15 C
Hamburg
Perşembe, Haziran 6, 2024

NE OLUR?

Düşünün, Almanya`da Angela Merkel 16 senedir iktidarda ve yalnız Almanya`nın değil Avrupa Birliği`nin „Demir Yumruklu Kadını“, Ana Muhalefet Parti`nın liderine şöyle sesleniyor:

Sosyal Demokrat Parti (SPD) lideri sen nasıl bir adamsın, sen cibilliyetsiz, ahlaksız ….. adamsın. Sokaklarda miting yaparak, sokakları işgal edeceklermiş. Siz kimsiniz, sizi gideceğiniz yere kadar kovalarız.

Angela Merkel bu sözü kullandığı andan itibaren, birkaç saat içerisinde istifa etmek zorunda kalır. Neden istifa etmek zorunda kalır, çünkü muhalefet liderini taciz ve tehtit etmiş, insanların konuşma ve protesto hakkını elinden almak istemiştir. Merkel`in konuşmasına yalnız muhalefet partiları değil, kendi partisının mensupları dahi karşı çıkar ve eleştirir.

Angela Merkel`i istifaya zorluyan ülkenin idari sistemi nedir, tabi ki demokrasi ve hukuk devleti oluşu.

Gidelim Fransa`ya, Fransa şu günlerde seçim arifesinde. Frasa Cumhurbaşkanı Macron, muhalifi, sosyalistleri değil, sağcı, ırkcı ve faşist Front National`ın lideri Le Pen`e diyor ki, hele bir sokağa inin, sizi kaçtığınız yere kadar kovalarız. Fransız Halkı ne yapar, tabi ki, evet Le Pen ve partilıları faşist ve ırkcıdır, fakat fransız yasalarına göre fikir ve gösteri hakkına müdahale edilemez. Macron protesto edilir ve seçimi kayıp eder.

Gidelim İtalya`ya, İtalya`nın iktidarda ki partisı muhaliflerini tehtit ediyor ve hele bir protestoya kalkın, sizi gideceğiniz yere kadar kovalarız. Bunu diyen iktidar partisı seçimde silinir ve bir daha iktidar yüzü göremez.

Gelelim Türkiye`ye, işte burada durum tamamen değişik. Burada iktidarda ki AKP`nin lideri, partilıların katıldığı toplantıda aynen şöyle diyor:

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldığı açıklamasında, “CHP Genel Başkanı bunun bedelini ödeyecek”. Erdoğan aynı açıklamasında, “Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” ifadelerini kullanmasının ne anlama geldiğini siz düşünün.

15 Temmuz’u hatırlatan Erdoğan, “Her fırsatta utanmadan, sıkılmadan sokaklara döküleceklermiş, meydanlara döküleceklermiş. Ya siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Nereye dökülürseniz dökülün. 15 Temmuz’da o sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse, siz de dökülün, siz de aynı dersi öyle alırsınız. Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” dedi.

Bu nasıl bir hırs, kin ve nefret dili, ülkenin Cumhurbaşkanı olan şahsiyet, muhaliflerine savaş açıyor.

İnancım o ki, AKP içerisinde çok sağ duyulu, çıkar ve menfat peşinde koşmayan insanlar vardır. Bu insanların görev ve sorumluluk üstlenmeleri, Cumhurbaşkanı Erdoğn, İçışleri Bakanı Soylu ve MHP Genel Başkanı Bahçeli`ye durun kardeşim, ülkeyi nereye götürmek istiyorsunuz demeliler.

Sonuçda bu ülkede çok parti iktidar oldu, kualisyonlar kuruldu ve çok insan başbakan oldu, fakat hiçbiri muhaliflerine „Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” demedi. Bu söz Anayasa`yı askıya almak anlamına gelir ve insanların ifade ve gösteri özgürlüğünü elinden alma anlamına gelir ki, bu çok tehlikeli bir durumdur.

Ayrıca, ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne Meral Akşener veya diğer muhalefet parti liderleri hiçbir şekilde sokaklara döküleceğiz ve sokakları işgal edeceğiz dememiştir.

Allah sonumuzu hayır eyleye, gidişat çok düşündürücü!

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

NE OLUR?

Düşünün, Almanya`da Angela Merkel 16 senedir iktidarda ve yalnız Almanya`nın değil Avrupa Birliği`nin „Demir Yumruklu Kadını“, Ana Muhalefet Parti`nın liderine şöyle sesleniyor:

Sosyal Demokrat Parti (SPD) lideri sen nasıl bir adamsın, sen cibilliyetsiz, ahlaksız ….. adamsın. Sokaklarda miting yaparak, sokakları işgal edeceklermiş. Siz kimsiniz, sizi gideceğiniz yere kadar kovalarız.

Angela Merkel bu sözü kullandığı andan itibaren, birkaç saat içerisinde istifa etmek zorunda kalır. Neden istifa etmek zorunda kalır, çünkü muhalefet liderini taciz ve tehtit etmiş, insanların konuşma ve protesto hakkını elinden almak istemiştir. Merkel`in konuşmasına yalnız muhalefet partiları değil, kendi partisının mensupları dahi karşı çıkar ve eleştirir.

Angela Merkel`i istifaya zorluyan ülkenin idari sistemi nedir, tabi ki demokrasi ve hukuk devleti oluşu.

Gidelim Fransa`ya, Fransa şu günlerde seçim arifesinde. Frasa Cumhurbaşkanı Macron, muhalifi, sosyalistleri değil, sağcı, ırkcı ve faşist Front National`ın lideri Le Pen`e diyor ki, hele bir sokağa inin, sizi kaçtığınız yere kadar kovalarız. Fransız Halkı ne yapar, tabi ki, evet Le Pen ve partilıları faşist ve ırkcıdır, fakat fransız yasalarına göre fikir ve gösteri hakkına müdahale edilemez. Macron protesto edilir ve seçimi kayıp eder.

Gidelim İtalya`ya, İtalya`nın iktidarda ki partisı muhaliflerini tehtit ediyor ve hele bir protestoya kalkın, sizi gideceğiniz yere kadar kovalarız. Bunu diyen iktidar partisı seçimde silinir ve bir daha iktidar yüzü göremez.

Gelelim Türkiye`ye, işte burada durum tamamen değişik. Burada iktidarda ki AKP`nin lideri, partilıların katıldığı toplantıda aynen şöyle diyor:

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldığı açıklamasında, “CHP Genel Başkanı bunun bedelini ödeyecek”. Erdoğan aynı açıklamasında, “Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” ifadelerini kullanmasının ne anlama geldiğini siz düşünün.

15 Temmuz’u hatırlatan Erdoğan, “Her fırsatta utanmadan, sıkılmadan sokaklara döküleceklermiş, meydanlara döküleceklermiş. Ya siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Nereye dökülürseniz dökülün. 15 Temmuz’da o sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse, siz de dökülün, siz de aynı dersi öyle alırsınız. Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” dedi.

Bu nasıl bir hırs, kin ve nefret dili, ülkenin Cumhurbaşkanı olan şahsiyet, muhaliflerine savaş açıyor.

İnancım o ki, AKP içerisinde çok sağ duyulu, çıkar ve menfat peşinde koşmayan insanlar vardır. Bu insanların görev ve sorumluluk üstlenmeleri, Cumhurbaşkanı Erdoğn, İçışleri Bakanı Soylu ve MHP Genel Başkanı Bahçeli`ye durun kardeşim, ülkeyi nereye götürmek istiyorsunuz demeliler.

Sonuçda bu ülkede çok parti iktidar oldu, kualisyonlar kuruldu ve çok insan başbakan oldu, fakat hiçbiri muhaliflerine „Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” demedi. Bu söz Anayasa`yı askıya almak anlamına gelir ve insanların ifade ve gösteri özgürlüğünü elinden alma anlamına gelir ki, bu çok tehlikeli bir durumdur.

Ayrıca, ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne Meral Akşener veya diğer muhalefet parti liderleri hiçbir şekilde sokaklara döküleceğiz ve sokakları işgal edeceğiz dememiştir.

Allah sonumuzu hayır eyleye, gidişat çok düşündürücü!

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER