MİLLET VEKİLİ´NE PUSU KURULUYORSA
Evet, Millet Vekili Barış Atay bir grup kendini bilmez tarafından saldırıya uğramış. Eğer, bir ülkede muhalif Millet Vekilleri sokak ortasında önü kesiliyor ve dövülüyorsa, o ülkede hiçbir muhalif insanın can güvenliği yoktur demektir.
Millet Vekili Barış Atay ile İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu arasında bir tecavizcinin serbest bırakılması konusunda, sanal ortamda tartışma yaşanmıştır. Barış Atay, Millet Vekili olarak görev ve sorumluluğu doğrultusunda, genç bir bayana günlerce tecaviz ettiği iddia edilen birisinin, Soylu tarafından korunduğunu iddia etmiştir.
Millet Vekili Atay`ın iddiasına İç İşleri Bakanı Soylu tarafından çok sert tepki gelmiş ve MV Atay`ı „benden tecavüzcü kollayıcı olmaz da senden tam tecavüzcü olur“ gibi ağır suçlama yapılmıştır. Barış Atay demiyor ki, sen tecavüzcüsün, o MV sorumluluğu doğrultusunda, bu adamı sen kollamasaydın, serbest kalmıyacaktı iddiasında bulunuyor. İç İşleri Bakanı sıradan bir vatandaş değil ki, Millet Vekili`ne senden „tam tecavüzcü olur veya senden tam tecavüzcü olur… Tuma`nın kollayıcısı Dikkat yakalanma“ gibi tehtit ve suçlama hakkını kendisinde buluyor.
İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu ile Barış Atay arasında ki, sosyal medya tartışmasının ardından Barış Atay, bir grup tarafından Kadıköy`de pusu kurularak dövülüyor. Bu çok tehlikeli bir durum ve gelişme.
Burada sorulması gereken soru şu:
Bir, İç İşleri Bakanı bir Millet Vekili ile böyle bir polemiğe girermi?
İki, MV Barış Atay`a saldıranlar kimler?
Üç, Barış Atay`a saldıranları yakalayacak ve sorgulayacak olan polisler tarafsız olabilirlermi?
Dört, Barış Atay`a sokak ortasında pusu kurulmuş ve dövülmüş ise, Atay`ın hastanede can güvenliği varmı?
Beş, MV Atay`ı dövenler sıradan Soylu hayranları mı, yoksa başka güçlerin olması mümkünmü?
Altı, Barış Atay`ın Süleyman Soylu ile tartıştığı ortamı, sıradan insanların tespit etmesi mümkünmü?
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nun linç edilme girişimide, Soylu`nun CHP`ye karşı tavrından sonra olmamışmıydı, olmuştu.
Burada anlatmak istediğim, Barış Atay`a yapılan saldırının çok çirkin olduğu ve İç İşleri Bakanı Soylu`nun açıklamalarından sonra gerçekleşmiş olması. Demek ki, bundan sonra İç İşleri Bakanı ile hiçbir Millet Vekili polemiğe girmemeli, girerse başına gelecekleri düşünmelidir.
Sayın İç İşleri Bakanı, siz sıradan bir vatandaş veya Millet Vekili değilsiniz. Siz, bu ülkede yaşayan bütün vatandaşların can ve mal güvenliğinden sorumlusun. Seni eleştirenler veya suçlayanlar senin düşmanında olsa, sen tarafsız olmak zorundasın.
Eğer, bu ülkede Millet Vekili bir bakan ile tartışandan birkaç saat sonra, pusu kurularak dövülüyorsa, bu ülkede muhalif olan hiçbir kimsenin can güvenliği yoktur demektir.
Eğer, Millet Vekilleri sokak ortasında dövülmeye başladıysa, ülkenin geleceğinin çok karanlık olacağını düşünüyorum. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın daha karanlık günlere şahit olmaması için, demokrasi güçlerinin birlikte hareket etmeleri zorunludur.
Sevgili Barış Atay Mengüllüoğlu`na geçmiş olsun diyor ve güçsüzün hakkını güçlüye karşı savunmasına devam etmesini diliyorum.
