Ressam Şerife Tarakçı, 17. Resim Sergisini açtı.
ALİ AKDEMİR/ELBE EXPRESS
Fotoğraflar: Ali Akdemir
Bedensel engelli ressam Şerife Tarakçı, Almanya’nın Scheessel ilçesinde özel bankanın merkezindeki müşteri salonunda “Savaş Çocukları ve Gökkuşağı” isimli 17’nci resim sergisini açtı. Yoğun ilginin olduğu açılışta, 30 yapıtan oluşan sergi 11 Mayıs’a kadar sanatseverlere açık olacak.
Sergiden gelen geliri savaş mağduru çocuklara aktaracağını açıklayan Tarakçı, “Çocukları çok seviyorum. Onları üzüntü ve keder içersinde görmeye dayanamıyorum. Çocukluğunu tam anlamıyla yaşayamamasının derin üzüntüsünü bugün dahi içinde yaşıyorum.Bu sergiyle çocukların sessiz çığlıklarına tercüman olmaya çalıştım.” dedi.
Serginin açılış töreninde gelen konukları selamlayarak konuşmasına başlayan 67 yaşındaki Tarakçı “Savaş çocuklarının yaşadığı dramı gözler önüne sermek için medyaya ve internet ortamına yansıyan real fotoğraf karelerini fırçam ile tuvale yansıtarak tepkimi dile getirdim. Umarım bu çabamla bir nebze olsun savaş bölgelerindeki çocukların yaşadığı acı, gözyaşı, keder, hayat yorgunluğuna tercüman olabilirim. Diğer yandan Gökkuşağı adını verdiğim sanatsal çalışmalarımıda aynı sergide yayınlayarak savaş çocukları eserlerini gören insanları bir parça yaşanılan olumsuzluklardan uzaklaştırarak umut ve pozitif enerji vermeye çaba sarfettim. Resim yaparken tüm dünyayla bağımı kopartıyorum ve sadece işime konsantre olup, kendimi adeta özgür hissediyorum.” dedi.
Kendisine destek veren Bankanın Marketing Sorumlusu Rainer Bassen’e teşekkür eden Tarakçı, bugüne kadar toplam 1000 esere imza attığını söyledi. İlk çalışması olan Göz’ü, 2005 yılında yazdığı “Bir Ölüm Gecesinin Kroniği”adlı kitabının kapağında kullandığını belirten Tarakçı’nın sergilediği ” Güneşin bana sözü var. Birgün benim için doğacak” adlı eseri Naide Sultan isimli sanatsever tarafından serginin hemen başında satın alındı. Sergide sergilenen “Semazen” adlı yapıtında 10 kiloya yakın boncuk ve taş kullanan Tarakçı, ” Balıkçılar “ adlı yapıtında ise özel deniz kumu kullandığını belirterek kullandığı bu malzemelerle çalışmasının daha orjinal bir boyuta büründüğü ifade etti.
Sergide Bankanın Yönetim Kurulu Başkanı Olaf Achtabowski, Şerife Tarakçı’yı tebrik ederek, bu tür sanatsal faaliyetleri banka olarak herzaman desteklediklerini ifade etti.
Çalışmalarında karakalem, sulu boya, akrilik, toz pastel ( tebeşir), yağlı boya tekniklerini kullanan Şerife Tarakçı’nın sergilenen eserlerden bazıları şunlar oldu: Savaş Çocukları, Yorgun Çocuğun Yaşamı, Benim Dünyam, Kötülüklere Ağlıyorum, Semazen, Yanlızlığın Gözyaşları, Venedig Hatırası, Dansçı, Balıkçılar, Güneşin Bana Sözü Var, Hasat Zamanı, Bakıcının Köpeği, Beyoğlu.
Şerife Tarakçı’nın resim sergisini ziyaret edenler arasında, Yeşilçam oyuncusu-dublaj sanatçısı yazar olan Oya Pervin Pelit, Remziye Yeşilova, Sevinç Akın, Aysel Gül, Naide Sultan, Aysel Tomal, kızları Özlem ve Özden ile torunları da yer aldılar.
Acı Bir Gurbetlik Yaşamı El Kapısı
Şerife Tarakçı’nın yaşam öyküsü siyah-beyaz bir film öyküsü gibidir. 16 Eylül 1949 yılında yaşama Ankara’da merhaba der. İki kız çocuğu annesi ve dört torun sahibi olan Şerife Tarakçı, 1974 yılında eşiyle Almanya’ya gelir ve Bremerhaven kentine yerleşir. 1992 yılında amatör olarak resim çizmeye başlayan öykümüzün kahramanı 1995 yılında geçirdiği ve hayatında bir dönüm noktası olacak olan trajik olay sonrası tekerlekli sandalyeye bağlı yaşamını sürdürmeye başlar. Yaşadığı korkunç olaydan sonra resim çizmeye ara verir. Ve bu dönemden sonra beş yıl hayata küser ve içe kapanık bir yaşam süreci geçirir.
” O gece ölümün eşiğinden tekerlekli sandalyeye oturarak kurtuldum. Her ne olursa olsun, her ne yaşarsanız yaşayın; hayat sizi kucaklamaya hazır. yeter ki siz izin verin” diyen Şerife Tarakçı, tekrar kaldığı yerden hayatı kendi deyimiyle kucaklamaya devam eder. Tekrar duygularını, acılarını, özlemlerini, yaşayamadığı çocukluğunu, hayal kırıklıklarını, güzel geleceğe olan umutlarını, düşlerini resimlere yansıtıtr. Resim yaşantısına ikamet ettiği Bremerhaven’de profesyonel olarak tekrar devam ettirir.
Mayıs 2004’te ellerin önemini anlatan ilk kişisel sergisini açarak yola çıkar. Şerife Tarakçı Almanya’nın değişik şehirlerinde Wedel, Kiel, Bremen, Hamburg, Lübeck olmak üzere 17’nci sergisini Scheessel kentinde açar. Kahramanımızın ayrıca kendi yaşadıklarından etkilenerek kaleme aldığı, 2005 Ağostos ayında piyasaya çıkan ” Bir Ölüm Gecesinin Kroniği ” isimli kitabı vardır.
Yaşadıklarını Kaleme Aldı
“Bir Ölüm Gecesinin Kroniği” isimli kitabında, sağlıklı bir insanken engelli duruma düştügü dönemin, acılarını, sıkıntılarını, zorluklarını anlatan Tarakçı, ressam ve yazarlık sanatının yanında, çizdiği ve diktiği tekerlekli sandalye modasıyla, üretkenliğin sınırı olmadığını herkese yaşayarak göstermektedir. Yazdığı kitabın bir gün senaryolaştırılarak film yapılacağı hayali ve umutlarını taşıyan Şerife Tarakçı bu konuda ünlü yönetmen Fatih Akın’la bir etkinlikte tanışıp, görüşerek kitabını değerlendirmesi umuduyla kendisine verir.
Şerife Tarakçı’nın bitmek bilmeyen pozitif enerjisi, azmi ve yüzündeki eksik etmediği gülümsemesi ve çocuklara verdiği özel önemle engelli dünyasındaki bir çok insana örnek olmaktadır.
Hayallerinden asla vazgeçmeyen ve bir bir gerçekleştiren kahramanımıza “Yolun Açık Olsun” diyorum.7
FOTO GALERİ