Hamburg Eyaleti Bağımsız Milletvekili Nebahat Güçlü, 1 Mayıs İşçi Bayramı hakkında bir mesaj yayınladı.
ELBE EXPRESS/HABER MERKEZİ
Emeğe saygı, demokratik kültürün bir parçasıdır
Dünya genelinde işçi ve emekçi bayramı olarak kutlanan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü ile ilgili Hamburg Eyalet Milletvekili Nebahat Güçlü’nün açıklaması şu şekildedir:
“Çalışan insanların haklarına ve emeğe saygı gösterilmesi demokratik kültürün bir parçası olduğu gibi, çalışma hayatının daha iyi standartlara kavuşturulması da toplumsal refahın vazgeçilmez bir unsurudur. Bunların yanı sıra iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, kadın istihdamının artırılması, kayıt dışı veya çok düşük ücretlerle emekçilerin sömürülmesinin engellenmesi, devlet, işçi ve işverenlerin işbirliği yapması gereken çok önemli konulardır. Zenginlerin daha da zenginleştiği, fakirlerin daha fakirleştiği, zengin-yoksul arasındaki uçurumun giderek derinleştiği günümüzde yönetim koltuklarında oturanlar yıllık milyonlarla telaffuz edilen maaşlar alırken, tam gün işlerde çalışanlar aldıkları maaşlarla geçinemedikleri için ek devlet yardımı alarak yaşamak zorunda kalmakta. Hamburg gibi pahalı şehirlerde insanlar aldıkları maaşın yarısına yakınını kiraya vermek zorunda kalırken yoksulluk çocuklara adeta aileden miras kalmakta. Yoksulluktan ise en fazla göçmen kökenliler, kadınlar ve yaşlılar etkilenmekte. Düşük maaşlarla çalışanlar, emekliliklerini de yoksulluk içinde geçirmekte. Tüm bu adaletsiz dağılımın önüne ancak işçi ve emekçinin hakkını gözetecek siyasetler üretilerek geçilebilir. Harcanan emeğe saygı gösterilerek çalışan insanlara rahat geçinebilecekleri ücret altyapısı sağlanmalı, alınan maaş emekçiyi de motive etmelidir.
Kapitalizmin giderek güç kazandığı dünyamızda her zamankinden daha fazla dayanışma ve uzlaşıya ihtiyacımız var. Tüm dünyada 1 Mayıs kutlamalarının anlam ve önemine yakışır şekilde kutlanmasını diliyor, emekçilerin bayramını kutluyorum”.
Nebahat Güçlü
Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü:
İlk kez 1856’da Avustralya’nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi’nden Parlamento Evi’ne kadar bir yürüyüş düzenlediler. 1 Mayıs 1886’da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Şikago’da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil’de 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil’deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra hep birlikte Ulusal Park’a girdi. Bu gösteriler 1 Mayıs’ı izleyen günlerde tüm harareti ile devam etti ve 4 Mayıs’ta kanlı Haymarket Olayı’na yol açtı. Uygulanan yasal baskılarla bu gösterinin tekrarlanması engellendi. 14 Temmuz-21 Temmuz 1889’da toplanan İkinci Enternasyonal’de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle 1 Mayıs gününün tüm dünyada “Birlik, mücadele ve dayanışma günü ” olarak kutlanmasına karar verildi. Böylece ikinci gösteri 1890 yılında yapılabildi. Zamanla 8 saatlik işgünü birçok ülkede resmen kabul edildi. 1 Mayıs böylece işçilerin birlik ve dayanışmasını yansıtan bir bayram niteliğini kazandı. Günümüzde sosyalist ülkelerde (ve daha birçok ülkede tatil günü olan 1 Mayıs’ı işçiler büyük kitle gösterileriyle kutlar; bazı ülkelerde 1 Mayıs siyasal bir eylem biçimini de alır