Dünyayın jandarması olarak bilinen Amerika, aslında bir balonmuş.
Bütün dünyayı dinleyen, elde ettikleri gizli bilgilerle hükümetleri değiştiren, askeri darbeler yaptıran ve kendi istedikleri uşakları iktidar yapan Amerika, gerçekten bir hiçmiş.
Dünyanın en güçlü istihbaratı CIA veya FBI gibi kuruluşlara sahip ve hatta dünyayı uzaydan denetleyen Amerika, kendi içindeki demokrasi düşmanlarını nasıl olurda tespit edemez.
Nasıl olurda Trump taraftarlarını CIA veya FBI takip edemez veya oradaki insanların amaçlarının ne olduğu konusunda bilgi elde edemez; bunların cevabını sanırım Biden soracaktır.
Amerikan Senatosu`nun Trump`ın faşist ve ırkcıları tarafından işgal edilmesi, Amerika`ya düşmanlarının yapamıyacağı en büyük ihaneti yapmışlardır.
Amerika`nın 46. Başkanı dün Senato`da yapılan oylama ile tescillenmiş oldu. Başkanlığının onaylanması sonunda Biden yaptığı konuşmada, çok önemli konulara değindi.
Biden, Trump bizim yaklaşık ikiyüz senelik devlet geleneklerimizi yok etmiştir. Amerika tarihinde seçimi kayıp eden kazananı tebrik etmiştir. Fakat,Trump bu geleneğimize ihanet etmiştir.
Biden konuşmasında üç noktaya parmak basmıştır ve vazgeçilmezimizdi demiştir.
Bunlar
Yasama,
Yürütme
ve Yargı.
Biden konuşmasında,
Trump bu üç kuveti etkisiz hale getirmiştir. Ne demek benim Adalet Bakanım, benim askerim, benim polisim veya benim hakimim? Hiç kimse devletin kurum veya kuruluşlarını kendisinin olduğunu iddia etme hakkına sahip değildir. Amerikan başkanı „Kral“ değildir, demiştir.
Biden konuşmasında çok önemli bir cümle daha söyledi. Başkan dahil hiç kimse YARGININ ÜSTÜNDE DEĞİLDİR.
Aslında benim için Trump veya Biden olmuş, hiçbir anlamı yoktur. Benim için Amerika kann emen bir vampirdir. Başkan kim olursa olsun, o yalnız Amerika`nın çıkarını korur.
Biden`ın konuşmasında belirttiği olumsuzlukları bizde yaklaşık onsekiz senedir yaşıyoruz. Bizim başbakanımız ve cumhurbaşkanımız Recep Tayyıp Erdoğan`da benim polisim, benim askerim, benim bakanım veya benim müsteşarım diye konuşmuyormu, konuşuyor.
Biden`ın güçler ayrılığına verdiği değer çok anlamlı. Aslında güçler ayrılığından sapanlar ve onları etkisiz hale getirenler, sonunda Trump gibi olurlar ve ülkelerini dünyaya rezil ederler. Bizde de son on senedir güçler ayrılığına o kadar müdahale edildi ki, bunların demokrasi ve hukuk devletinde olmaması gerekirdi.
Türkiye`de de ucube Cumhurbaşkanlığı Sistemi bütün kuralları ve devlet geleneklerini yok etti.
Yasama, yürütme ve yargıyı kendisine bağlayan Cumhurbaşkanı, kanun tanımaz bir tavır alarak, devletin bütün kurumlarını güvenilmez hale getirmiştir. Örnekmi, TUİK, YÖK, RTÜK veya Merkez Bankası.
Devletin Cumhurbaşkanı olarak, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımıyorum ve saygı duymuyorum demiştir.
Kimin tutuklanması veya kimin serbest bırakılması konusunda dahi Cumhurbaşkanı veya etrafındakiler karar verir hale gelmiştir.
Ne diyor Biden, hiç kimse yargının üstünde değildir.
Hiçbir devlet tecrübesi olmayan, devlet yönetme terbiyesi almamış olan ve ülkeyi bir şirket gibi yönetmek isteyen Trump, sonunda Amerika`yı dünyada rezil etmiştir.
Ümit ederim ki, Trump`ın Amerika ve halkına verdiği zarardan bizimkiler ders alır ve güçler ayrılığını sağlam temellere oturturlar.