Ayasofya`nın tamamının ibadete açılması kararı veren Danıştay, tarihi bir yanılgıya düşmüştür. Hukuki olmayan karar, siyasi içerikli olup, Türkiye Cumhuriyeti`ni içeride ve dışarıda zora sokmuştur.
İçeride ki zorluk, iktidarın yandaşlari olan tarikat ve cemaatler bunu dine alet edeceklerdir. Ülkenin bin bir sorunu varken, bütün basın ve yayın Ayasofya`yı tartışıyor. Neden, çünkü iktidar ve yandaşları bunu böyle istiyor.
Ayasofya`nın yanında ki bir bölümde okunan ezan ve kılınan namaz yetmiyormuydu ki, Ayasofya`nın tamamını cami yaptınız? Aslında o küçük yeri dahi dolduramıyanlar, kin ve nefretlerini açık açık kusman için Ayasofya `nın tamamını cami statüsüne geçirdiler. Amaç Ayasofya`yı ibadete açmak değil, amaç 2023 vizyonuna ulaşabilmek için, Cumhuriyet`in kurucularının almış olduğu kararı kaldırarak, Cumhuriyet ve Atatürk`e meydan okumaktır.
O kadar plansız, projesiz ve hazırlıksız bir karar adılar ki, Ayasofya`da Namaz nasıl kılınacak, şimdi onu düşünüyorlar. Burada gülünç olan ise, namaz esnasında Ayasofya içerisinde bulunan yaklaşık binbeşyüz senelik Mozaiklerin ve Fresklerin üzerlerinin karartılacağı veya örtüleceği. Namaz esnasında üzeri örtülen Mozaikler veya Freskler, daha sonra turistlerin görmesi için açılacakmış. Bu kadar gülünç bir uygulama ancak Türk Usuli bir uygulama olabilir.
İslamiyet bu kadar zayıf bir dinmi ki, kiliseden camiye dönüştürülmüş kilisede kılınacak namazın daha hayırlı olacağı düşünülmektedir. Hanı dört kitabın dördüde haktı, ne oldu? Demek ki samimi değilsiniz. Eğer samimi olsaydınız, bu müzeyi yeniden camiye dönüştürmezdiniz. Mozaiklerin ve Fresklerin üzerinin namaz esnasında karartılması ve namaz sonrası açılması, sanırım Putin ve diğerlerine verilen sözün netiycesidir.
Dışarıda zorda kalan hükümet, Putin ve diğer Ortadoks ülkelerine Fresklerin üzeri örtüleyeceği güvencesini vermiştir. Bu kadar masrafa ve senelik yaklaşık 400 milyon Türk Lirası kayıpa değermiydi, bunca şovunuz.
Almanya`da binlerce cami var. Camiler Alman Dernekler Yasası`na göre kurulur ve tüzel kişilik kazanırlar. Almanya istese birkaç şehrin dışında cami açılmasına müsade etmez ve bütün cami statüsünde ki dernekleri kapatır. Bakın, Osmanlı zamanından Berlin`de inşa edilmiş bir cami var, o camiye hiçbir Alman dokunmaz veya dokunamaz. Çünkü Almanya o camiyi bir tarihi miras olarak değerlendirir.
Almanya, Fransa, Avusturya veya diğer ülkelerde yaşayan başta Türk toplumu olmak üzere, diğer müslümanlar da Ayasofya kararı ile çok zor durumda kalacaklar. Bu karar ile İslam karşıtlarının elini Türk hükümeti güçlendirmiştir. Bundan sonra Avrupa ülkelerinde camilere karşı oluşacak tepkiler karşısında, bizler zorda kalacağız.
Aslında bugün Türkiye`de ki eğitimi yazacaktım, yine Ayasofya ağır bastı.
Dün LGS, yani Lise Giriş Sınav sonuçları açıklandı. İmtihanda sorulan 20 matematik sorusunun ancak 4,8`ini doğru cevaplamışlar. Yani, her dört sorudan ancak birini doğru cevaplayabilmişler. Türkçe soruların ise yarısını doğru cevaplayabilmişler. Bu neyi gösteriyor, Türkiye`de lise seviyesinde ki bir öğrencinin fen bilgilerinde eğitimsiz olduğunu.
LGS imtihanında matematik sorularını çözemiyen çocuklarımızın geleceğini Ayasofya`da kılınacak namazlar güvence edecektir.
Bakın 24 Temmuz günü birçok tarikat şehleri ve müritleri İstanbul`da büyük bir gösteri yapacaklar ve Hilafet istiyoruz diye bağıracaklardır.
Sonuç itibariyel hangi tarafdan bakarsak bakalım, Ayasofya kararı bir çıkmaz sokaktır.