15 sansürleme mekanizmasını açıklıyorum
Eskiden gazeteler baskıya girmeden “Emniyet” karton kalıpları (matris) görür, beğenmediklerini sayfadan çıkarırdı. Gecenin o saatinden sonra, gazete boşluklarla basılırdı. Okur da bilirdi ki gazetedeki beyazlıklar sansürlenen haberlere ait. Tabii telefonlar devreye girer, dedikodu ve söylentiler gırla. Eskiden bir de gazete kâğıdı verme, az verme, vermeme mekanizması vardı.
Devran döndü, bu iktidar sansür literatürünü zenginleştirdi. Hırsızlık ve yolsuzluktan tepetaklak düşen bakan eskilerinin Meclis Soruşturma Komisyonu’ndaki sorgulamalarını sarsürledi. İş kolay, yargıcına telefon ediyorsun,
o da yayın yasağı koyuyor. Yargıyı; aklama paklama, mintakslama mekanizması gibi görüyor. Gerekçeye bakın: Bakanların şöhretlerine halel gelmesin!
Pardon ama Şöhret!? Adamlar rüşvetten, dolandırıcılıktan ağır şekilde ve kanıtlarla suçlanıyor! Şu mu yani: kötü şöhretleri millet içinde fazla yayılmasın, aramızda kalsın biz bize bilelim…
***
Sansürün binbir çeşidini yaşıyoruz RTE döneminde… Bugüne kadar gelmiş geçmiş en sansürcü, basın özgürlüğünü en çok çiğneyen ve anayasayı en çok ayakları altına alan iktidar. İşte size yaşamakta olduğumuz, milletten haber, yorum, düşünce, eleştiri, tartışma saklama yöntemlerinden 15’i..
1) Mahkemeleri kullanma mekanizması: Örneğini verdik: Yasak koy dersin koyar. Koymayanı sürersin, başka bir mahkeme koyar. Deniz Feneri yankesiciliğinden tutun, MİT TIR’ları davalarına, Roboski gibi katliamlara kadar uzanan soruşturmalara koyarsın mahkeme yayın yasağını. Arkada mercimeği fırına verirsin. Unuttur, sil, kapat, iktidarı temizle mekanizması.
2) RTÜK Mekanizması: Çoğunluğunu adamlarının oluşturduğu RTÜK’e, kaşın altında gözün var dedirtir, ağır cezalar kestirir, karartmalar yaptırırsın..
3) Alo Fatih Mekanizması: Medyadaki adamlarına yurtdışından bile anında telefon ederek o haberi niye veriyorsun, bak o altyazı bize uygun değil derhal değiştirin, yahu sen ne yapıyorsun öyle.. fiili müdahalelerde bulunursun..
4) Medyayı Havuzlama Mekanizması: İktidarın destekçisi gazete ve televizyonlarının baskı ve yayın maliyetlerini karşılamak için para havuzları kurdurursun. İhale verdiğin, özellikle kaldırımcı-yolcu-köprücü adamlarına.. Artık epey zarar eden önceki adamlarından medya patronluğunu alır, yenilerine devredersin. Biri gelir, harcamaları yapar, zarar eden yayınları ayakta tutar. Bir iki yıl “cezasını” çeker, “askerliğini” yapar, diyetini öder, sonra ihaleci diğer iş adamlarını devreye sokarsın… Sistemin çok iyi çalıştığı kanıtlanmıştır. Bazen devlet bankalarının kasalarını açarsın.
5) Akdoğan’ların Kırmızı Telefon Mekanizması: Başdanışmanın -kırmızı- telefonu, yayıncıların Ankara temsilcilerine ve İstanbul’daki merkezlerine sürekli bağlı haldedir. İkide bir zırrrr çalar, açarlar, yayınlardan şikâyetlerini, neyin nasıl olması gerektiğini söylersin..
6) Köşe Yazarlarını Doğrudan Hedef Alma Mekanizması: Çok okunan muhalif yazarları açık açık hedef alırsın.. Patronlarına, sonra karşıma gelip ağlayıp durma.. Parasını sen vermiyor musun, sen istersen, düdüğünü istediğin gibi çalarlar, dersin.. Bu etkilidir, zaman içinde, söz konusu yazarlar bir bir pılısını pırtısını toplar oralardan..
7) Patronlara Gözdağı Mekanizması: Gazetelerde hiç hoşlanmadığın önemli bir haber çıkarsa, özel ilişkiler içinde bulunduğun patrona telefon edersin veya korkudan seni arayan medya patronunu tepeden tırnağa sıvarsın, o da karşında ağlayıp durur. İşbirlikçi patronları dize getirmenin en etkili mekanizmalardan.
8) Tetikçilerini Kullanma Mekanizması: Bir yandan medyana tetikçi yazarlar yerleştirirsin. Bunlar diğerlerinden ayrı hasletlere sahiptir, yazınca ses getirir haber olurlar. Doğrudan ateş ederler. Maliye geliyor şimdi, hapis yolu gözüktü derler. Onu at, bunu at, gazeteni sat kurtul diye bağırtırsın.. Etkili gibidir ama tetikçin fazla ses çıkardığı için deşifre olur. Geri çekmeyi bilmezsen mekanizma tersine çalışır.
9) Habercilere Küfretme Mekanizması: Bu özellikle yabancı basına haber-yorum yapan, özellikle kadın gazetecilere uygulanır. Doğrudan aşağılamaya gidersin, kadınlığıyla ve dış mihrak lobiciliğiyle… Ama yazdığı yabancı medya seni takmadığı için, sadece kinini kusar rahatlarsın..
10) Patronlar Üzerine Maliyeyi Salma Mekanizması: Yüzlerce memurunu aylar boyunca şirketten çıkartmazsın. Yan gelip yatarlar, onu getir, bunu getir… Bu yöntemi bir polis ordusu eşliğinde uygularsan, bilmem ne şirketini Maliye ve polis bastı haberlerini yaydırırsın. Bir şey çıkmasa bile karanlık bulut yaratırsın.
11) Vergi Cezaları Mekanizması: Yine Maliye memurlarına hesaplarda virgül hatasına bile birkaç milyonluk cezalar kestirirsin. İmla hatalarının toplamı bazen birkaç milyar dolar tutar. Kapana kısılma etkisi yaratırsın. Malını mülkünü sattırırsın. En aşağılık yöntemlerden biridir. Ama karşında bazen dik kafalı gazeteciler yaratırsın.
12) Devletle İşlerini Askıya Alma Mekanizması: İş yapıp da devletle ilişkisi olmayan patron yoktur. Bir imzayı vermeyerek süründürme yöntemidir. Rüşvette de, terbiye etmekte de iyi sonuç verir.
13) İhale Vermeme Mekanizması: İhaleye sokmazsın, sen girmesen iyi olur dersin. Bunu sürekli yaparsan, biat gelir. Etkilidir, medya patronlarını yola getirir, başka işlerde de para kırışmaya yarar.
14) Hoşlanmadığın medya patronlarına gazete ve televizyonunu sat baskı mekanizması: Özellikle halkın itibar ettiği ve senin de tam uşaklaştıramadığın medyayı yıkma, sattırma için kullanırsın. Ayrıntıya yer yok.
15) Her eleştirene dava açma mekanizması: Açıklamaya yer yok, anlarsınız.