayli başarılı bir yöneticilik örneği ortaya koyduğunuz gözleniyor. Başarınızın püf noktaları nelerdir ?

BAŞARILI OLMANIN PÜF NOKTALARI

Öncelikle başarılı olduğumu düşündüğünüz için size çok teşekkür ederim. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Çok klasik bir cevap oldu biliyorum ama gerçekten öyle. Yaptığım bir işin içime sinmesi gerekiyor ve eğer siniyorsa iyi olmuş demektir. Tabii ki bunun yanında Türkiye’den sahip olduğum Turizm ve Otelcilik Eğitimi ile 8 yıllık Otelcilik tecrübesini de saymak gerekiyor. Corinthia Hotels International gibi bir uluslararası otelin “Corinthia Labranda ve Corinthia Güllük“ Bodrum şubelerinde çalıştım. En çok dikkat ettiğim konulardan birisi de disiplinli çalışmaktır. 

Organize ettiğim her düğün ve özel gece için, bu gecenin bir daha tekrarı olmayacağını hep aklımın bir kenarında tutarım ve bu nedenle de elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırım.

İsterseniz Düğün Salonu yöneticiliğinden başlayalım. Bu branşa ne zaman ve nasıl adım attınız ? Oldukça yorucu olmasına rağmen işin zevkli yanları da var ama bunları bir de sizden dinleyelim.

GARSONLUKTAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNE GİDEN YOL

Class Dügün Salonu ile yolumun kesişmesi, bundan yaklaşık 9 yıl öncesinde başladı. Haftasonları harçlık kazanmak için garson olarak başladım ve şu anda Hotel Class’ın ve çatısı altindaki Class Düğün Salonu’nun müdürlüğünü yapıyorum. Biraz önce de dediğim gibi bu işin temelleri Türkiye’de eğitimini aldığım Turizm ve Otelciliğe dayanıyor.     

İşimin en zevkli yanı, İnsanların en özel günlerinden birinin parçası olmak, hatta bu özel günü şekillendirmek ve unutulmaz hâle dönüştürmek. Bu bana inanılmaz bir mutluluk veriyor. Yıllar sonra düğününü yaptığım bir çifti,  ailece çocuklarıyla birlikte görmek beni gururlandırıyor. Çünkü bu ailenin oluşmasında bir nevi benim de payım var diyebiliyorum. Her haftasonu başka bir çift ve başka bir aile ile karşı karşıyayım ve bu da işimin tek düze olmasını önlüyor. Organizasyon işinde her türden insanla karşılaşabiliyorsunuz.  

DSC06587

SALON KİRALAMANIN DA PÜF NOKTALARI VAR

Hangi durumlarda kimler için tenzilatlı salon kirası uygulaması yapıyorsunuz?

Genel itibarıyla indirimli düğünlerimizi tatil günlerine denk gelmeyen Cuma ve Pazar günleri  yapıyoruz. Dar gelirli bir Ailenin düğününü bu günlerde yapmasını tavsiye ediyorum. Düğünler dışındaki organizasyonlarda da camilerin yaptığı hayır organizasyonlarında indirimli fiyatlar uyguluyoruz. Aslına bakarsanız bir şekilde herkes ama üç, ama beş indirim alıyor. Bizim örf ve adetlerimizde olan bir özelliktir. Mutlaka pazarlık yaparız az veya çok bir şekilde indirim alırız.

Öte yandan, dini amaçlı toplumsal  organizasyonlarda  ise, işin manevi yönüne binaen mutlaka en uygun tarifemizi uygulamaya çalışıyoruz.  

Her işin bir püf noktası olduğu gibi, Düğün Salonu kiralama konusunda da muhakkak ki bazı incelikler vardır. Bu konuda kiracılara tavsiyeleriniz nelerdir ?

Bu sorunun cevabını verebilmemiz için öncelikle “Düğün Salonuna neden ihtiyacımız var” sorusuna cevap vermeliyiz. Bizim kültürümüzde düğünler hep kutlanmıştır. Hem de coşkulu bir şekilde ve sadece bir günde değil, 40 gün ve 40 gece. Tabii ki günümüzde bu mümkün değildir. Birçok şey zamanla değiştiği gibi bu da değişiyor ve değişmeye de devam edecektir. Düğün dediğiniz Eşle, Dostla, Ahbapla kutlanır ve Düğün günü ikramların en güzeli, en özeli gelen misafirlere sunulur. Ben, eminim ki herkesin evi müsait olsa Düğününü, Derneğini, Çalgısını evinde çaldırır ve misafirlerini engüzel şekilde evinde ağırlar. Ama malesef şu anki yaşam koşullarımızda bu mümkün olmadığı için alternatifler aranmaktadır. Bu alternatiflerin başında gelen de Düğün salonları olmaktadir. İşte bu noktada benim düğün sahiplerine  tavsiyem şu olacaktır: Bu yola çıkıldığında öncelikle bir “Yapılacaklar Listesi (TO DO)” hazırlanması ve bu liste doğrultusunda da bütçe ayarlanması gerekiyor. Kız isteme olayından başlayıp tâ ki düğün sonrası çiftimiz Balayına çıkacaksa,o noktaya kadar bütün aşamalar gözden geçirilmeli ve hem zaman planlaması yapılmalı ve hem de bunlarla ilgili bütçe planlanmalı.

Şimdi gelelim Düğün Salonu kısmına.. Tabii ki piyasada birçok alternatif var. Alternatifler iyi değerlendirilmeli, görüşmeler yapılmalı ve düğün için ayrılan bütçe ile istenilen gecenin bedeli bir birini karşılıyor mu, buna bakılmalıdır. Bu işte bütçe oldukça önemli ama unutulmaması gereken en önemli konulardan biri, bu gecenin tekrarının olmaması. Bu anlamda işi ehil olanlara teslim etmekte yarar vardır. Gecenin sonunda hem misafirlere macup olmak var, hem de ödenmesi gereken oldukça yüklü bir bedel var. Bu konular, salon için karar verilirken kesinlikle göz önüne alınmalıdır.

YEMEKLERİN ÇOK ÇEŞİTLİ OLMASI DEĞİL, DAMAK TADINA HİTAP ETMESİ ÖNEMLİDİR

Düğünlerde yemek ikramı konusunda oldukça çeşitli uygulamalar göze çarpıyor. Ülkelere göre en zengin düğünler genellikle hangileridir ?

Yemek ikramı konusunda Arap, Afgan ve Afrika düğünlerinde oldukça fazla çeşit sunuluyor. Bana sorarsanız mantıklı mı? Değil!  Ama bu bir kültür ve gelenek meselesi. Bence önemli olan, sunulan yemeğin çok çeşitli olması değil, asıl damak tadına hitap ediyor olmasıdır. 

Unutamadığınız bir düğün anınızı nakleder misiniz lütfen..

Bir düğün sırasında Gelin ve Damat girişi yapıyoruz. Çiftimizi müzik eşliğinde salonumuzun özel Gelin ve Damat girişinden dans pistine kadar aldık ve müzisyen arkadaş mikrofonla anons etti “Sevgili Misafirlerimiz, düğünümüzün en özel anlarından birine geldik ve şimdi Damat bey, Gelin hanımın  duvağını açacak !“ 

Herkesin gözü çiftimizin üzerinde ve farkediyoruz ki Duvak zaten açık ; arabadan inerken heyecanla kapatmayı unutmuşlar. Müzisyen işi şakayla karışık Damadımızın aceleci olduğuna getirdi ve olayı bu şekilde atlattık. Bu yaşanan olaydan bu yana mutlaka Gelin ve Damat girişinde birebir bulunuyorum ve bütün kontrolleri yaptıktan sonra Müzik grubuna start veriyoruz ve giriş seremonisini gerçekleştiriyoruz. 

Şimdi de Otel konusuna dönelim.  Düğün salonunun üst katındaki otelin özellikleri nelerdir ?

Hotel Class’ın kapasitesi 23 Oda olup, Standart, Konfor ve 1 adet Suit olmak üzere 60 yatak kapasitesine sahiptir. 4* Yıldızlı Hotel konforunu Oda ve Kahvaltı olarak Hotel Class’da misafirlerimize sunmaktayız.  Hotelimiz bulunduğu konum dolayısıyla Hamburg merkeze oldukça yakın (8 km) ve bu nedenle de hafta içinde Hamburg’a gelen turist ve işadamlarına ve haftasonları da ağırlıklı olarak salonumuzdaki organizasyonlar için dışardan gelen misafilerimize hitap ediyoruz.

Geçtiğimiz haftalarda oldukça güzel bir kombinasyon yapıldı. O geceki Düğün sahibimi Hamburg’lu bir İşadamı, uzaktan gelen akrabaları ve misafirleri için Hotel Class’ı komple kapattı ve bütün misafirlerini burada konaklattı. Düğünün ertesi günü hep beraber Hotelimizin kahvaltı salonunda  sabah kahvaltılarını  yaptiktan sonra herkes evine doğru yola çıktı. Bu imkandan dolayı hem misafiler hem de düğün sahibi oldukça memnun kaldılar.

Böyle durumlarda organizasyonunu yaptığımız kişi tarafından (mesela düğün sahibi) ekstra talep geldiği taktirde, Hotelimizi  uzaktan gelen misafirleri için komple  kapatma talebi veya birçok odayı rezerve etme karşılığında oldukca özel fiyatlar uygulamaktayız.

Güner Kara

ANILAR..ANILAR.. ŞİMDİ KARŞIMDA CANLANDILAR !..

Sayın Kara, otel işletmeciliğinde unutulmayan bir anınız vardır herhalde..

Yıllar önce Corinthia Labranda Hotel’de Resepsiyonistlik yaptığım dönemede, otele yeni giriş yapmış bir misafir geldi ve kendisine uyacak bir Şort istedi. Ben tam olarak ne istediğinden emin olmak için tekrar etmesini rica ettim. Misafir tekrar “bana uyacak bir şort istiyorum” dedi. “Kusura bakmayın ama misafirlere şort vermek gibi bir servisimiz yok ki” dedim. Tabii misafirimiz bu cevaptan hiç hoşlanmadı ve sesini yükselterek Loby’nin ortasında bağırmaya başladı: ” Yahu nasıl şort olmaz, ne biçim Herşey Dahil bir otelsiniz.. Bizim acentacımız bileti satarken bize burda herşeyin dahil olacağını söylemşti.”

Güler misin ağlar mısın! Bu olay o sezonun gırgır konusu oldu ve resepsiyondan geçen herkes, misafirler dahil olmak üzere “Şort istiyorum“ diye bana takılmaya başladılar. 

Bu konuda  eklemek istediğiniz başka noktalar var mı acaba ?

Eskinin Class Düğün Salonu, şimdilerde artık  Hotel Class çatısı altında Hotel hizmeti ve Balo Salonu olarak yoluna  devam ediyor. Düşüncemiz, değişen yaşam koşullarına ayak uydurmak.

Eskiden olsaydı, gelen misafirini evinde konaklatamadı deyip, düğün sahibini ayıplarlardı. Artık günümüz modern şehir yaşamında böyle değil. Çünkü Aileler gittikçe küçülüyor ve tabii ki bu durumda yaşanılan mekanlar, evler de küçülüyor. Kalabalık zamanlarda (Düğün, Nişan, Kına, Sünnet  gibi) gelen misafirlerin Otelde konaklaması artık gayet doğal karşılanıyor. Bizim düşüncemiz de bu noktadaki açığa cevap verebilmek ve insanlara bu yönde hizmet sunmak.

Son zamanlarda oldukça moda olan bir olay; Düğün gününün hikayesi: Yani sabah erkenden başlayan Gelin ve Damat`ın hazırlıklarının kamera çekimi. Biraz önce bahsettiğim Hotel Class`ın çatısının altındaki yaklaşık 50m²’lik Düğün Suitimizin yapılma nedeni budur. Bu Suit`i çiftimiz istedikleri taktirde rezerve ederek bütün günkü hazırlıklarını (Kuaför, Makyaj, Giyinme vb.) Suit’de yapabilirler ve bu hazırlıkların paralelinde kamera çekimleri de yapılabilir.  

-Sayın Kara, bu güzel söyleşi için bize vakit ayırmanızdan dolayı size  çok teşekkür ediyor ve başarılar diliyoruz.

* Ben de sizlere ve sizin nezdinizde Hamburg Türk Media grubuna şükranlarımı sunuyorum.

 

NOT: Türkiye’deki eski ilkokul kitaplarında yer verilen “İkinci teki ne zaman atacaksın ?” başlıklı enteresan bir yazıyı, yukarıdaki söyleşi vesilesiyle okuyucularımıza özet olarak sunuyoruz:

Gecenin ilerlemiş saatinde otele gelen bir müşteri, kendisine bir oda istedi.

Otelci, “Tek bir odamız var ama alt kattaki odada yatan eski müşterimiz çok titizdir ve en küçük bir tıkırtıda hemen uyanır. Lütfen sessiz olun” diye uyardı.

Adam ” Peki” diyerek parasını ödeyip sessizce odasına girdi ve  soyunmaya başladı. Sıra ayakkabıları çıkarmaya geldiğinde, önce sağ ayakkabısını çıkarıp, otelcinin uyarısını aklına getirmeden taak diye yere fırlattı.  Ama sıra sol ayakkabıya geldiğinde, otelcinin ikazını hatırlayıp ayakkabısını çıkararak  yavaşça halının üzerine koydu ve çok yorgun olduğu için de hemen uykuya daldı.

Ancak..

Kapının sert şekilde vurulmasıyla birlikte daldığı derin uykusundan uyanan adam, kapıyı açtığında, karşısında elinde yanan bir mumla, yüzü sinirden gerilmiş bir adam gördü. Adama “Ne istiyorsun, ne oldu ?” diye sorduğunda ise, alttaki odadan kalkıp gelen adam  röportajımızın başlığında da okuduğunuz şu unutulmaz cevabı verdi:

“Tam yarım saattir senin yüzümden uyuyamıyorum. İkinci teki ne zaman yere atacaksın ?…”

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

İkinci teki ne zaman atacaksın? Garson olarak çalıştığı Düğün Salonuna Müdür oldu! RÖPORTAJ

guner_1Hamburg’daki Class Düğün Salonu ve Class Hotel’in işletme müdürü  yüksek tahsilli Güner Kara, “Garsonluktan İşletme Müdürlüğü’ne giden Yol” ve branşıyla ilgili işin püf noktalarını Elbe Express’e detaylarıyla anlattı.

Röportaj: Mehmet ATAK

Almanya’nın Hamburg kentindeki Vedel ile Wilhelmsburg semtleri arasında Can ailesinin inşa ettirdiği lüks Class Düğün Salonu ile üst katındaki konforlu Class Hotel’in İşletme Müdürü olarak görev yapan Güner Kara’yı söyleşi amaçlı ziyaretimizde, Hamburg Türk Media Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Coşkun da hazır bulundu. Nefis kahvelerimizi yudumlarken, bir yandan da  Güner Kara ile röportajımızı gerçekleştirdik.

Güner Kara, kendini  kısaca şöyle tanıttı:

“Kars iline bağlı Selim ilçesinin Gürbüzler Köyü’nde dünyaya gelmiş, dokuz çocuklu bir ailenin en küçük bireyiyim. (Bizim oralarda tekne kazıntısı derler.) İlkokul’u köyümde, Ortaokul ve Lise’yi Sakarya’da, Üniversite’yi Muğla Üniversitesi’nde `Turizm Otelcilik Bölümü“  ve ayrıca Anadolu Üniversitesi’nden de  İşletme Bölümü’nü bitirdim.” 

Kara’nın bu tanımlamasına biz de bir ekleme yaparak, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nden “Beyaz” lakaplı Beyazıt Öztürk, o ilin Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, İhlas Grubu’ndan Mücahit Ören, sanat dünyasından da Pelin Karahan, Nurgül Yeşilçay, Ayşe Hatun Önal gibi ünlü isimlerin de mezun olduklarını belirtelim.

12834848_10207585462128928_1626665236_n

İşte Güner Kara ile söyleşimiz:

Sayın Kara, başlangıçta  Düğün Salonu, son yıllarda da bununla birlikte Otel işletmeciliği gibi önemli iki dalda hayli başarılı bir yöneticilik örneği ortaya koyduğunuz gözleniyor. Başarınızın püf noktaları nelerdir ?

BAŞARILI OLMANIN PÜF NOKTALARI

Öncelikle başarılı olduğumu düşündüğünüz için size çok teşekkür ederim. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Çok klasik bir cevap oldu biliyorum ama gerçekten öyle. Yaptığım bir işin içime sinmesi gerekiyor ve eğer siniyorsa iyi olmuş demektir. Tabii ki bunun yanında Türkiye’den sahip olduğum Turizm ve Otelcilik Eğitimi ile 8 yıllık Otelcilik tecrübesini de saymak gerekiyor. Corinthia Hotels International gibi bir uluslararası otelin “Corinthia Labranda ve Corinthia Güllük“ Bodrum şubelerinde çalıştım. En çok dikkat ettiğim konulardan birisi de disiplinli çalışmaktır. 

Organize ettiğim her düğün ve özel gece için, bu gecenin bir daha tekrarı olmayacağını hep aklımın bir kenarında tutarım ve bu nedenle de elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırım.

İsterseniz Düğün Salonu yöneticiliğinden başlayalım. Bu branşa ne zaman ve nasıl adım attınız ? Oldukça yorucu olmasına rağmen işin zevkli yanları da var ama bunları bir de sizden dinleyelim.

GARSONLUKTAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNE GİDEN YOL

Class Dügün Salonu ile yolumun kesişmesi, bundan yaklaşık 9 yıl öncesinde başladı. Haftasonları harçlık kazanmak için garson olarak başladım ve şu anda Hotel Class’ın ve çatısı altindaki Class Düğün Salonu’nun müdürlüğünü yapıyorum. Biraz önce de dediğim gibi bu işin temelleri Türkiye’de eğitimini aldığım Turizm ve Otelciliğe dayanıyor.     

İşimin en zevkli yanı, İnsanların en özel günlerinden birinin parçası olmak, hatta bu özel günü şekillendirmek ve unutulmaz hâle dönüştürmek. Bu bana inanılmaz bir mutluluk veriyor. Yıllar sonra düğününü yaptığım bir çifti,  ailece çocuklarıyla birlikte görmek beni gururlandırıyor. Çünkü bu ailenin oluşmasında bir nevi benim de payım var diyebiliyorum. Her haftasonu başka bir çift ve başka bir aile ile karşı karşıyayım ve bu da işimin tek düze olmasını önlüyor. Organizasyon işinde her türden insanla karşılaşabiliyorsunuz.  

DSC06587

SALON KİRALAMANIN DA PÜF NOKTALARI VAR

Hangi durumlarda kimler için tenzilatlı salon kirası uygulaması yapıyorsunuz?

Genel itibarıyla indirimli düğünlerimizi tatil günlerine denk gelmeyen Cuma ve Pazar günleri  yapıyoruz. Dar gelirli bir Ailenin düğününü bu günlerde yapmasını tavsiye ediyorum. Düğünler dışındaki organizasyonlarda da camilerin yaptığı hayır organizasyonlarında indirimli fiyatlar uyguluyoruz. Aslına bakarsanız bir şekilde herkes ama üç, ama beş indirim alıyor. Bizim örf ve adetlerimizde olan bir özelliktir. Mutlaka pazarlık yaparız az veya çok bir şekilde indirim alırız.

Öte yandan, dini amaçlı toplumsal  organizasyonlarda  ise, işin manevi yönüne binaen mutlaka en uygun tarifemizi uygulamaya çalışıyoruz.  

Her işin bir püf noktası olduğu gibi, Düğün Salonu kiralama konusunda da muhakkak ki bazı incelikler vardır. Bu konuda kiracılara tavsiyeleriniz nelerdir ?

Bu sorunun cevabını verebilmemiz için öncelikle “Düğün Salonuna neden ihtiyacımız var” sorusuna cevap vermeliyiz. Bizim kültürümüzde düğünler hep kutlanmıştır. Hem de coşkulu bir şekilde ve sadece bir günde değil, 40 gün ve 40 gece. Tabii ki günümüzde bu mümkün değildir. Birçok şey zamanla değiştiği gibi bu da değişiyor ve değişmeye de devam edecektir. Düğün dediğiniz Eşle, Dostla, Ahbapla kutlanır ve Düğün günü ikramların en güzeli, en özeli gelen misafirlere sunulur. Ben, eminim ki herkesin evi müsait olsa Düğününü, Derneğini, Çalgısını evinde çaldırır ve misafirlerini engüzel şekilde evinde ağırlar. Ama malesef şu anki yaşam koşullarımızda bu mümkün olmadığı için alternatifler aranmaktadır. Bu alternatiflerin başında gelen de Düğün salonları olmaktadir. İşte bu noktada benim düğün sahiplerine  tavsiyem şu olacaktır: Bu yola çıkıldığında öncelikle bir “Yapılacaklar Listesi (TO DO)” hazırlanması ve bu liste doğrultusunda da bütçe ayarlanması gerekiyor. Kız isteme olayından başlayıp tâ ki düğün sonrası çiftimiz Balayına çıkacaksa,o noktaya kadar bütün aşamalar gözden geçirilmeli ve hem zaman planlaması yapılmalı ve hem de bunlarla ilgili bütçe planlanmalı.

Şimdi gelelim Düğün Salonu kısmına.. Tabii ki piyasada birçok alternatif var. Alternatifler iyi değerlendirilmeli, görüşmeler yapılmalı ve düğün için ayrılan bütçe ile istenilen gecenin bedeli bir birini karşılıyor mu, buna bakılmalıdır. Bu işte bütçe oldukça önemli ama unutulmaması gereken en önemli konulardan biri, bu gecenin tekrarının olmaması. Bu anlamda işi ehil olanlara teslim etmekte yarar vardır. Gecenin sonunda hem misafirlere macup olmak var, hem de ödenmesi gereken oldukça yüklü bir bedel var. Bu konular, salon için karar verilirken kesinlikle göz önüne alınmalıdır.

YEMEKLERİN ÇOK ÇEŞİTLİ OLMASI DEĞİL, DAMAK TADINA HİTAP ETMESİ ÖNEMLİDİR

Düğünlerde yemek ikramı konusunda oldukça çeşitli uygulamalar göze çarpıyor. Ülkelere göre en zengin düğünler genellikle hangileridir ?

Yemek ikramı konusunda Arap, Afgan ve Afrika düğünlerinde oldukça fazla çeşit sunuluyor. Bana sorarsanız mantıklı mı? Değil!  Ama bu bir kültür ve gelenek meselesi. Bence önemli olan, sunulan yemeğin çok çeşitli olması değil, asıl damak tadına hitap ediyor olmasıdır. 

Unutamadığınız bir düğün anınızı nakleder misiniz lütfen..

Bir düğün sırasında Gelin ve Damat girişi yapıyoruz. Çiftimizi müzik eşliğinde salonumuzun özel Gelin ve Damat girişinden dans pistine kadar aldık ve müzisyen arkadaş mikrofonla anons etti “Sevgili Misafirlerimiz, düğünümüzün en özel anlarından birine geldik ve şimdi Damat bey, Gelin hanımın  duvağını açacak !“ 

Herkesin gözü çiftimizin üzerinde ve farkediyoruz ki Duvak zaten açık ; arabadan inerken heyecanla kapatmayı unutmuşlar. Müzisyen işi şakayla karışık Damadımızın aceleci olduğuna getirdi ve olayı bu şekilde atlattık. Bu yaşanan olaydan bu yana mutlaka Gelin ve Damat girişinde birebir bulunuyorum ve bütün kontrolleri yaptıktan sonra Müzik grubuna start veriyoruz ve giriş seremonisini gerçekleştiriyoruz. 

Şimdi de Otel konusuna dönelim.  Düğün salonunun üst katındaki otelin özellikleri nelerdir ?

Hotel Class’ın kapasitesi 23 Oda olup, Standart, Konfor ve 1 adet Suit olmak üzere 60 yatak kapasitesine sahiptir. 4* Yıldızlı Hotel konforunu Oda ve Kahvaltı olarak Hotel Class’da misafirlerimize sunmaktayız.  Hotelimiz bulunduğu konum dolayısıyla Hamburg merkeze oldukça yakın (8 km) ve bu nedenle de hafta içinde Hamburg’a gelen turist ve işadamlarına ve haftasonları da ağırlıklı olarak salonumuzdaki organizasyonlar için dışardan gelen misafilerimize hitap ediyoruz.

Geçtiğimiz haftalarda oldukça güzel bir kombinasyon yapıldı. O geceki Düğün sahibimi Hamburg’lu bir İşadamı, uzaktan gelen akrabaları ve misafirleri için Hotel Class’ı komple kapattı ve bütün misafirlerini burada konaklattı. Düğünün ertesi günü hep beraber Hotelimizin kahvaltı salonunda  sabah kahvaltılarını  yaptiktan sonra herkes evine doğru yola çıktı. Bu imkandan dolayı hem misafiler hem de düğün sahibi oldukça memnun kaldılar.

Böyle durumlarda organizasyonunu yaptığımız kişi tarafından (mesela düğün sahibi) ekstra talep geldiği taktirde, Hotelimizi  uzaktan gelen misafirleri için komple  kapatma talebi veya birçok odayı rezerve etme karşılığında oldukca özel fiyatlar uygulamaktayız.

Güner Kara

ANILAR..ANILAR.. ŞİMDİ KARŞIMDA CANLANDILAR !..

Sayın Kara, otel işletmeciliğinde unutulmayan bir anınız vardır herhalde..

Yıllar önce Corinthia Labranda Hotel’de Resepsiyonistlik yaptığım dönemede, otele yeni giriş yapmış bir misafir geldi ve kendisine uyacak bir Şort istedi. Ben tam olarak ne istediğinden emin olmak için tekrar etmesini rica ettim. Misafir tekrar “bana uyacak bir şort istiyorum” dedi. “Kusura bakmayın ama misafirlere şort vermek gibi bir servisimiz yok ki” dedim. Tabii misafirimiz bu cevaptan hiç hoşlanmadı ve sesini yükselterek Loby’nin ortasında bağırmaya başladı: ” Yahu nasıl şort olmaz, ne biçim Herşey Dahil bir otelsiniz.. Bizim acentacımız bileti satarken bize burda herşeyin dahil olacağını söylemşti.”

Güler misin ağlar mısın! Bu olay o sezonun gırgır konusu oldu ve resepsiyondan geçen herkes, misafirler dahil olmak üzere “Şort istiyorum“ diye bana takılmaya başladılar. 

Bu konuda  eklemek istediğiniz başka noktalar var mı acaba ?

Eskinin Class Düğün Salonu, şimdilerde artık  Hotel Class çatısı altında Hotel hizmeti ve Balo Salonu olarak yoluna  devam ediyor. Düşüncemiz, değişen yaşam koşullarına ayak uydurmak.

Eskiden olsaydı, gelen misafirini evinde konaklatamadı deyip, düğün sahibini ayıplarlardı. Artık günümüz modern şehir yaşamında böyle değil. Çünkü Aileler gittikçe küçülüyor ve tabii ki bu durumda yaşanılan mekanlar, evler de küçülüyor. Kalabalık zamanlarda (Düğün, Nişan, Kına, Sünnet  gibi) gelen misafirlerin Otelde konaklaması artık gayet doğal karşılanıyor. Bizim düşüncemiz de bu noktadaki açığa cevap verebilmek ve insanlara bu yönde hizmet sunmak.

Son zamanlarda oldukça moda olan bir olay; Düğün gününün hikayesi: Yani sabah erkenden başlayan Gelin ve Damat`ın hazırlıklarının kamera çekimi. Biraz önce bahsettiğim Hotel Class`ın çatısının altındaki yaklaşık 50m²’lik Düğün Suitimizin yapılma nedeni budur. Bu Suit`i çiftimiz istedikleri taktirde rezerve ederek bütün günkü hazırlıklarını (Kuaför, Makyaj, Giyinme vb.) Suit’de yapabilirler ve bu hazırlıkların paralelinde kamera çekimleri de yapılabilir.  

-Sayın Kara, bu güzel söyleşi için bize vakit ayırmanızdan dolayı size  çok teşekkür ediyor ve başarılar diliyoruz.

* Ben de sizlere ve sizin nezdinizde Hamburg Türk Media grubuna şükranlarımı sunuyorum.

 

NOT: Türkiye’deki eski ilkokul kitaplarında yer verilen “İkinci teki ne zaman atacaksın ?” başlıklı enteresan bir yazıyı, yukarıdaki söyleşi vesilesiyle okuyucularımıza özet olarak sunuyoruz:

Gecenin ilerlemiş saatinde otele gelen bir müşteri, kendisine bir oda istedi.

Otelci, “Tek bir odamız var ama alt kattaki odada yatan eski müşterimiz çok titizdir ve en küçük bir tıkırtıda hemen uyanır. Lütfen sessiz olun” diye uyardı.

Adam ” Peki” diyerek parasını ödeyip sessizce odasına girdi ve  soyunmaya başladı. Sıra ayakkabıları çıkarmaya geldiğinde, önce sağ ayakkabısını çıkarıp, otelcinin uyarısını aklına getirmeden taak diye yere fırlattı.  Ama sıra sol ayakkabıya geldiğinde, otelcinin ikazını hatırlayıp ayakkabısını çıkararak  yavaşça halının üzerine koydu ve çok yorgun olduğu için de hemen uykuya daldı.

Ancak..

Kapının sert şekilde vurulmasıyla birlikte daldığı derin uykusundan uyanan adam, kapıyı açtığında, karşısında elinde yanan bir mumla, yüzü sinirden gerilmiş bir adam gördü. Adama “Ne istiyorsun, ne oldu ?” diye sorduğunda ise, alttaki odadan kalkıp gelen adam  röportajımızın başlığında da okuduğunuz şu unutulmaz cevabı verdi:

“Tam yarım saattir senin yüzümden uyuyamıyorum. İkinci teki ne zaman yere atacaksın ?…”

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER