Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) bu yıl gerçekleşecek Almanya’da Federal seçimlerinde Alman vatandaşı olmayan göçmenler için „Bizimde bir sözümüz var!“ parolasıyla herkese seçme ve seçilme hakkı talebi istedi. DİDF bu tavrını 24 Eylül’de gerçekleşecek seçimlere kadar bir kampanyayla sürdürme kararı aldı.
ELBE EXPRESS/HABER MERKEZİ
FOTO: DİDF
Kampanyayın startını ise uluslararası ırkçılığa karşı mücadele günü olan 21 Mart günü Almanya‘nın bir çok kentinde olduğu gibi Hamburg‘da da Altona semtinde bir bilgilendirme standını açarak basını ve kamoyunu bilgilendirdi.
İlginin yoğun olduğu standta DİDF-Hamburg yönetim kurulu üyesi ve Sol Parti Hamburg Eyalet milletvekili Deniz Çelik, Die Linke Hamburg eyalet eş sözcüsü Zaklin Nastic, DIDF –Hamburg başkanı Dilan Baran birer konuşma yaptılar. Ayrıca Hamburg’da tanınmış sinema ve tiyatro oyuncusu, sendikacı Rolf Becker, DGB-Hamburg başkanı Katja Karger, Avrupa parlamentosu Hamburg milletvekili ve federal Parlemento Hamburg Sol parti birinci sıra adayı Fabio De Masi ve Hamburg Barış İnisiyatifi sözcüsü Markus Gunkel açıklama yaparak DİDF’in seçme seçilme hakkı ile ilgili başlattıkları kampanyaya destek vereceklerini açıkladılar.
Dilan Baran yaptığı konuşmada, „Resmi olarak göç ülkesi kabul edilen Almanya’da, Alman vatandaşlığına geçemeyen göçmenlerin politik yaşama katılımları hala mümkün değil. Almanya yı yaşam merkezi olarak kabul eden, sendikalar da, okul aile birliklerinde aktif çalışan, milyonlarca insanın politik yaşama katılamaması kabul edilemez. Eylül 2017 tarihinde yapılacak Federal Parlamento seçimlerinde de senelerdir Almanya’da yaşayan, bir kesim yine oy kullanamayacak, seçilmek için aday olamayacak. Ancak onlar üzerine çok konuşulacak. Başta ırkçı partiler olmak üzere, politik partiler her gün biraz daha derinleşen, toplumsal sorunların sorumlusu olarak, göçmenleri göstermeye çalışacak. Bugüne kadar yapılan bütün seçimlerde, göçmenler işsizlik, yoksulluk, sosyal kısıtlama gibi bir çok sorunun nedeni olarak gösterilerek, seçmenler kandırılmaya, ırkçı-gerici politikalar yaygınlaştırılmaya çalışıldı. İşsizlikten , yoksulluk dan, düşük ücretli işlerden en fazla göçmenler etkilenmesine, göçmen gençlerin meslek edinme, eğitim görme olanakları az olmasına rağmen, göçmenlerin hedef gösterilmesi, Alman halkının da etkilendiği bu sorunların sorumlularını gizlemek içindir. Avrupa’nın bir çok ülkesinde olduğu gibi, Almanya da da göçmenleri sürekli hedef gösteren ırkçı partilerin güç toplaması, göçmenlerle birlikte, demokrasi ve insan haklarından yana olan tüm kesimleri tedirgin etmekte. Irkçılığa karşı mücadele ancak, değişik inançlardan, değişik etnik kimliklerden insanların ortak hareket etmesinin olanaklarını güçlendirmekle olanaklıdır. Irkçılığa karşı mücadeleyi güçlendirmek için seçme seçilme hakkı istiyoruz.“ dedi.
Deniz Çelik ise „Başta sendikalar olmak üzere, demokratik kurumlarda var olan demokrasinin, toplumsal yaşamda uygulanması, Almanya da yaşayan herkesin geleceğin inşa edilmesinde sorumluluk almasını olanaklı kılacaktır. Yaşam merkezimiz olan Almanya da, Yerli ve göçmenlerin geleceğini birlikte inşa etmek için, seçme seçilme hakkı istiyoruz. Göçmenlerin etnik ve dini kimlikleri üzerinden tarif edilmesi, güvenlik sorunlarının göçmenlerle birlikte tartışılması, entegrasyon koşullarını genişletme yerine, entegre olmuyorlar diye sürekli suçlanması, yerli ve göçmen emekçiler arasında ön yargıların derinleşmesine, demokrasinin tahrip edilmesi ve her türden ırkçılığın güçlenmesine hizmet etmektedir. „ diye ifade etti.
Zaklin Nastic konuşmasında şu çağrıda bulundu: „Değişik inançlardan ve etnik kimliklerden insanların eşit ve demokratik bir Almanya da yaşamını güçlendirmenin yollarından birisi olarak, seçme seçilme hakkı talebinin yerine getirilmesi gerek. Bu ülkenin ayrılmaz parçaları olan, politik yaşama katılımın önündeki engellerin bir an önce kaldırılmasını istiyoruz. Seçme seçilme hakkı ve Vatandaşlığa geçişin kolaylaştırılması, yerli ve göçmenler olarak ortak söz söylememizi güçlendirecektir. Bizim de sözümüz var; her türden ırkçılığa karşı, işsizliğe yoksulluğa karşı, savaşa ve silahlanmaya karşı, Almanya da yaşayan herkesin daha iyi koşullarda yaşamasını olanaklı kılmak için, emekçilerin birliğini güçlendirmek için seçme seçilme hakkının verilmesidir.”
Standta Türkçe -Almanca materyal dağıtımı yapıldı. DİDF yetkililileri yaptıkları açıklamada önümüzdeki aylarda kampanyayı değişik semtlerede taşıyarak emekçilerle buluşacaklarını vurgulayarak herkesten destek istediler.
FOTO GALERİ
