“Allah’ın Lütfu” olması için önü açılan 15 Temmuz Darbe Girişimi sayesinde, hücrelerine kadar siyasallaştırılan ve askeri teknik bir heyet olma hüviyeti kaybettirilen Yüksek Askerî Şûra (YAŞ) kararlarının ardından, bugün itibarıyla 10 gün geçmesine rağmen hala General-Amiral atamaları ortada yok. Bu, Cumhuriyet tarihinde bir ilk! Bugüne kadar terfilerle birlikte aynı gün General-Amiral atamaları da yayınlanırdı!
YAŞ esasında 9 Ağustos’ta toplanacaktı ama Hulusi Akar’ın isteği üzerine 2 Ağustos’a alınmıştı. Çünkü Hulusi Akar, Akın Öztürk’ün mahkemede kendini suçlayacağını biliyordu. Bu nedenle YAŞ’ın bir hafta erkene alınmasının kendisi için daha hayırlı olacağını değerlendirdi. Bu gerekçeyi Erdoğan’a söyledi mi, bilemiyorum ama kendisini ikna etti ve erkene aldırdı.
SENİ İSTEMİYORLAR!
Bize ulaşan iddiaya göre; YAŞ’dan önce Hulusi Akar, Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele’den istifa etmesini istedi. Kendisine; “Siyasi irade seni istemiyor” dedi. Siyasi irade derken kimi kastettiğimi sanırım anlıyorsunuz. Konunun Binali Yıldırım ile uzaktan yakından ilgisi yok! Veysel Kösele direndi ve istifa etmedi. Sen misin etmeyen, 2 Ağustos’ta Koramiral Adnan Özbal Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na getirilince, istifa etmek zorunda kaldı. Ama halkın karşısına çıkıp açıklama yapmadı veya yapamadı!
Emekli edilen Kuvvet Komutanlarına da sözüm var; demokrasinin olmazsa olmazı laiklik aşındırılırken, din temelli yeni bir devlet kurma çalışmaları devam ediyorken ve arkasında iktidarın olduğu konusunda şüphe bile duyulmayan meczuplar vasıtası ile Başkomutan Atatürk’e saldırılıyorken, ne işiniz vardı üniforma ile sabah namazında! Hele hele, askeri birliğin bile bulunmadığı Siirt’in Tillo ilçesinde ne işiniz var sizin üniforma ile bayram namazında!
YANLIŞ YAPTINIZ!
Tabii ki askerler de ibadet eder, sabah veya bayram namazına gidebilir burada bir sorun yok. Üniforma ile gitmenin gereği nedir! Giy sivil elbiseni git! Yoksa Allah bu şekilde kabul etmez mi? Yoksa belli tarikatlar ve Siirtliler üzerinden mesaj mı göndermeye çalıştınız “Bizi uzatın” diye. Niçin Hulusi’nin peşine takıldınız! “Komutanım bu yanlış olur, ben gelmek istemiyorum” veya “Müsaade ederseniz ben sivil elbisemi giymek istiyorum” diyemediniz mi? Yanlış yaptınız!
Mevlana; “Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol” diyor. Eğer otoriteye (aile, kurum, devlet…) şirin gözükmek için olduğundan farklı gözükmeye çalışırsanız ve bunu uzun dönem yaparsanız, bu kişilik bozukluğuna neden olur. Ne yazık ki, doğu kültüründe bu hata çokça yapılır.
KİŞİLİK BOZUKLUĞUNA YOL AÇAR!
Çocuklarıma hep bu yönde tavsiyede bulunmuşumdur; “Sigara içmenizi asla istemem. Bakın ben ve anneniz de içmiyor. İçmemenin çok faydasını gördük ve görüyoruz. Ama eğer sigara içmeye karar verirseniz, bizim önümüzde de içebilirsiniz. Benim yanımda içmiyormuş gibi yapmak ama arka odada içmek çok yanlıştır” demiştim.
Namaz kılmıyor da kılıyor, oruç tutmuyor da tutuyor, içki içiyor da içmiyor gibi yapmak, zaman içinde kişilik bozukluğuna yol açar; böyle insanları şirin gözükmeye çalıştıkları da kullanır ama asla güvenmez. Neyseniz, öyle gözükmelisiniz!
METAL YORGUNLUĞU VAR!
Halen ülkemizi yöneten iktidar iradesi ile Türkiye, felakete doğru seyrediyor. Ekonomi adeta iflas etmiş durumda. Bu gidişle, 2019’da Erdoğan’ın seçimi kazanması imkansız. Hızla eriyorlar, kamuoyu yoklamaları bunu gösteriyor. Erdoğan’ın “Örgütte metal yorgunluğu var” sözü bu nedenle söylenmiş ama çaresi olmayan bir değerlendirme.
Ülkeyi karıştırmak, germek, kamplaştırmak, düşman yaratmak, gerekirse savaş çıkarmak iktidarın bu metal yorgunluğunu ve hızla onlara olan desteğin erimesini engellemek için düşündüğü çareler. Müftülere nikah yetkisi ve müfredata cihat eğitimi eklenmesi, bu bağlamda yapılan girişimler.
ADAM GİBİ GAZETECİ!
Gelecek yazımızda; cihat eğitimi alan birisi çağdaş, yurtsever, üretici, tasarımcı, mucit, insan hakları savunucusu, kadına saygılı, barışsever ve eleştirel akla sahip bilim egemen kafalı birisi olabilir mi? Masaya yatıracağız.
Günümüzde adam gibi gazeteci bulmak zor! İşte onlardan biri olan Hulki Cevizoğlu’nun “Çizgi Roman Özetli, 1919 Gizli ABD İşgali” kitabını okumanızı, çocuklarınıza ve torunlarınıza armağan etmenizi öneriyorum.
