VIP CUMA NAMAZI NEDİR?

27 Mart 2020 günü, Ak Saray`ın „Millet Camisi“, sanki diğer camiler Millet camileri değil, o camide VIP cuma namazı kılındı. Bütün ülkede camiler veya İslam`ın kutsal yeri Kabe dahi kapatılmış iken, Millet Camisi`nde cuma namazı kılmak ne anlama geliyor?

Evet, benim bildiğim İslam Dini`nin kutsal kitabı Kur`an`da, kullar arasında hiçbir ayrım yapılamıyacağı ve bütün insanların eşit olduğu anlatılmaktadır. Allah`ın yarattığı kullar, yer yüzünde eşittirler. O zaman hangi dini inanç doğrultusunda, o namazı kıldırdınız veya kıldınız?

Her zaman diyorum, bugün uygulanmakta olan İslam, Hz. Muhammed tarafından ilan edilen İslam değil. Bugün ki İslam, belirli zümreler tarafından, kendi dünyalıkları için dizayın edilmiştir. Eğer öyle olmasaydı, bugün bu kadar cami olurmuydu, olmazdı.

Camilerde ki imamlar, Allah`ın emirlerini değil, siyasi iktidarın görüş ve düşünceleri doğrultusunda Hutbe okumaktadırlar. Sözde Diyanet İşleri Başkanı, deprem de hayatlarını kaybedenlerin cenazesini siyasete alet ederek, Cumhurbaşkanı gelene kadar, cenazeyi bekletecek kadar dinden soyutlanmıştır.

Diyanet İşleri Başkanı kendi kişiliğini kayıp etmiş ve İslam Dinini, kendi makamını korumak için kullanmaktadır. Ne demek VIP cuma namazı, böyle bir aymazlık olabilirmi? Sen veya senin arkanda namaz kılanlar kim ki, Allah`ın insanlığa bahşettiği dini birilerini memnun etmek için kullanıyor ve böyle bir namaz kıldırıyorsun.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, bu kararı kendi başına alamaz veya almamıştır, çünkü o iradeye sahip değildir. Bu kararı verenin başkaları olduğunu herkes biliyor. Yıllarca bu millete yalan ve yanlış CeHaPe bu ülkede camileri kapattı dediler. Şimdi korkuları, ileride AKP karşıtları, siz bu ülkede yüzbin camiyi kapattınız ve insanların cuma namazı kılmalarına dahi müsade etmediniz, demelerinden korkuyorlar.

Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu şöyle diyor:
„Alnı secdeden kalkmayan müslümanlar dünyevileşmeye meydan okuyarak dünyevileşiyor. Şekli bir dindarlıkla yetinerek hızla dünyevileşiyoruz“.

Sayın Ali Bardakoğlu diyor ki, günümüzde dindarlık şekil yönüyle arttıkça, içi boşalmaya başladı. İbadete yoğunlaşan bir dindarlık anlayışımız var.

Sayın Bardakoğlu çok haklı, günümüz müslümanlarının çoğunluğu, gerçek inananları kastetmiyorum, namaz kılmayı, oruç tutmayı, haç ibadeti, umre veya gösterişli hayır yapmayı, müslüman olduklarını göstermek için yapıyorlar.

İslam Dini, İslam ile ilgisi olmayan uzun sakallı, cübeli veya kendilerine özgü giyimleri olan, asalak tarikat şehleri tarafından baskı altında tutulmaktadır. Eğer öyle olmasaydı, VIP cuma namazı bu ülkede kılınmazdı. Laik bir ülkenin yöneticileri bilimi değilde, tarikat şehlerinin yalanlarına göre devlet yönetmek isterlerse, sonunda çıkmaz sokağa girerler.

Her müslümanın İslam Dini`nin kutsal kitabı Kur`an`da belirtildiği şekilde ibadet etme hakkı vardır, bunda tam fikriz. Fakat, her müslümanım diyenin, İslam Dinini kendi pis emelleri için kullanma hakkı yoktur.

Eğer Diyanet İşleri Başkanı VIP cuma namazını kendi iradesi ile kıldırmış ise, derhal görevden alınmalı. Yok, birilerinin emri ile VIP cuma namazı kıldırmış ise, çıkıp insanlara bunu anlatmalıdır.

Geçek müslüman yalan söylemez veya başkalarının emellerine alet olmaz.

VIP CUMA NAMAZI NEDİR?

27 Mart 2020 günü, Ak Saray`ın „Millet Camisi“, sanki diğer camiler Millet camileri değil, o camide VIP cuma namazı kılındı. Bütün ülkede camiler veya İslam`ın kutsal yeri Kabe dahi kapatılmış iken, Millet Camisi`nde cuma namazı kılmak ne anlama geliyor?

Evet, benim bildiğim İslam Dini`nin kutsal kitabı Kur`an`da, kullar arasında hiçbir ayrım yapılamıyacağı ve bütün insanların eşit olduğu anlatılmaktadır. Allah`ın yarattığı kullar, yer yüzünde eşittirler. O zaman hangi dini inanç doğrultusunda, o namazı kıldırdınız veya kıldınız?

Her zaman diyorum, bugün uygulanmakta olan İslam, Hz. Muhammed tarafından ilan edilen İslam değil. Bugün ki İslam, belirli zümreler tarafından, kendi dünyalıkları için dizayın edilmiştir. Eğer öyle olmasaydı, bugün bu kadar cami olurmuydu, olmazdı.

Camilerde ki imamlar, Allah`ın emirlerini değil, siyasi iktidarın görüş ve düşünceleri doğrultusunda Hutbe okumaktadırlar. Sözde Diyanet İşleri Başkanı, deprem de hayatlarını kaybedenlerin cenazesini siyasete alet ederek, Cumhurbaşkanı gelene kadar, cenazeyi bekletecek kadar dinden soyutlanmıştır.

Diyanet İşleri Başkanı kendi kişiliğini kayıp etmiş ve İslam Dinini, kendi makamını korumak için kullanmaktadır. Ne demek VIP cuma namazı, böyle bir aymazlık olabilirmi? Sen veya senin arkanda namaz kılanlar kim ki, Allah`ın insanlığa bahşettiği dini birilerini memnun etmek için kullanıyor ve böyle bir namaz kıldırıyorsun.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, bu kararı kendi başına alamaz veya almamıştır, çünkü o iradeye sahip değildir. Bu kararı verenin başkaları olduğunu herkes biliyor. Yıllarca bu millete yalan ve yanlış CeHaPe bu ülkede camileri kapattı dediler. Şimdi korkuları, ileride AKP karşıtları, siz bu ülkede yüzbin camiyi kapattınız ve insanların cuma namazı kılmalarına dahi müsade etmediniz, demelerinden korkuyorlar.

Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu şöyle diyor:
„Alnı secdeden kalkmayan müslümanlar dünyevileşmeye meydan okuyarak dünyevileşiyor. Şekli bir dindarlıkla yetinerek hızla dünyevileşiyoruz“.

Sayın Ali Bardakoğlu diyor ki, günümüzde dindarlık şekil yönüyle arttıkça, içi boşalmaya başladı. İbadete yoğunlaşan bir dindarlık anlayışımız var.

Sayın Bardakoğlu çok haklı, günümüz müslümanlarının çoğunluğu, gerçek inananları kastetmiyorum, namaz kılmayı, oruç tutmayı, haç ibadeti, umre veya gösterişli hayır yapmayı, müslüman olduklarını göstermek için yapıyorlar.

İslam Dini, İslam ile ilgisi olmayan uzun sakallı, cübeli veya kendilerine özgü giyimleri olan, asalak tarikat şehleri tarafından baskı altında tutulmaktadır. Eğer öyle olmasaydı, VIP cuma namazı bu ülkede kılınmazdı. Laik bir ülkenin yöneticileri bilimi değilde, tarikat şehlerinin yalanlarına göre devlet yönetmek isterlerse, sonunda çıkmaz sokağa girerler.

Her müslümanın İslam Dini`nin kutsal kitabı Kur`an`da belirtildiği şekilde ibadet etme hakkı vardır, bunda tam fikriz. Fakat, her müslümanım diyenin, İslam Dinini kendi pis emelleri için kullanma hakkı yoktur.

Eğer Diyanet İşleri Başkanı VIP cuma namazını kendi iradesi ile kıldırmış ise, derhal görevden alınmalı. Yok, birilerinin emri ile VIP cuma namazı kıldırmış ise, çıkıp insanlara bunu anlatmalıdır.

Geçek müslüman yalan söylemez veya başkalarının emellerine alet olmaz.