Bazan insanın aklı duruyor, soru dahi soramıyorsun. Kendi kendine sormak istiyorsun, oğlum yoksa aklınımı yedin, neden düşünemiyorsun?
Evet, gerçekten namussuzların, arsızların, döneklerin veya fırıldakların olduğu bu ortamda insanın aklını yitirmesi çok kolay. Kendilerini 101 Aksaçlılar olarak tanımlayan yazar, sanatcı, gazeteci, politikacı veya Sivil Toplum Kurluşu temsilcileri bir bildiri yayınlamışlar. Bu bildiride gençlere sesleniyorlar ve gençlerin Demokrasi, İnsan Hak ve Hukuku, Çağdaş Eğitim ve benzeri konularda duyarlı olmalarını ve bugün ki tehlikeyi görmelerini öneriyorlar.
Bu bildirinin içeriğine hiç düşünmeden imzamı atarım, fakat aşağıda belirtilen şahıslar ile değil. Bildirinin içeriği gerçekten çok anlamlı ve yerinde bir açıklama.
Söz konusu bildiriye imza koyan Altan Öymen, Zülfü Livaneli, Yaşar Okuyan, Fikri Sağlar gibilerini tenzih ederim, fakat kendilerine de şu soruyu sorarım:
Sizler bu topluma örnek olmuş şahsiyetler olarak, 101 kişi içinde olan „YETMEZ FAKAT EVET“ diyen namussuz, alçak, Atatürk düşmanları, menfatci, makam sevdalısı, çıkarları için idolijilerinden vaz geçen ve dava arkadaşlarını fişleyen veya jurnallıyanlarla hangi hak ve kukuk ile birlikte oldunuz?
Anayasa Referandumu öncesi „YETMEZ FAKAT EVET“ diyen Cengiz Çandar, Hasan Cemal, Fehmi Koru, Ertuğrul Günay ve benzerleri ile „Hepimiz Tehlikedeyiz“ diye bildiri yayınlamak ve bu bildiriye imza atmakla kişiliğinize leke sürmüş olmuyormusunuz? Değerli şahsiyet Altan Öymen ve son zamanlarda ki mücadelesini taktir ettiğim Yaşar Okuyan gibilerin, dönekler ve çıkarcılarla aynı çatı altında olmalarını kabullenmem mümkün değil. İmza atanların tüm listesini internetde bulabilirsiniz.
HEPİMİZ TEHTİT ALTINDAYIZ diyorlar, pardon aklınız şimdimi başınıza geldi. Onbinlerce insanın hayatının söndüğü, onururlarının zedelendiği, intihar ettiği Ergenekon, Balyoz veya Askeri Casusluk davalarında „Ordu bağırsaklarını temizliyor“ dendiğinde alkış tutan Cengiz Çandar, Hasan Cemal, Fehmi Koru veya Ertuğrul Günay gibiler değilmiydi? Sizler, ogünün rüzgarına kapılmışlar ve nasıl bir köşe kaparız diye çırpınıyor ve Erdoğan`a ve FETÖ`ye nameler düzüyordunuz.
Yine bazı değerli insanları tenzih ediyor ve ayrı değerlendiriyorum, fakat bu utanmazlar, yani 101 Aksaçlılar içerisinde olanlar, yani dönemin adamları diyorlar ki, sakın kimse bana dokunmaz demeyin. Bu ülkenin bugün ki duruma gelmesinde, sizin payınız çok Cengiz Çandar, Hasan Cemal veya Ertuğrul Günya. Siz sorumlusunuz Ali Tatar`ın intiharından, siz sorumlusunuz Silivri Tutsak Kampı içerisinde ölenlerden. Sizler sorumlusunuz İlhan Selçuk, Türkan Saylan veya diğerlerinin tutuklanmasından veya ölmesinden.
Ülkenin FETÖ`ye teslim edildiğini haykıran binlerce yurtsever, aydın, politikacı, yazar veya gazetecilere karşı televizyon televizyon dolaşarak kin ve nefret kusan ve tutuklanmalarına sebep olan siz utanmazlar değilmiydiniz? Hepiniz oradaydınız ve Atatürk vesayeti ve Kemalist Devlet çöküyor diye alkış tutuyordunuz.
Utanmadan, sıkılmadan 101 Aksaçlılar olarak gençlere öğüt veriyorlar. Gençlerin geleceği ile oynuyanların, yine gençlere akıl ve tavsiyede bulunma hakları yoktur. Yukarıda belirtiğim kişiler konuştukları televizyonlardan veya gazetelerinden kovulmasalardı, bugün bu bildiriye imza atacaklarmıydı, hayır.
Dünya toplumlarının ve Türk Milleti`nin başına hangi kötülükler geldiyse, bunların başında dönekler, omurgasızlar ve kalemini satanlar gelmiştir.
Ben diyorum ki, bu ülkeye kötülük yapan sizler, artık konuşmayın ve susun.
Sizler bu ülkeye en büyük ihaneti yapan utanmazlarsınız.
Değerli Tahsin Bey,
tüm yazılarınız için gönülden teşekkür ederim.
Fakat bu yazınız için çok özel teşekkür ediyorum.
Kaleminize sağlık?
İyi günler görme dileğiyle
Rahime Sürücü