Ülkeyi yönetenlerin amaçlarının, ne olduğunu anlamakda zorlanıyorum.
Nedir Cumhuriyet ve Cumhuriyeti kuranlarla, ülkeyi yönetenlerin intikam sorunu?
Cumhuriyet`in bütün kurallarını yok etmek için, bugün FETÖ dediğiniz terör örgütü ile aynı kapdan yemek yediniz. Eğer iktidarda olanlar irticacılar, dinciler, cemaatler veya tarikatlar ile iş birliği yaparlarsa, sonunda o dinci hainlar Türkiye Büyük Millet Meclisi`ni dahi bombalarlar.
Harp Okulları ile Astsubay Yüksekokulları`na giriş şartları arasında bulunan “irticai ve bölücü görüşleri benimsememiş veya bu faaliyetlere karışmamış olmak” hükmü yönetmelikden çıkartılmış. Yerine ise “terör örgütlerine veya milli güvenliğe karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen gruplara üyelik, iltisak ya da irtibatı bulunmamak” şartı getirilmış.
Bakın Osmanlı`nın son üçyüz senesi irtica ile mücadele ile geçmiştir. Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, 16 Aralık 1727 tarihinde ilk matbayı getirmiş ve Avrupa`dan teknoloji ithal etmeye başlamıştır. Matbanın getirilmesini kabullenemiyen yobaz sürüsü, matbayı dine aykırı bulduklarından dolayı isyan çıkarmışlar ve İbrahim Paşa`yı paramparça etmişlerdir.
Bunu niye anlatma gereksinimi duydum? Bu örnekde gösteriyor ki, Osmanlı`nın geri kalması ve yıkılmasının sorumluları „Din elden gidiyor“ diyen irticacı, cahil ve evrimleşmemiş mahluklardır. Matbanın gelişi ile, kendilerine ekmek kalmıyacağını düşünen yobazlar, Osmanlı`ya ve onun Sadrazamı`na baş kaldırmışlardır.
İşte geniş tarih bilgisine sahip olan Atatürk ve silah arkadaşları, Cumhuriyeti kurarken irtica ve din sömürüsüne tavız vermemişlerdir. Ordunun içerisine irticacı, islamcı, tarikat veya cemaatlerin girmesinin önünü kesen yasaların altını kalın çizgiler ile çizmişlerdir.
Bu günki hükümet, son günlerde irticacılara, dincilere, tarikatlara veya sözde FETÖ dışındakilere tavız üstüne tavız veriyor. Eğer ki, Harp Okulları Yönetmeliği`nden „İrtica“ kelimesini çıkartırsanız, yarin birkaç dinci general bırakın Türkiye Büyük Millet Meclisi`ni bombalamayı, Türkiye`yi yerle yeksan eder.
Türkiye Cumhuriyeti`ni çağdaş dünyadan kopartacak hiçbir karar, seçim kazanmak için alınamaz. Milli Savunma Bakanı büyük bir gaflet ve hatta dalalet içinde olduğunu bilmek zorundadır. Hele hele 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, irtica kelimesinin Harp Okulları Yönetmeliği`nden çıkartılması çılgınlık değilse, nedir?
Evet AKP ve Erdoğan gider ayak, tahrip etmedikleri birkaç Cumhuriyet`in olmazsa olmazlarınıda tahrip etmek istiyorlar. İrticaya ve siyasal İslam`a sırtını dayayan Orta Doğu ülkelerinin halini görmüyormusunuz ki, Askeri Okul Yönetmeliği`nden irtcayı siliyorsunuz?
Benim burada kastettiğim dindar insanlar değildir. Sorun dini kötü emelleri için kullanan irticacı ve siyasal islamcılardır. Bunlara verilecek her tavız, döner birgün tavız verenleride vurur. Örnek mi, FETÖ. FETÖ`ye verilen tavızlar sonucunda ülkenin hiçbir kurumunun güvenilriği kalmadı. Orduya, yargıya veya eğitime hiçbir saygı kalmadı. Sorumlusu kim, tabi ki, FETÖ veya benzeri irticacı ve dincilere tavız veren iktidar.
Orduda hiçbir zaman ibadet yasaklanmamıştır. FETÖ gibi haninların orduya sızması engellenmek istenmiştir. Tabi ki, oğlunun mezuniyet törenine katılmak isteyen başı kapalı annenin, tören alanına alınması hatalıydı. Fakat, bu demek değil ki, ibadet eden her subay ordudan atılmıştır. Eğer öyle olsaydı kasapda ki ete soğan doğramıyan Hilmi ile bugün ki Savunma Bakanı Akar general ve hatta Genel Kurmay Başkanı olamazlardı.
Eğer Türkiye Cumhuriyeti ve kurucu ilkeler ile sorununuz yoksa, bu değişiklikler neden?