Yargılamayı yapan İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Kaftancıoğlu’nun geçen celse çıkışında adliye önünde okuduğu Nâzım Hikmet’in hiciv şiirini de dava dosyasına koydu. Kaftancıoğlu, son söz olarak “Asla son sözüm olmayacak. O kaybetti. 80 milyon kazandı” dedi.
ELBE EXPRESS/HABER MERKEZİ
Foto:Twitter
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 7 önce yaptığı sosyal medya paylaşımları da dahil 5 ayrı suçlamadan toplamda 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası verildi. Yargılamayı yapan İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti Kaftancıoğlu’na verdiği 5 ayrı cezada herhangi bir indirime gitmedi. Kaftancıoğlu’nun geçen celse sonunda adliye önünde okuduğu şiirin mahkeme heyetine karşı olumsuz bir tutum sergilediğinin göstergesi olduğunun ileri sürüldüğü kararda, indirim yapılmasına yer olmadığı belirtildi. Heyet, Kaftancıoğlu’nun tutum ve davranışlarının, kişilik özelliklerinin ve pişmanlık göstermediğini belirterek verdiği tüm cezalarda hükmün açıklanmasına yer olmadığına hükmetti. Kararın İstinaf Mahkemesi’ne taşınacağı öğrenildi. İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya çok sayıda CHP milletvekili, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, çok sayıda ilin CHP il başkanları ve yüzlerce partili katıldı. Almanya, Hollanda ve İngiltere konsolosluk temsilcileri de duruşmayı izledi.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dünkü duruşma öncesi geniş güvenlik önlemlerinin alındığı adliyede partililerin üzerlerine girdikleri Canan Kaftancıoğlu’nun fotoğrafının bulunduğu tişörtlerle adliye binasına girmelerine izin verilmedi. Duruşmaya girmek isteyen yurttaşlar tişörtleri adliye bahçesine bırakmak zorunda kaldı. Yoğunluktan dolayı yüzlerce CHP’li ise duruşma salonuna giremedi.
Şiir okumak suç oldu
Mahkeme başkanı Akın Gürlek, Kaftancıoğlu’nun bir önceki celse sonrasında heyet aleyhine şiir okuduğunu ve sosyal medya hesabından mahkeme heyetini hedef aldığını öne sürerek, bu duruma dair belgelerin dava dosyasına alındığını aktardı. Kaftancıoğlu 18 Temmuz’daki duruşma sonrasında adliye önünde Nâzım Hikmet’in Peyami Safa’ya hicvini okumuştu.
Duruşmada mütalaaya karşı savunma yapan Canan Kaftancıoğlu, savunmasına kendisine destek için duruşma salonunda olan herkesi selamlayarak başladı. “Geçen celse hayallerimden bahsetmiştim. Bunların mütalaada ciddiye alınmadığını gördüm. Bu yüzden bugün size hakikatlerden bahsedeceğim” diyen Kaftancıoğlu, “Öncelikle ben cumhurbaşkanına hakaret etmedim, bundan sonra da etmem. Kim ne söylerse söylesin, hakikati nasıl çarpıtırsa çarptırsın hakaret etmem. Mustafa Kemal’in oturduğu bu makama hakaret etmek kimsenin haddi değildir. Memleketimizde AKP genel başkanı aynı zamanda Cumhurbaşkanı. AKP Genel Başkanı’na yönelik siyasi eleştirilerim cumhurbaşkanına hakaret kapsamına sokulmaktadır. Yaptığım siyasi eleştiriler cumhurbaşkanlığını ayrı tutarak cumhurbaşkanının AKP’li kimliğine dairdir” dedi.
İddianamede yer alan suçlamalardan olan “Kamu görevlisine hakaret” iddiasına da değinen Kaftancıoğlu, “Kimseye görevinden dolayı hakaret etmediğim gibi herhangi bir somut istinadım da yoktur. Anadoluda bir öğretmenin çocuğu olarak büyümüş biri olarak, ayrıca Anadoluda görev yapmış bir hekim olarak kamu görevinin saygınlığını oldukça iyi biliyorum. Bunları daha önce savunmamda belirtmeme rağmen mütalaa da yer almasına üzülerek tanıklık ediyoruz” diye konuştu. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmediğini vurgulayan Kaftancıoğlu, “Bunu yapmam için önce kendimde kin ve nefrete ait duygular barındırmam lazım” ifadesini kullandı. İddianamede yer alan, “Terör örgütü propagandası” suçlamasına tepki gösteren Kaftancıoğlu, “Terör örgütü propagandası yapmadım. TV programında terör örgütü propagandası yaptıysam incelenir ama yok. Her kim terör örgütü propagandası yapıyor teröre destek veriyorsa Allah belasını versin” ifadelerini kullandı.
Anlattığı şeylerin mütalaada yer almadığına değinen Kaftancıoğlu, şöyle devam etti:
“Uzun uzadıya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi ve temel hukuk kurallarının göz ardı edildiği gerçeğinden söz etmeyeceğim. Bu hukuksuz durum hepimizin sorunu bunu ortadan kaldırmak sizlerin sorumluluğunda. Bu dava bir ceza değil, bir cezalandırma davası. İşte bu yüzden yargıya güven düşük durumda. Bu salondakiler de dahil olmak üzere aslında hiç kimse hiçbir yerde özgür değil. Bu salonda sanık olmama rağmen kendimi sizden daha özgür hissediyorum kendimi çünkü ben gerçekleri söylüyorum. Değil 17 yıl, 27 yıl ceza isteseler bile gerçekleri söyleyeceğim. Sizler de hakikati ararsanız özgürleştiğinizi hissedecekseniz. Bunu kendimden çok herkesin geleceği için istiyorum” diye konuştu. Kaftancıoğlu’nun avukatlarının savunmasının ardından mahkeme başkanı Kaftancıoğlu’na son sözünü sordu. Kaftancıoğlu ise, “Asla son sözüm olmayacak. O kaybetti. Biz kazandık. 80 milyon kazandı” dedi.
Ceza yağdırdı
Mahkeme heyeti Kaftancıoğlu’nun “Silahlı terör örgütü propagandası yapmak” suçunu işlediğinin sabit olduğunu öne sürdü. Heyet; Kaftancıoğlu’na 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Kaftancıoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerini ise “Kamu görevlisine alenen hakaret” olarak değerlendiren heyet, Kaftancıoğlu’nu 1 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasına çarptırdı. Heyet, “Cumhurbaşkanı’na alanen hakaret” suçlamasından ise Kaftancıoğlu’na 2 yıl 4 ay hapis cezası verirken, “Türkiye Cumhuriyeti devletini alanen aşağılama” suçlamasından ise 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükmetti. Kaftancıoğlu, “Halkı kin ve düşmanlığa alanen tahrik etmek” suçlamasından ise 2 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Verdiği cezalarla öne çıkmıştı
Mahkeme başkanı Akın Gürlek, daha önceki verdiği ceza kararlarıyla da öne çıkmıştı. Gürlek, eski HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e hapis cezası verirken, Barış Akademisyenleri’nden birine ise şehit cenazesi ziyaret etmesi yönünde bir hüküm kurmuştu. ÇHD’li avukatların davasına bakan Gürlek’in verdiği hapis cezaları da hukukçuların tepkisine neden olmuştu. Gürlek, halen devam eden Sözcü gazetesi davasına da bakıyor.
Kaynak:Cumhuriyer |