DEVLET BÖYLE YÖNETİLMEZ
Evet, devlet böyle yönetilmez, çünkü devleti idare edenler gaflet ve hatda dalalet içerisinde olduklarını görmüyorlar.
İstanbul Büyükşehir Belediyesini kayıp eden AKP, sanki İstanbul halkından intikam alır şekilde kararlar veriyor. Örneğin, İBB`ye ait olan değerleri yaklaşık 5 Milyar TL olan arsaları, AKP ve MHP Meclis çoğunluğu ile AKP`li ilçe Belediyelerine peşkeş çekiyorlar.
Buda yetmiyor, İBB`nin bilimsel olarak karşı çıktığı Kanal İstanbul denen ucubeyi, hem devletin başındaki Zat-ı Muhterem ve hemde AKP`nin İBB ve TBMM`si üyeleri yapmak için, İBB Ekrem İmamoğlu`na düşman gibi saldırıyorlar, bu çok yanlış.
Dün İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi`nde görüşülen Cemevleri ibadet hane statüsü kazansın teklifi, yine AKP ve MHP üyeleri tarafından red edilmiştir. Bu nasıl bir kin ve engelleme taktiği olabilir ki, seçim meydanlarında verdikleri sözü tutmuyorlar. Kendilerinin dışında islami inanç olmadığını savunan yobaz ve ırkcılara, şunu hatırlatmak isterim, Alevi Mezhebi`de diğer mezhepler gibi, İslam`ın değişik bir yorumudur.
Şuan İslam`ın sunni tarafını temsil ettiklerini iddia edenler ne Hanefi, ne Maliki, ne Şafi ve nede Hambeli mezheplerini temsil ediyorlar. Şuan İslam olarak uygulananın Hz. Muhammed ve onun Kur`an`ı ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. İslam düşmanı Emeviler tarafından uydurulan yalanları, bize İslam Dini olarak yutturuyorlar. Tıp ki, bugün Atatürk`e direk saldıramıyan iktidarın İnönü üzerinden Cumhuriyet ve onun ilkelerine saldırmaları gibi, o günde Muhammed`e saldıramıyanlar Ali üzerinden saldırmışlardır.
Gerçek müslümanlar Hz. Muhammed`in Ehl-i Beytini temsil edenlerdir. Hz. Muhammed`in bütün soyunu yok edenlerin İslam`ı temsil etmeleri mümkünmü? Dolayısıyla herkesin aklını başına alıp, verecekleri kararlar ile insanları rencide etmemeleri gerekir. Cemevleri tıpki Camiler gibi ibadet hanedir ve gereken bütün desteği devletden almalıdır. Alevilerin vergileri ile maaş alan sözüm ona Diyanet İşleri Başkanı bu konuda neden konuşmuyor?
Yayılmacı politikalar ile Orta Doğu`da yeni Osmanlı İmaratorluğu kurmak ve Emevi Caminde Cuma namazı kılmak isteyenler hezimete uğramışlardır. Dün yine üç kahraman askerimiz yok oldu. Üç eve ateş düştü. Bırakın ceneze namazı veya sosyal medyada „Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun“ palavrasını. Sizin yanlış kararlarınız sonunda, bu askerler yok oluyor.
Yarı yıl tatili yarin başlıyor. Çocuklarımızın yarı yıl tatilinde dinlenmeleri gerekir. Milli Eğitim Bakanlığı yeni bir proje ile, çocukların yarı yıl tatillerinde camilerde namaz kılmaları ve Kur`an okumalarını puanlama ile teşfik ediyormuş. Vallaha pes, bu kadar akıllı bir Milli Eğitim Bakanı olması gençlerimiz için büyük şansızlık.
Sözkonusu Milli Eğitim Bakanı`na sormak gerekir, senin çocuğun veya torunun bu tatili hangi ülkede geçirecek? Zenginin çocuğu tatilini dünyanın en pahalı ülkelerinde geçirirken, fakirin çocuğuna camilerde Kur`an okumayı ön görmüşler.
Nede olsa fakirin çocuğuna ŞEHİTLİK ön görülürken, yine fakirin çocuğuna Camide tatili uygun görmüşler. Utanmazlığın bu kadarınada pes artık.