Hamburg Eyalet Milletvekilleri Güngör Yılmaz(SPD) ve Nebahat Güçlü(Bağımsız) 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle birer mesaj yayınladılar.
ELBE EXPRESS/HABER MERKEZİ
Hamburg Eyalet Parlamentosu SPD Milletvekili Güngör Yılmaz’ın 1 Mayıs Bayramı Mesajı
Hamburg Eyalet Parlamentosu Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili ve Parlamentu Başkanlık Kurulu Katiplik Üyesi Güngör Yılmaz, 1 Mayıs nedeniyle açıklama yayınladı. Yılmaz, açıklamasında şunları söyledi:
“1 Mayıs tarihinin başlangıcı sayılan çesindeki İlk kıvılcımını 1 Mayıs 1856’da Avustralya’da işçilerin günlük çalışma süresinin 12 saatten, 8 saate düşürülmesi için başlattıkları eylemlerle alan, uluslararası işçi hareketi 1 Mayıs 1886’da aynı taleple yola çıkan Kuzey Amerikalı işçilerin eylemleriyle tüm dünyada duyuldu. 1 Mayıs’ın çıkış noktası olarak kabul edilen Kuzey Amerikalı işçilerin eylemiyle alakalı bugün dahi güncel olan, ama pek bilinmeyen bir detaya dikkat çekmek istiyorum;
1886’da tüm Kuzey Amerika’ya yayılan işçi eylemleri Şikago kentindeki tarım fabrika sahiplerinin işçileri bölmeye yönelik kışkırtmaları nedeniyle kanla bulandı. Hayatını kaybeden işçi ve polisler oldu. Tarihe Haymarket Katliamı olarak geçen olaylarda yüzlerce kişi yaralandı. Fabrika sahipleri eylemde olan binden fazla işçi yerine, işsiz göçmenlere çağrı yaparak kendilerine iş vereceğini söylediler. Ancak bu plan büyük ölçüde tutmadı. Çünkü işsiz göçmenler, eylemde olan işçilerle dayanışma göstererek fabrika sahiplerinin çağrısına uymadı. Beklenen bin başvuru yerine, sadece 250 kadar göçmen işçi fabrikaya geldi. Üretim sürdürülemedi.
Bu tarihi gerçek bize şunu gösteriyor ki, 1 Mayıs işçi hareketi olduğu kadar da, yerli halk ve göçmenlerin dayanışma ve eşit hak hareketinin önemli bir parçasıdır. Almanya’ya gelen göçmen işçilerin iş yeri işçi temsilcilikleri, sendikalar gibi işçi hakları savunan kurumlarda, toplumun bir çok başka alanından onlarca yıl önce seçme ve seçilme hakkına kavuşmaları ve önemli yerlere gelmeleri şüphesiz bu dayanışma fikirinin de bir ürünüdür.
Şikago’da 129 yıl önce yaşananlar ne yazık ki daha düne kadar Almanya’da yaşanan acı bir gerçekti. İşverenler kar marjını artırmak için göçmenleri, son dönemlerde özellikle Bulgaristan ve Romanya gibi Doğu Avrupa ülkelerinden gelen yeni göçmenleri kullanıyordu. SPDli Çalışma Bakanı Andrea Nahles’in ısrarlı çabalarıyla gerçekleştirilen ve 1 Ocak 2015’den beri geçerli olan asgari ücret göçmen işçilerin sömürülmesine bir nebze olsun engel koydu.
Daha dün (30 Nisan) Hamburg Çalışma Ajansı, Nisan ayına ilişkin yeni rakamları açıkladı. İşsizliğin dördüncü ayda da gerilemesi kentimiz Hamburg için sevindirici. Genel işsizlik oranı kentimizde yüzde 7,6 civarında. Bu rakam son yılların en düşüğü. Göçmenler arasında işsizlik oranı yüzde 16,1 ile genel işsizlik oranının iki katının üstünde. Tüm işsizlerin yüzde 28,2’sini göçmenler teşkil ediyor. Bu endişe verici rakamları, sadece göçmenlerin yeterli derece dil bilmedikleriyle, gerekli mesleki vasıflara sahip olmadıklarıyla açıklamak mümkün değil. Mutlaka iş dünyasında dışlanmaların ve ön yargıların da rolü büyük. Bu bağlamda 1 Mayıs’ı kutlayalım ama daha yapılacak çok iş olduğunu aklımızdan çıkarmadan….”.
Nebahat Güçlü : 1 Mayıs İşçinin ve Emekçinin Bayramı Kutlu Olsun
Emeğin ve alın terinin bayramı!
Dünyada “Emek Bayramı” olarak da adlandırılan 1 Mayıs, dünya işçilerinin dayanışma ve birliğin, aynı zamanda emeğe karşı haksızlığa yönelik toplumsal mücadelelerin sembolüdür. Bu bağlamda tüm emekçilerin 1 Mayıs Bayramını kutluyorum. 1 Mayıs, emekçi ve işçi sınıfının tarih boyunca yaptığı mücadele ve ödediği bedellerle büyük bir anlam kazanmıştır. Demokratik mücadelenin en önemli basamaklarından olan “emeğe saygı” duruşunu sonuna kadar savunuyor, tüm işçi ve emekçilerin her türlü mücadelelerinde yanlarındayım.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi işsizlik ve elverişsiz çalışma koşulları Hamburg’un da en önemli sorunlarından biridir ve en fazla da göçmen kökenliler bu sorunlardan etkilenmektedir. Hamburg’da işsizlik oranı yüzde 7,6’larda seyrederken göçmen kökenlilerin işsizlik oranı diğerlerine oranla yaklaşık 3 kat daha fazladır. Diğer bir deyimle, her 3 işsizden birini oluşturan göçmen kökenlilerin iş piyasasına girmelerinde büyük sorunları ve engeller olduğu gibi, birçoğu da elverişsiz çalışma şartlarında ve çok düşük maaşlarda çalışmak zorunda kalmaktadır. Öyle ki, kişi tüm gün çalışmasına rağmen çok düşük maaşa çalışmak zorunda kaldığı için sosyal yardım almak zorunda kalmaktadır. Bu da hem kendilerinin hem de çocuklarının toplum yaşamına gerektiğince katılımını olumsuz yönde etkilemektedir. Yürürlüğe giren Asgari Ücret uygulaması bir nebze de olsa işçi ve emekçilerin dertlerine deva olsa da bu kesinlikle yeterli değildir. İstihdam artırılmadan, ekonomik koşullar düzeltilmeden, haksızlıklara karşı gerekli siyasi önlemler alınıp emekçinin hakları yasalarla güvence altına alınmadıkça da emekçi kesiminin yaşam standartlarının da yükselmesi mümkün olmayacaktır. Bu sadece burada değil, tüm dünyada geçerli olan bir tezdir. Dünyanın her yerinde sosyal adaletin güç kazandığı nice 1 Mayıslar diliyor, emekçinin bayramını kutluyorum.