Hamburg Eyalet Milletvekili Güngör Yılmaz’ın düzenlediği üçüncü şehir turunda eğlence dünyası nedeniyle Hamburg’un en ünlü mahallesi St. Pauli gezildi. Rehber Gerd Schmidt-Mildner, 46 katılımcıya mahalle hakkında yüzeysel bilinenin ötesinden çok daha ilginç bilgiler aktardı.
ELBE EXPRESS/KENT HABERLERİ
HAMBURG Eyalet Parlamentosu SPD Milletvekili Güngör Yılmaz tarafından, uzman rehber Gerd Schmidt-Mildner eşliğinde, “Alster’den Elbe’ye şehrimizi tanıyalım“ başlıklı şehir turunun üçüncüsünde kentin belkide en tanınan mahallesi St. Pauli gezildi.
Toplam 46 kişinin katıldığı tur Feldstrasse metro durağında başladı ve liman kıyısındaki Landungsbrücken’de sona erdi. Schmidt-Mildner, mahallenin St. Pauli adını 150 yıl önce aldığını ve daha önce mahallenin adının “Hamburger Berg“ olduğunu kaydetti.
Cellatlar ve hayat kadınlarının muhitiydi
St. Pauli’nin bugün her ne kadar kent merkezinde olsa da geçmişte, kentin sınırında kaldığını belirterek, “O dönemde, kent merkezinde istenmediği için, büyükbaş hayvan pazarı ve mezbaha St. Pauli’deydi. Bugün eski mezbahanın olduğu yerde aynı isimle bir alışveriş merkezi var“ dedi. Cellat ve idam sehpalarının da St. Pauli’de bulunduğuna işaret eden rehber, aynı şekilde kent merkezine girmeleri yasak olan hayat kadınlarının da St. Pauli’deki Reeperbahn’ı mekan edindiklerini kaydetti. Eğlence mekanları ve barlarıyla dünyaca üne sahip mahallenin geçmişte toplumdan dışlanan ve çok fakir toplum kesimlerinin ikamet ettiği yer olduğunu sözlerine ekleyen Schmidt-Mildner, “Schmuckstrasse ve yan sokaklarda Almanya’nın ilk ve tek Çin mahallesi vardı. Bir kaç yüz Çin denizcinin 1920lerde kurduğu mahalle, Nazi döneminde ırkçı nedenlerle kaba kuvvetle dağıtıldı. 17 Çin gizli polis işkencesinde ve toplama kamplarında hayatlarını yitirdiler“ diye devam etti.
Altona Danimarka’ya ait ayrı bir şehirdi
St. Pauli’nin bazı cadde ve sokaklarının 19. yüzyılın ortalarına kadar Danimarka’ya ait olan Altona’ya bağlı olduğunu, 1938’de St. Pauli’ya dahil edildiğini ifade den rehber Altona kentinde azınlıklara ve dinlere daha fazla özgürlükler tanındığı için katolikler, Museviler ve başka azınlıkların ibadethanelerini Altona’da açtıklarını söyledi. Buna örnek Katolik St. Joseph Kilisesini gösteren Schmidt-Mildner, St. Pauli’deki “Grosse Freiheit” ve “Kleine Freiheit” gibi sokak adlarının da bu geleneğe vurgu yaptığını belirtti. “Grosse Freiheit”de bulunan kilisenin tam karşısında dünyaca ünlü Beatles grubunun kariyerinin çıkış noktası olan, “Kaiserkeller” müzik barı hakkında da katılımcılara bilgiler veren rehber, bugün seks kulüpleri ve striptiz barlarla dolu caddenin eskiden müzik mekanlarının yeri olduğunu kaydetti. Caddenin başı olan “Beatles-Platz”da ünlü müzisyenlerin anısına yapılan soyut metal heykeller de görüldükten sonra Reeperbahn caddesi üzerinden Hafenstrasse doğru yüründü.
Park Fiction üzerinden limana
Grup, 1980li yıllarda Hamburg’un gündemine damga vuran işgal altındaki Hafenstrasse evleri önünden semt sakinlerinin yoğun çabalarıyla yapılan Fiction Parkı‘ndan, tropikal hastalıklar üzerine uzmanlaşmış Bernard-Nocht Enstitüsü önünenden geçerek limana indi. Yaklaşık 2,5 saat süren St. Pauli turu burada sona ererken, katılımcılar Gerd Schmidt-Mildner ve Güngör Yılmaz’a teşekkür ettiler.
Güngör Yılmaz, şehir turlarını tatil sonrası sürdüreceklerini belirterek, “Şehir turlarımızla yaşadığımız kenti daha iyi tanıma ve dolayısıyla daha çok sevme şansı yakalıyoruz. Doğma büyüme Hamburgluların dahi bilmediği çok önemli ve değerli bilgiler ediniyoruz. Turlara gösterilen büyük ilgi çok sevindirici. Düzenleyeceğimiz turlar hakkında bilgi almak isteyenler guengoer.yilmaz@hamburg.de e-posta adresinden veya da https://www.facebook.com/GuengoerYilmaz1961/ facebook hesabından benimle iletişime geçebilirler” dedi.
FOTO GALERİ