Bugün yine 8 şehidimiz var.
8 Evladımız bu Vatan uğruna yaşama haklarını verdiler.
Bunlar bizim canımız.
Ülkeyi sıfır terör ile alıp,Global Kapitalin planı gereği terör örgütü ile masaya oturanlar bu durumdan sorumludur.
Bu çocuklarımızın hayatlarını kumar diye oynayan siyasetçiler sorumludur.
Ülkeyi bu duruma getirenlere, getirmesine göz yumanlar sorumludur.
Vatan, her şeyin yaşama hakkının yeşerdiği topraktır.
Yani ”ANA”, yani doğurgan alandır.
Nasıl Anasız hiç bir şey olamaz ise,Vatansız da hiç bir şey olmaz.
Din, inançtan ziyade bir yönetim sistemidir.
3 Semavi din var.
Hepsi,Tanrının temsilcisi kendilerinin olduğunu iddia ediyor,birbirini yalanlıyor ve çatışıyorlar.
Demekki yönetim iradesi din kılıfına uydurulmuş.
Sözün kısası,Vatan olmadan din olmaz ama din olmadan vatan olabilir.
İşte Budizme inanalar,işte Eskimolar,işte Sibirya tundralarındaki Yakutlar (Şaman).
Hepsi bize göre dinsiz ama hepsinin Vatanları var.
Geçen kasım ayında Evrenseki’de bir beyaz sakallı ile karşılaştım. (Serik-Manavgat arsında bir belde)
Kızına yazlık alacakmış.
Tanıştıktan sonra ”Nerelisin” dedim.
Giresunluyum.Dedi.
”Yani Çepni boyundansın” dedim.
”O ne?” dedi
”Türkler Ortaasyadan gelirken boylar halinde geldiler.
Giresun Tokat bölgesine Çepni boyu yerleşti.Fatih Sultan Mehmet Trabzon Pontus (Yunanca Deniz) Rum İmparatorluğuna son verirken Çepniler yardımçı oldular.Fatih Trabzon’u çepnilerin yardımıyla aldı. Hatta Fatihin ”Kelle Koltukta” savaşan fedaisinin yatırı bile var sizin Giresun’da ” deyince
Seydi Vakkas Hazretleri mi?” dedi.
Bende ”Evet.Rum askerlerine karşı savaşırken,bir Rum askeri bir kılıçta Fedainin başını koparır.Başı kopan fedai kafasını koltuğuna alır savaşmağa devam eder.Bunu gören bir Rum kızı ”Aaaaa adamın kellesi koltuğunda savaşıyor” deyince bu efsane deyimi oradan geliyor” dedim.
Biz biraz daha samimiyeti artırınca aksakallı başladı dinden konuşmağa.
”Aleviler müslüman değil.
Ben de çok okuyacaktım ama bizim dinimizi öğrettirmediler.Bizim dinimizi öğrenmemize de müsaade etmediler.Bizi dama bağladılar!” deyince tepem attı,
”Aksakalın ile yalan konuşmağa utanmıyormusun?
Seninle aşağı yukarı aynı yaş grubundayız.
1960 lı yıllarda daha ilk okula yeni başladığımızda yazın tüm köyün çocukları Kuran okumaısını öğrenmemiz için köy hocasına gitmiştik. Sen de benim dönemimdesin nasıl olurda seni dama bağlarlar,kapatırlar.?
Aleviler ile Sünnilerin Kıblesi Mekke değilmi?” dedim.
”Yaşlı başlı olmuşsun ama hala çocuğunun yanında yalan konuşmağa utanmıyorsun.
Çocuğunuda yanlış bilgilendiriyorsun.
Sen kökeninde kim olduğunu bile bilmiyorsun.” deyince,sesini kesti.
Kalkıp alel acele gitmişti.
Halbuki bu Vatandaşın Ortaasya’da dedeleri Şamaniizm inancındaydı ama bir Vatanları vardı.
Şimdi kendi bilinci haricinde Müslüman ama yine Vatanı var.
Demekki ”Vatan” önemli.
Din kullanılarak seçmen iradesini etkilem ”Vatan” kavramını pasifleştirdi.
Halbuki Vatan önemlidir.
Çocuklarımız Vatan’ın birliği bizim bağımsız yaşamımız için Şehit oluyorlar.
Hitler,Yahudiler alman kimliği taşımasına rağmen Vatanları olmadığı için gaz odasına yollamıştı.
Gelişen Dünya’da ”Din” kavramı siyaset belirlemiyor ama bizim gibi hala modern çağın nimetlerinden faydalanıp, Din kriteri ile idare olmağa çalışanlar çağdaş İktidarları belirleyemez.
Yalan yanlış bilgilerle dolu kimselerin iradesini de böyle kandırmalar ile Ülke yönetim iradesini belirlememelidir.
Belirler ise Dünya siyasetinden uzak düşünenler ile Ülke geriye sürüklenir.
Hergün canlarımız yanar.
Buna müsaade vermememiz gerek.
Bu çocuklarımızın her biri bir Vatandır.