Hanı bir slogan vardır, „Susma sustukca sıra sana gelecek“, tamda bu günler için söylenmiştir.
Türkiye`de ki son gelişmeleri halen umursamıyanlar, beni ne ilgilendirir diyenler, bilmeli ki, sıranın kendilerine geldiğinde durumun ciddiyetini anlayacaklardır. Ne yazzık ki, o zaman kendileri için çok geç olacaktır.
Mesele Ömer Faruk Gergerlioğlu veya HDP değil, mesele demokrasi ve hukukun üstünlüğü. Demokrasi ve hukukun üstünlüğüne değer vermiyen iktidardan, demokrasi beklemek birazda aptallık olmuyormu?
Bugün Gergerlioğlu`nun Millet Vekilliğinin düşürülmesine sevinenler, birgün sıranın kendilerine geleceğini sanırım düşünemiyorlar.
Mesele HDP`nin kapatılması değil, mesele Demokrasi ve Adalet`in halen bu ülkede olup olmadığının sorgulanmasıdır. AKP Genel Başkanı, birlikte yola çıktıkları bütün arkadaşlarını yolda bırakmış, siyasi hayatlarını bitirmiş veya hapis etmiştir. Bundan ders çıkaramıyan MHP, birgün kendilerininde kullanma tarihinin bittiğini göreceklerdir.
Unutmayalım ki, İran Komünist Partisı Tudeh, Şah`a karşı Khomeyni`yi desteklemişti. Khomeyni iktidarı eline geçirdiğinde, ilk işi Tudeh partilıları yok etmek olmuştur. Bugün bu iktidara tam destek verenler, gün gelecek ellerimiz kırılaydı yazmasaydık, dillerimiz kesileydi konuşmasaydık ve oy vermeseydik diyeceklerdir. Günlük çıkarları uğruna beyinlerini başkalarına peşkeş çekenler, onursuz olduklarını sıranın kendilerine geldiğinde anlıyacaklardır.
Bugün Gergerlioğlu`nun Millet Vekilliği iptal edilir, yarin ise CHP veya İYİ Parti Millet Vekili`nin, Millet Vekiliği düşürülür. Burada CHP ve İYİ Parti yöneticilerinin büyük sorumlulukları var, oda önyargısız haksızlık kime yapılırsa yapılsın, onun yanında olmak zorunda olmalarıdır.
Bugün HDP yasaklanır, yarin CHP, İYİ Parti, Saddet Partisi, DEVA veya GELECEK partilarının kapatılmayacağını kim güvence edebilir?
AKP iktidarında İstanbul`da imzalanan ve adını İstanbul`dan alan „İstanbul Sözleşmesi“ iptal edilmiş. İstanbul Sözleşmesi`nin aynı kişi tarafından kararname ile iptal edildiği, bize geleceğin nasıl şekillendirileceğinı göstermiyormu?
Üniversitelerden, Stadyumlardan veya okullardan Atatürk ve İnönü`nün isimleri silinirken susanların, yarin Demirel, Özal veya diğerlerinin isimleri silinirken ağlama hakları yoktur.
Ben kesinlikle 2023 seçimlerinin yapılmıyacağını, yapılsa dahi seçimin bir kararname ile iptal edileceğine inananlardanım. 2023 seçimini bugünden gören Erdoğan`nın, seçimi demokratik ortamda yaptıracağını ve kayıp ettiğinde seçim sonuçlarını kabul edeceğini düşünmek, biraz aptallık olur.
Bugün HDP`nin kapatılmasına güçlü tepki gösteremiyen muhalefet, sıra kendilerine geldiğinde, kendilerini savunan kimsenin olmadığını görecekler. Dün Ergenekon, Balyoz veya Askeri Casusluk davalarına güçlü tepki gösteremiyen ve korkan muhalefet, ülkenin bugün ki duruma gelmesinden sorumludur.
Hitler`e yeteri kadar tepki göstermeyen papaz Martin Niemöller, sıranın kendisine ve kilisesine geldiğinde şunu yazmıştır:
“Önce komünistleri götürdüler,
Sesimi çıkarmadım, çünkü komünist değildim.
Sonra sosyalistleri götürdüler, sesimi çıkarmadım, çünkü sosyalist değildim.
Sonra sendikacıları götürdüler,
Sesimi çıkarmadım, çünkü sendikacı değildim.
Sonra Yahudileri götürdüler,
Sesimi çıkarmadım, çünkü Yahudi değildim.
Sonra Katolikleri götürdükler,
Sesimi çıkarmadım, çünkü Katolik değildim.
Sonra beni götürmeye geldiler,
Benim için sesini çıkaracak hiç kimse kalmamıştı…”
Evet, gün gelecek hepimize dokunacaklar ve 2023 senesinde Türkiye Cumhuriyeti yok edilecek, yerine İslam Cumhuriyeti veya Yeni Osmanlı Cumhuriyeti kurulacaktır.
Evet, bana değmiyen yılan bin yaşasın diyenlere, sanırım Martin Niemöller`in bu sözleri birşeyler yapmanın zamanı geldiğini hatırlatır.
