20.2 C
Hamburg
Cumartesi, Haziran 8, 2024

Mehmet Atak yazdı: “UÇAN AT PEGASUS’LA BAYRAM ZİYARETİ”

pegasusElbe Express yazarı Mehmet Atak, Pegasus Hava Yolları ile Bayram ziyareti için gittiği Türkiye yolcuğunu yazdı.

ELBE EXPRESS/YAZAR

mehmet-atak“En kısa yol uçakla yapılan yolculuktur” derler ya, biz de öyle yaptık.

BİR BAYRAM ZİYARETİ İÇİN UÇAN AT’A BİNMEK

30 yıldır bir Bayram havası yaşamadığım Türkiye’ye, Myra Reisen’in sahibi Namık Yener dostumuzun “Abi, seni arefe günü Pegasus Hava Yolları ile gönderelim” şeklindeki ısrarı üzerine,hemen hazırlıklarımı tamamlayıp yola koyuldum. Hamburg havaalanındaki bilet ve bagaj işlemleri fazla beklemeden tamamlandı ve epeyce yürüdükten sonra pasaport kontrolünden geçip, uçağa alındık. Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki yoğun uçuş trafiği nedeniyle uçağımız 30 dakikalık gecikme ile havalanabildi.

Evler, fabrikalar, trenler, nehirler, göllerle bambaşka ve doyumsuz bir manzara seyredilirken, aynı güzellikler uçak yükseldikçe gitgide küçüldü ve yerini şahane bulut kümelerinin görüntülerine bıraktı.

UÇAN AT “PEGASUS”LA 30 ÜLKEYE TARİFELİ SEFERLER

Mitolojideki “Kanatlı Uçan At”tan esinlenerek PEGASUS adıyla 12.1.1990 tarihinde İstanbul’da kurulmuş olan Pegasus Hava Yolları, 2013 verilerine göre 45 uçaklık bir filo ile 30 ülkeye 72 tarifeli uçuşla hizmet veriyor. Uçuşların 43’ü yurt dışı, 29’u ise yurt içinde yapılıyor. Şevket Sabancı ve ailesine ait Esas Holding tarafından satın alınan Pegasus Hava Yolları’nın Yönetim Kurulu Başkanı ise Ali Sabancı. Şirketin Borsadaki kodu da şöyle: PGSUS

ANONSLAR NEDEN ALMANCA DEĞİL DE İNGİLİZCE

Kalkıştan itibaren yapılan anonslar, ilk önce Türkçe, daha sonra da nedense İngilizce olarak tekrarlanıyordu. Oysa ki Hamburg’dan kalkan bu uçakta sayıları pek az olmayan Alman yolcular da göze çarpıyordu.

Yapılan duyuru ve uyarılarda oldukça hızlı bir şekilde konuşan kabin görevlisinin her söylediğini anlamak için özel bir dikkat gerekiyordu. Kelimeleri anlaşılır biçimde tane tane söylemek pek de zor olmasa gerek.

pgs

KANAT ÜSTÜNDE KİMLİK ŞİFRESİ

Bilet rezervasyonu yaptırırken gözlem için özellikle cam kenarını seçtiğimden, hem not tutuyor, hem de yeryüzü ve gökyüzünü zevkle seyrediyordum. Bir ara uçağın sol kanadı üzerindeki harfler ve rakamlar gözüme ilişti. Bir görevliye sorduğumda, TC-AGP şeklindeki yazının, o uçağın plakası veya tescil numarası olduğu belirtildi.

GÖKYÜZÜNDE LAVOİSİER KANUNU

Zaman zaman bolca reklamların da yayınlandığı uçağımızdaki monitörde, Prag-Budapeşte-Krakov üzerinde iken, yerden 11 887 metre yükseklikte ve 800 km hızla uçtuğumuz belirtiliyordu. Bu hız, rotaya göre zaman zaman değişiyordu.

İçinden uçtuğumuz bulutların değişik manzaraları karşısında, ünlü Fransız kimyageri Lavoisier (1743-1794) tarafından ortaya atılan kanunu anımsadım. ” Hiç bir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz” şeklindeki o fizik kanunu, 10 bin metre yükseklikte daha iyi anlaşılıyordu. Suyun buharlaşıp bulut haline gelmesi, daha sonra yağmur, dolu ve kar halinde tekrar yeryüzüne düşmesi gibi..Tabii ki bu kural, elementler için de geçerliydi.

ÜCRETLİ AMA NEFİS YEMEKLER

Monitöre göre Brandenburg- Potsdam- Berlin hattı üzerinde iken, ücret mukabili sunulan yiyecek ve içecek servisine başlanacağı duyuruldu ve yemek listeleri yolculara hızlı şekilde gösterildi. Banka Kartı ile de ödeme imkanı bile vardı. Öğle vaktiydi ve ben de köfte yemeği (11 €) yanında portakal suyunu (3 €) tercih ettim. 2 adet lezzetli köftenin yanında ise, Marmara Birlik’in mis şişesi büyüklüğündeki mini zeytin yağı, Pınar’ın mamullerinden pastorize taze peynir, limon, bulgur pilavı, kızartmalardan kabak, biber ve patlıcan, salata ile 1 mini ekmek ve tatlı olarak da kaymaklı revani vardı.

14 € tutarındaki bu enfes yemek için görevliye 15 € ödediğimde, bozuk para olmadığı için, biraz sonra 1 € geri vereceğini söyledi. Uçağımız Türkiye semalarına girdiğinde ise, benim çoktan unuttuğum o 1 €’yu bana getiren kabin görevlisine teşekkür ederek, titizliğinden dolayı o parayı kendisine bağışladım.

Yeri gelmişken, yolculuğumuz boyunca oldukça özverili bir çalışma ortaya koyarak yolculardan tam not alan kabin ekibinin ön isimlerini de burada belirtmek istiyorum: Pınar, erkan,Mustafa,Onur ve Elif.. Başartılı bir uçuşu yöneten kaptan ile kabin ekibine tekrar teşekkürler..

REKLAMLAR ve OSMANLI BANKASI

Üzerinde Pegasus ve ING Bank’ın reklamları olan kağıt koltuk örtüleri de dikkat çekiciydi. Pegasus için “Ucuz biletin adresi” sloganı seçilmişti. “Paran burada değerli” sloganı ise ING Bank’ındı. Her iki reklam da akıllarda kalacak cinstendi. Ama, ING Bank’ın sloganı, beni çok eskilere götürdü.

Kapandı mı yoksa faaliyette mi bilmiyorum, Türkiye’de TV’nin başladığı yıllarda Osmanlı Bankası’nın “Yok aslında birbirimizden farkımız ama biz Osmanlı Bankası’yız” şeklindeki reklam spotları ekranlardaydı.Dilden dile dolaşan o reklam ile ING Bank’ın şimdiki reklamı önemli ölçüde örtüşüyordu.

İSTANBUL ÜZERİNDE 30 DAKİKALIK UÇAK TURU

Saniyeler içinde bazen bir kale, bazen de sıradağ, zaman içersinde bir pamuk tarlası ve deniz manzarasına dönüşen bulutlar arasında uçarken, artık İstanbul’a iniş için alçalmaya başlandığı anons edildinde yolcuları saran heyecan, hava muhalefeti nedeniyle İstanbul üzerinde fazladan 30 dakikalık tur esnasında tam bir gerilime dönüşmüştü. Uçağımızın tekerlekleri yere değdiğinde başlayan alkışlar ise, tam da gece ile gündüzün eşitlendiği tarihte gerçekleşen bu uçuştan duyulan memnuniyetin ifadesiydi.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

Mehmet Atak yazdı: “UÇAN AT PEGASUS’LA BAYRAM ZİYARETİ”

pegasusElbe Express yazarı Mehmet Atak, Pegasus Hava Yolları ile Bayram ziyareti için gittiği Türkiye yolcuğunu yazdı.

ELBE EXPRESS/YAZAR

mehmet-atak“En kısa yol uçakla yapılan yolculuktur” derler ya, biz de öyle yaptık.

BİR BAYRAM ZİYARETİ İÇİN UÇAN AT’A BİNMEK

30 yıldır bir Bayram havası yaşamadığım Türkiye’ye, Myra Reisen’in sahibi Namık Yener dostumuzun “Abi, seni arefe günü Pegasus Hava Yolları ile gönderelim” şeklindeki ısrarı üzerine,hemen hazırlıklarımı tamamlayıp yola koyuldum. Hamburg havaalanındaki bilet ve bagaj işlemleri fazla beklemeden tamamlandı ve epeyce yürüdükten sonra pasaport kontrolünden geçip, uçağa alındık. Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki yoğun uçuş trafiği nedeniyle uçağımız 30 dakikalık gecikme ile havalanabildi.

Evler, fabrikalar, trenler, nehirler, göllerle bambaşka ve doyumsuz bir manzara seyredilirken, aynı güzellikler uçak yükseldikçe gitgide küçüldü ve yerini şahane bulut kümelerinin görüntülerine bıraktı.

UÇAN AT “PEGASUS”LA 30 ÜLKEYE TARİFELİ SEFERLER

Mitolojideki “Kanatlı Uçan At”tan esinlenerek PEGASUS adıyla 12.1.1990 tarihinde İstanbul’da kurulmuş olan Pegasus Hava Yolları, 2013 verilerine göre 45 uçaklık bir filo ile 30 ülkeye 72 tarifeli uçuşla hizmet veriyor. Uçuşların 43’ü yurt dışı, 29’u ise yurt içinde yapılıyor. Şevket Sabancı ve ailesine ait Esas Holding tarafından satın alınan Pegasus Hava Yolları’nın Yönetim Kurulu Başkanı ise Ali Sabancı. Şirketin Borsadaki kodu da şöyle: PGSUS

ANONSLAR NEDEN ALMANCA DEĞİL DE İNGİLİZCE

Kalkıştan itibaren yapılan anonslar, ilk önce Türkçe, daha sonra da nedense İngilizce olarak tekrarlanıyordu. Oysa ki Hamburg’dan kalkan bu uçakta sayıları pek az olmayan Alman yolcular da göze çarpıyordu.

Yapılan duyuru ve uyarılarda oldukça hızlı bir şekilde konuşan kabin görevlisinin her söylediğini anlamak için özel bir dikkat gerekiyordu. Kelimeleri anlaşılır biçimde tane tane söylemek pek de zor olmasa gerek.

pgs

KANAT ÜSTÜNDE KİMLİK ŞİFRESİ

Bilet rezervasyonu yaptırırken gözlem için özellikle cam kenarını seçtiğimden, hem not tutuyor, hem de yeryüzü ve gökyüzünü zevkle seyrediyordum. Bir ara uçağın sol kanadı üzerindeki harfler ve rakamlar gözüme ilişti. Bir görevliye sorduğumda, TC-AGP şeklindeki yazının, o uçağın plakası veya tescil numarası olduğu belirtildi.

GÖKYÜZÜNDE LAVOİSİER KANUNU

Zaman zaman bolca reklamların da yayınlandığı uçağımızdaki monitörde, Prag-Budapeşte-Krakov üzerinde iken, yerden 11 887 metre yükseklikte ve 800 km hızla uçtuğumuz belirtiliyordu. Bu hız, rotaya göre zaman zaman değişiyordu.

İçinden uçtuğumuz bulutların değişik manzaraları karşısında, ünlü Fransız kimyageri Lavoisier (1743-1794) tarafından ortaya atılan kanunu anımsadım. ” Hiç bir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz” şeklindeki o fizik kanunu, 10 bin metre yükseklikte daha iyi anlaşılıyordu. Suyun buharlaşıp bulut haline gelmesi, daha sonra yağmur, dolu ve kar halinde tekrar yeryüzüne düşmesi gibi..Tabii ki bu kural, elementler için de geçerliydi.

ÜCRETLİ AMA NEFİS YEMEKLER

Monitöre göre Brandenburg- Potsdam- Berlin hattı üzerinde iken, ücret mukabili sunulan yiyecek ve içecek servisine başlanacağı duyuruldu ve yemek listeleri yolculara hızlı şekilde gösterildi. Banka Kartı ile de ödeme imkanı bile vardı. Öğle vaktiydi ve ben de köfte yemeği (11 €) yanında portakal suyunu (3 €) tercih ettim. 2 adet lezzetli köftenin yanında ise, Marmara Birlik’in mis şişesi büyüklüğündeki mini zeytin yağı, Pınar’ın mamullerinden pastorize taze peynir, limon, bulgur pilavı, kızartmalardan kabak, biber ve patlıcan, salata ile 1 mini ekmek ve tatlı olarak da kaymaklı revani vardı.

14 € tutarındaki bu enfes yemek için görevliye 15 € ödediğimde, bozuk para olmadığı için, biraz sonra 1 € geri vereceğini söyledi. Uçağımız Türkiye semalarına girdiğinde ise, benim çoktan unuttuğum o 1 €’yu bana getiren kabin görevlisine teşekkür ederek, titizliğinden dolayı o parayı kendisine bağışladım.

Yeri gelmişken, yolculuğumuz boyunca oldukça özverili bir çalışma ortaya koyarak yolculardan tam not alan kabin ekibinin ön isimlerini de burada belirtmek istiyorum: Pınar, erkan,Mustafa,Onur ve Elif.. Başartılı bir uçuşu yöneten kaptan ile kabin ekibine tekrar teşekkürler..

REKLAMLAR ve OSMANLI BANKASI

Üzerinde Pegasus ve ING Bank’ın reklamları olan kağıt koltuk örtüleri de dikkat çekiciydi. Pegasus için “Ucuz biletin adresi” sloganı seçilmişti. “Paran burada değerli” sloganı ise ING Bank’ındı. Her iki reklam da akıllarda kalacak cinstendi. Ama, ING Bank’ın sloganı, beni çok eskilere götürdü.

Kapandı mı yoksa faaliyette mi bilmiyorum, Türkiye’de TV’nin başladığı yıllarda Osmanlı Bankası’nın “Yok aslında birbirimizden farkımız ama biz Osmanlı Bankası’yız” şeklindeki reklam spotları ekranlardaydı.Dilden dile dolaşan o reklam ile ING Bank’ın şimdiki reklamı önemli ölçüde örtüşüyordu.

İSTANBUL ÜZERİNDE 30 DAKİKALIK UÇAK TURU

Saniyeler içinde bazen bir kale, bazen de sıradağ, zaman içersinde bir pamuk tarlası ve deniz manzarasına dönüşen bulutlar arasında uçarken, artık İstanbul’a iniş için alçalmaya başlandığı anons edildinde yolcuları saran heyecan, hava muhalefeti nedeniyle İstanbul üzerinde fazladan 30 dakikalık tur esnasında tam bir gerilime dönüşmüştü. Uçağımızın tekerlekleri yere değdiğinde başlayan alkışlar ise, tam da gece ile gündüzün eşitlendiği tarihte gerçekleşen bu uçuştan duyulan memnuniyetin ifadesiydi.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER