Türkiye`de gündem o kadar hızlı değişiyor ki, gündemi takip edebilirsen et.
Yok kardeşim, gerçekten o günleri arıyorum, hanı derlerya nerede o günler. Yoktu, yoksulduk, fakat bu kadar sıkıntılı değildik. 12 eylül öncesi olaylar, yani günde on onbeş insanın öldüğü günler dahi, bugün ki kadar ümitsiz değildi.
02 Temmuz 1993, yani Sivas`ın, yani Yiğidoların üzerine karabulutların çöktüğü gün. İnsanlıkdan nasibini almamış, kendilerini „Allah ve Din“ temsilcisi olarak gören bilimden, ilimden ve medeniyetden yoksun insan bozuntuları, 33 aydınımızı yaktılar. Kendisini müslüman, inanan veya insan olarak görenler nasıl olurda „Allahu Ekber“ diye insanların kaldığı oteli ateşe verebilirler ve yanan insanları yine „Allahu Ekber“ diye seyredebilirler. Bunların müslüman veya başka bir dine inanması, yani günümüz insanlarından olmaları mümkünmü? Bunlar gibilere çağımızın çok gerisinden gelen mahluklar denir, başka ne diyebilirim ki. Benim memleketim, yani Cumhuriyet`in temellerinin atıldığı güzel Sivas ve misafir perver insanları bu lekeyi hiçmi hiç hak etmediler.
Madımak Oterlinde yakılan aydınlarımızın önünde saygı ile eğilirken, onları katleden evrimleşmiyen mahlukları lanetliyorum.
Dedimya gündem o kadar hızlı değişiyor ki, on dakika önce düşündüğünü yazmak isterken, birde bakmışın ki, yeni bir olay ülke gündemine bomba gibi düşmüş.
RÜTÜK denen bir kurumun bir Genel Müdürü var ki, köylere şenlik. Hangi eğitimi almış, nasıl bu kadar kindar yetiştirilmiş, hoşgörüden yoksun ve Ağababasına göbekten bağlı birisi. Adam diyor ki, benim için kanun çok önemli değil, önemli olan Cumhurbaşkanı tarafından verilecek emirler ve bu emirlere uygulamaktır.
Söz konusu Başkan 1974 senesinde Rize`de dünyaya gelmiş. Yaklaşık 46 yaşında ve o kadar hızlı kariyer yapmış ki, oku oku bitmiyor. RÜTÜK başkanı olunca, Cumhurbaşkanı Erdoğan`a biat etmiyen Televizyon ve gazetelere ceza yağdırmaya başlamış. Adam o kadar aktif bir yönetici ki, Tele1 televizyonuna yapılacak soruşturmayı gece saat 03:00 sıralarında attığı Twitt ile duyurmuş.
Tıpkı Deli Dumrul gibi birisi, muhalif televizyonlarda kim hükümet, Diyanet veya bakanlar hakkında ne söylerlerse söylesinler kesiyor cezayı. RÜTÜK başkanı tarafından gündeme HalkTV ve TELE1 TV`ye verilmesi gereken ceza görüşülmüş. AKP ve MHP`nin RÜTÜK üyeleri tarafından her iki televizyona da beş gün ekran kapatma cezası verilmiş. Eğer bu televizyonlar aynı suçu bir sene içerisinde yeniden işlerlerse, bu defa Halk TV ve TELE1 TV`nin lisansdları iptal edilecek ve yayınlarına son verilecekmiş.
Alın size „İleri Demokrasi“, ne yani kimin haddine Sayın AKP Genel Başkanı Erdoğan veya Diyenet İşleri Başkanı hakkında yorum yapmak.
Türkiye`de halen Demokrasi, Anayasa ve Hukuk Devleti`nden bahseden muhalefete acıyorum. Muhalefet partiları diyor ki, mücadelemizi hukuk çerçevesinde vereceğiz. Hangi hukuk, baro başkanlarının dayak yediği hukukdanmı bahsediyorsunuz?
Neyi düşünüyorum biliyormusunuz? Seçimlerin yapılacağını düşünmüyorum, diyelim ki seçimler yapıldı ve „Demokrasi Güçbirliği“ adayı seçimi kazandı. Yemin ediyorum ki, RÜTÜK başkanı gibiler hemen Sayın Erdoğan`a karşı tavır koyarlar. Çünkü bunlar güç kimde ise, onun sopasını sallarlar.
Daha düne kadar „Hocaefendi“ diyenler, sümüklü mendilini yalayanlar, Fethullah Gülen`in huzurunda başını örtenler yokmuydu, vardı. Nerede o FETÖ`ye biat edenler?