Fenerbahçe-Beşiktaş karşılaşması hakkında konuşan Altaylı, “Türk spor tarihinin en kötü derbilerinden birini izledik diye düşünüyorum. Gerçekten berbat bir maçtı. Utanç verici bir maçtı. Şöyle dersek daha iyi anlatmış oluruz konuyu; sahadaki 22 futbolcunun en iyisi Hasan Ali Kaldırım’dı. En iyisi Hasan Ali Kaldırım olan bir maçın ne anlama gelebileceğini sen düşün. Hayatımdan 90 dakika çaldılar” diye konuştu
ELBE EXPRESS/SPOR SERVİSİ
Foto:Youtube
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Bloomberg HT’de yayınlanan ve Fatih Kuşçu’nun moderatörlüğünü yaptığı Spor Saati programında önemli açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe-Beşiktaş derbisini yorumlayan Altaylı’nın açıklamalarından satır başları şöyle:
“UTANÇ VERİCİ BİR MAÇTI”
Türk spor tarihinin en kötü derbilerinden birini izledik diye düşünüyorum. Bilmiyorum sen aynı fikirde misin ama gerçekten berbat bir maçtı. Utanç verici bir maçtı. İki takımın da pozisyonu yok. Şöyle dersek daha iyi anlatmış oluruz konuyu; sahadaki 22 futbolcunun en iyisi Hasan Ali Kaldırım’dı. En iyisi Hasan Ali Kaldırım olan bir maçın ne anlama gelebileceğini sen düşün ya da izleyenler düşünsün. Maçın en iyisi oydu. Bir topu direkten döndü, golün asistini yaptı. Onun kanadından neredeyse bütün pozisyonları o yarattı. Takımı atağa kaldıran oydu. Bu kadar kötü bir maç hiç beklenmiyordu. İyi bir maç beklemiyordum, her iki takım da iyi takımlar değiller. Türkiye liginde şuan iyi takım da yok baktığın zaman. Ama bu kadar kötü oynamak özel çaba gerektirir. Şunu söylemek lazım; Şenol Güneş, şampiyonluk yolunda Fenerbahçe’nin rakibi olan takımlara bir iyilik yaptı aslında. Niye? Çünkü yenseydi muhtemelen Cocu gidecekti. Berabere kalarak Cocu’nun Fenerbahçe’de devam etmesi sağladı. Bu da Fenerbahçe’nin kötü futbol oynamaya, böyle oynamaya devam etmesi ve sonunda şampiyonluktan uzak kalması anlamına geleceği için belki de bunu masus yaptı. Hani ‘biz burada iki puan bırakırız ama Fenerbahçe’nin başka maçlar kaybedeceği, onlarca puana sahip oluruz’ diye düşündü ve o yüzden de Beşiktaş’ı bu kadar kötü bir kadro ile, bu kadar yanlış bir kadro ile, bu kadar kötü bir diziliş ile sahaya çıkardı. Şöyle düşünün; düelloya gidiyorsunuz, bütün tabancalarınızı evde bırakıyorsunuz veya namluya tek mermi sürüyorsunuz gibi bir durum vardı Şenol Güneş’in yaptığında. Eğrisi doğrusuna denk gelip uzaktan bir şut gol oldu ama Beşiktaş’ın da pozisyonu hemen hemen yok diyebiliriz. Fenerbahçe’nin de yok diyebiliriz. Fenerbahçe’nin biraz daha fazla pozisyonu varımsı ama Beşiktaş o kadar gömülü oynayınca oyun başlangıcında felaket kötüydü yani. Yemin ederim hayatımdan 90 dakika çaldılar.
Fatih Kuşçu’nun maç istatistiklerini ve koşu mesafelerini hatırlatması üzerine Altaylı, “Aptal aptal koşarsın, yani kör dövüşü denir böyle maçlara. Orta sahada hiçbir şey yok, bir pas yok bir şey yok, yaratıcı bir eylem yok. Hiçbir şey yok. Maç saçma sapan gidip geliyor, pozisyon da yaratmıyor. Yani mahalle maçı havasında oynandı. Bir tane akılda kalan hareket var mı? Babel’in golü, Hasan Ali’nin şutu… Futbol adına heyecanlandıracak bir şey yok. Tam kör dövüşüydü. Hakemle ilgili tartışılacak birkaç bir şey var. Bir iki sarı kartı göstermemesi, bazı sarı kartları göstermesi gibi. Bir iki bir şey var” diye konuştu.
“COCU’NUN ELİNDEKİ MALZEME BU”
Fenerbahçe’nin kadro yapısına ilişkin konuşan Fatih Altaylı, “Cocu’nun elindeki malzeme bu. Fenerbahçe kadro olarak baktığın zaman kötü bir kadro” dedi.
“BAŞKANLIK MAKAMLARI AĞLAMA MAKAMLARI DEĞİLDİR”
Kuşçu’nun Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un kadroya ilişkin yaptığı açıklamalara değinmesi üzerine Altaylı, “Ben şunu anlamam, başkanlık makamları ağlama makamları değildir. Bunu daha önce de söyledim. Eğer oraya ben başkan olsaydım ağlayabilirdim. ‘Kardeşim, başıma kaldı, kimse çıkmadı ben çıktım. Basit bir gazeteciyim, ayda da üç kuruş maaş alırım. Anca elimden bu geliyor. Toparlamaya çalışıyoruz.’ diyebirim. Ama Ali Koç gibi bilmem ne kadardır hazırlanan, dev iş adamlarından koca bir yönetim kurulu oluşturmuşsan eğer taraftarın beklentisi haklı olarak farklı olur. İşte o yüzden de o soyadı üstüne biraz yük. Uzun süredir yürütmüş olduğu kampanya da vermiş olduğu sözler, yapacağını söylediği veya yapacağı yönünde oluşturulan beklentileri karşılamak biraz daha onun vazifesiydi. Yani UEFA yasakları, tamam UEFA yasakları da onları da aşmanın bin türlü yolu var Ali Koç çapında bir adam olduğun zaman. İsimler belliydi, listeler belliydi falan. Sonra gelenler, havaalanından dönenler, muayeneden geçmeyenler gibi bir sürü abuk subuk şey oldu.” ifadelerini kullandı.
“COCU’SU ÇIKTI”
Fenerbahçe’nin teknik patronluğuna Cocu’nun getirilmesine ilişkin Altaylı, “Yıllar önce ‘Alex gelmez’ demiştim Fenerbahçeliler bana demediklerini bırakmadıklar, haklı çıktılar. Peki mesela bu Cocu’da da; ‘Ben Cocu’yu tanımıyorum kardeşim, Türkiye’ye de çok uyucağını zannetmiyorum’ dediğimde bana demediklerin bırakmadılar. Şimdi ne yapıyorlar? Niye şimdi mesela Alex’ten dolayı benimle dalga geçtiler, Cocu’dan dolayı ben dalga geçeyim mi? ‘Cocu’yu ben tanımıyordum, şimdi siz de tanımıyorsunuz galiba?’ diyeyim mi? Cocu’su çıktı.” dedi.
ŞENOL GÜNEŞ’İN İLK 11 TERCİHİ
Şenol Güneş’in ilk 11 tercihini de değerlendiren Fatih Altaylı, “Bu tercih doğru bir tercih değil, olmadığını biliyoruz. Zaten Lens ile başlamam da, ben olsam Lens’in yerine Babel’i çekerim, önlerine de Larin’i koyarım. Larin niye elinde senin? Larin’i oynatmayıp da Lens’i oynatınca ekstradan ne kazandın. İkinci yarıda oyuna giren adını unuttuğum bir çocuk var, Ljajic. Niye Ljajic yok mesela? Niye Ljajic ile başlamıyorsun? Karşılamaya yönelik bir şey yapmış. 35-36 yaşındaki Atiba 90 dakika sahada kalıyorsa sorun vardır. Yanlış bir şey yapıyorsun demektir. Doğru bir iş değil bu. Çok zayıf Fenerbahçe, yani gerçekten çok zayıf. Galatasaray olsa diyeceksin ki ‘Ya bu Galatasaray’ın Şükrü Saraçoğlu’nda şansı tutmuyor, en azından berabere bitireyim.’ Beşiktaş’ın böyle bir derdi de yok Fenerbahçe karşısında.” şeklinde konuştu.
“BERABERLİKTEN MORAL BULMASI GEREKEN TEK KİŞİ COCU OLABİLİR”
Fatih Kuşçu’nun, “Dinamo Zagreb yenilgisi sonrası Fenerbahçe, daha öne bakacak duruma döndü’ diyebilir miyiz?” şeklindeki sorusuna Altaylı, “Fenerbahçe sahasında Beşiktaş ile berabere kalmaktan moral buluyorsa ‘ört ki ölem’ derler ona. Fenerbahçe sahasında iki puan kaybetti. Fenerbahçe şampiyonluk yolundaki rakibine iki puan verdi kendi sahasında. Bu kâr mı? 6 maç oynadı, 3 mağlubiyeti, 2 dandik takıma galibiyet bir de Beşiktaş’a beraberlik. Memnunsa Fenerbahçe bundan ve moral buluyorsa onlara hayatta başarılar ve mutluluklar diliyorum. Bunda moral bulunacak bir taraf yok, bundan moral kaybedilir ancak. Bundan moral bulması gereken tek kişi Cocu olabilir.” diye yanıt verdi.