„Devlet bütçesi, devlet ve öteki kuruluş veya toplulukların belirli bir dönem içindeki gelir ve giderlerinin oranlama niceliklerini önceden belirleyen, onaylayan ve bu işlemlerin yapılmasına izin veren kanun veya karar, bu kanun veya karar yasama organının yürütme organına verdiği bir yetki şeklindedir“.
Kısaca özetlemek gerekirse, bütçe yasamanın, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin yürütmeye, yani iktidara verdiği bir yetkidir.
Her sene sonu yaklaştığında hükümetler gelecek yılın gelir ve giderlerini kapsayan bütçeyi TBMM`ne sunarlar. Parlamenter sistemlerde bütçeler hükümet adına Mailiye Bakanı tarafından yasamaya sunulur. Bütçe önce Bütçe Komisyonu`na sunulur ve Millet Vekilleri tarafından savunulur, eleştirilir veya onaylanır.
Bütçe Komisyonu tarafından Meclis`e sunulan bütçe, parlamentoda grubu bulunan partinın Genel Başkan veya uygun gördükleri birisi tarafından eleştirilir, savunulur ve sonunda çoğunluk tarafından kabul edilir.
Parlamenter sistemlerde bütçe kabul edilmezse, hükümet düşer. O nedenle bütçenin büyük bir ağırlığı vardır. Ne yazzık ki, ucube Cumhurbaşkanı sisteminde bütçeyi ne Cumhurbaşkanı ve nede Maliye Bakanı sunuyor. Bütçeyi Cumhurbaşkanı tarafından atanmış birisi Meclis`e sunuyor.
Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay kendisini Meclis`in üstünde gördüğü için, başta Ana Muhalefet Partisi olmak üzere bütçeye karşı gelen herkese hakaret ediyor.
Bu Fuat Oktay kim, onu biraz açayım. Genelde gurbetçi vatandaşlar Fuat Oktay`ı çok iyi anımsarlar. Bir zamanlar yeşil sermaye adı altında gurbetçilerin paralarını hiç edenlerin başında gelmektedir. Kurdukları YIMPAŞ ile onbinlerce gurbetçinin varlıklarını ele geçirip, kendileri köşe olurken, gurbetçilere kafayı yedirten adam Fuat Oktay.
Gurbetçilerin birikimlerini hiç eden birisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden bütçeyi sunuyor ve eleştirenlerede hakaret ediyor. Hiçbir sorumluluğu olmayan atanmış birisi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı`na ağır eleştiriler yapıyor.
Sarayda, ekoniminin kitabını yazanlar tarafından hazırlanan 2022 bütçesi, saraydan Meclis`e gelene kadar %25 değer kayıp etmiştir. Anlıyacağınız günlerce üzerinde konuşulan veya konuşulacak 2022 bütçesi şimdiden revize edilmek zorundadır.
Eğer AKP ve MHP Millet Vekilleri`nde az vatan ve millet sevgisi olsa, bu bütçeyi saraya geri iade ederler. Ederlermi, sıkar.
2022 bütçesi Meclis`de görüşülürken, ekonominin kitabını yazan büyük ekonomist Katar`a para aramaya gitti. Türkiye`de bütçe görüşmeleri yapılırken, Katar`da bir gazeteci Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri bakanına şöyle bir soru soruyor:
„Siz Katar`a para aramıya mı geldiniz“?
Bu soru dahi Türkiye Büyük Millet meclisi`ne sunulan bütçenin hiç anlamında olduğunu kanıtlıyor.
Veya, Katar`ın kıçı kırık Dışişleri Bakanı diyor ki, “Türkiye’nin ekonomisini yakından izliyoruz. Türkiye ekonomisinin yaşadığı zorluklardan çıkacak fırsatlara bakıyoruz”.
İşte Katar`ın uçağına binersen, Katar`ın Dışişleri Bakanı senin ülkeni talan etme fırsatlarını gözlemlediklerini söyler.
Ülkenin ekonomisini çökerten, Türk Lirası`nı pul eden, hayat pahalılığının önüne geçemiyen, enfilasyonu uçurtan birisinin sunduğu bütçenin sarayın desteklediği beşli çete ve Londra bankerleri dışında kimseye faydası olmayacaktır.
Saray ile Meclis arasında %25 değer kayıp eden bütçeyi görüşmenin hiçbir anlamı yoktur. Söz konusu bütçe Meclis`de onaylanana kadar %50 değer kayıp edebilir.
Vay benim itibardan tasaruf edilmiyeceğini söyleyen liderimiz, ülkeyi ne hale getirdin ki, Reuters muhabiri size „Katar`a para aramıya mı geldiniz“ sorusunu sorma cesaretini kendisinde buluyor.
Son zamanlarda beni sık sık eleştirenler veya Reis için ölürüm diyenlerin ortada görülmemeleri dikkatimi çekti.
Sanırım onlarıda hayat pahalılığı vurduğu!