Uzun ve yorucu bir seyahat sonrası, yeniden Oldenbiurg`a döndük. Aslında yollar oldukca iyi ve gümrüklerde beklediğimiz zorluklarla karşılaşmadık.
Didim`den hareket ederek Kapıkule`den Türkiye`yi terk ederek, Bulgaristan`a giriş yaptık. Sabah erken olduğundan sanırım „Vignette“ yol ücret kartı almayı unutmuşuz. Yaklaşık on kilimetre gidenden sonra, vignete almayı unutuğumuz aklımıza geldi. Tekrar geri döndük ve Bulgar gümrük memuruna Vignette almayı unuttuğumuzu anlattım. Buradan dönün ve ilk petrolde satılıyor, oradan alırsınız dedi. Eğer almasaydım, Bulgar-Sırbistan gümrüğünde yaklaşık 35 EURO ceza ödemek zorunda kalacaktım. Bulgaristan girişinde ki ilk petrolde Vignette almayı unutmayın.
Bulgaristan neden Avrupa Birliği`ne alındı diye hep sorarım. 1977 senesinde gittiğim Sofya Çevre Yolu aynı yol. Türkiye Sofya arasında bulunan devlet yolunu Oto Yol olarak inşa etmişler, fakat eski yol halen bozuk. Sofya Sirbistan arası ise senelerdir bitmeyen bir inşaat. Anlıyacağınız asık suratlı Bulgar Gümrük memurları halen aynı ve değişecek gibide değiller. Genel olarak seyahatimiz esnasında olumsuz bir durum ile karşılaşmadık.
Sirbistan, iç savaş sonrasında kendisini çok çabul yeniliyen ve geliştiren bir ülke. Bulgaristan Niş arasında ölüm yolu olarak bilinen dar yollar yok olmuş ve çok moderen Oto Yol inşa etmişler. O dağları nasıl düz ova yapmışlar, insan inanamıyor. Niş Belgrad arası engebeli olsada, yollar oldukca sakin ve iyi. Belgrad girişinde yol ikiye ayrılıyor, birisi Novi Sad istikametinden Macaristan`a gidiyor. Diğeri ise Belgrad içinden Hırvatistan istikametine seyrediyor. Belgrad Hırvat sınırına kadar yollar oldukca iyi ve muhteşem bir ovayı seyrediyorsunuz. Sırbistan`da Oto Yol ücreti turnikelerde nakit olarak ödeniyor.
Hırvatistan girişinde Vignette satılmıyor. Banka veya döviz bozan bir yerde görmedik. Para bozdurmadan Hırvatistan`a girerseniz, turnikelerde zorluk çekiyorsunuz. Oto Yol ücretini EURO ile ödemek mümkün. Bunun için on veya en fazla yirmı EURO bulundurmanız gerekiyor. Çünkü otomatike verdiğiniz EURO`nun üzeri Hırvat parası Kuma ile ödeniyor. Sirbistan Hirvatistan arası düz ova ve yollar oldukca rahat. Anlıyacağınız Belgrad Slovenya arasında rampa veya viraj görmedik.
Slovenya ise küçük bir Almanya eyaleti. Almanya bu ülkeyi yeniden inşa etmiş ve oldukca moderen bir devlet. Hırvatistan`dan Slovenya`ya girişte, Slovenya ve Avusturya için Vignette alabiliyorsun. Çok rahat bir yolculuk sonunda Avusturya gümrüğüne giriş yapıyorsunuz.
Avusturya girişinde, basında anlatıldığı gibi sıkı bir kontrol yoktur. Gümrük de bir bayan polis bize „Grußgott“,yani iyi günler anlamına gelen selamlayı yapandan sonra, iyi yolculuklar diledi. Avusturya`yı anlatmak gerçekten çok zor. Gece geçtik, tabi ki o doğal güzelliklerini seyredemedik, fakat Oto Yollar ve Tunelleri anlatmak çok kolay değil. İnsanın aklı duruyor ve şu soruyu soruyor:
Avusturyalılar nasıl Alp dağlarını düz ovaya çevirebilmişler?. O kadar çok tunel geçtik ki, tunellerin uzunluğu 150 metre ile 18 km arasında değişiyor. Yaklaşık on sene önce aynı güzergahdan gitmiştim, fakat o zamanlar bu kadar tunel yoktu. Yollar kesik kesik devlet yoluydu. Alp dağlarının altından yolları geçirerek mucizeler yaratmışlar. Son senelerde Almanya, Macaristan ve Sirbistan güzergahından Türkiye`ye gidiyordum. Bundan sonra ki güzergahım Almanya, Avusturya, Slovenya, Hırvatistan, Sirbistan ve Bulgaristan olacaktır. Bu güzergahı kullanmanızı tavsiye ederim. Hele Avusturya`yı gündüz geçerseniz, nasıl bir doğa harikası ile karışlaşacağınızı bir düşünün.
Tabi ki, sonunda Passau`dan Almanya`ya giriş yaptık. Almanya, Avusturya Almanya arasında ki Oto Yolu kapatmış, çadır kurmuşlar ve güçlü lambalar ile aydınlatmışlar. O çadırı ne için kurmuşlar, onu anlayamadık. Arabamıza yaklaşan Alman polis hoş geldiniz dedi ve iyi yolculuklar dileğinde bulundu. Her hangi kontrol veya Covit-19 testi istemedi.
Slovenya veya Avusturya`da yatmak istedik. Fakat, oteller transit yolcu kabul etmedikleri için, yolumuza devam etmek zorunda kaldık. Tabi ki petrollerde birkaç saat dinlenerek, sağ salim Oldenburg`a ulaştık.
Araba ile Türkiye`ye gitmek zor olsada, ben araba kullanmayı seviyorum. Helede geçtiğin ülkelerde her hangi bir olumsuzluklarla karşılaşmıyorsan, çok iyi. Covit-19 nedeniyle otellerde yatamadığımızdan dolayı, biraz yorucu bir seyahat oldu. Eşime, Covit-19`dan ölmiyeceğiz, fakat böyle giderse trafik kazasından ölebiliriz dedim. Gerçekten uzun ve yorucu bir seyahat oldu.
Balkan ülkeleri, önemle eski Yugoslavya ülkelerine değinmeden yazıma son vermek istemiyorum. Hitler faşizmine omuz omuza savaş veren ve sonunda Birleşik Yugoslavya devletini kurmuşlardı. Tito döneminde çok hızlı kalkınan ve dünyada saygın bir yeri olan Yugoslavya Tito sonrasında faşitlerin eline geçti. Kardeş kardeş yaşayan milletler, faşit ve dinci zihniyete sahip olanlar tarafından bir birlerini kestiler. Daha önce birlikte yaşayan halklar, şimdi pasaport ile ülkeler arası seyahat ediyorlar. Çok üzücü.
Seneye aynı güzergahdan gitmeyi şimdiden planlıyorum. Ümit ederim Covit-19 önlenir ve bizlerde birkaç gece yatarak rahat bir seyahat ederiz.
Sila dönüşünün kısa özeti.