16.8 C
Hamburg
Salı, Haziran 4, 2024

PANDEMİ DÖNEMİNDE ANA-BABA ve ÇOCUKLAR

Dünya´yı esir alan bu korkunç Korona salgını  yani PANDEMİ dönemi insanlığı çok zor durumda bıraktığı herkesçe bilinmektedir. Bu bulaşıcı virüsten dolayı yüz binlerce kişi hayatını kaybetmiş, milyonlar işinden-aşından olmuştur. Her kesimin yaşadığı sorunlar farklıdır ve hepsi kendi başına incelenmesi, sorgulanması ve de çözümler üretilmesi gerekmektedir.

Bu dönemde özellikle  AİLELERİN ve ÇOCUKLARIN yaşadıkları sorunlar  üzerinde durmak istiyorum:

-Ailelerin, eğitim düzeyleri ve içinde bulundukları maddi, manevi durumları çok önemli.

-Çalışmak zorunda kalan ailelerin, istedikleri halde çocuklarına yeteri kadar zaman ayıramayanların, bakıcılara bırakmak zorunda kalan ve  çaresizlik içinde kıvrananların olduğu bilinmektedir.

-Ailelerin yaşam koşulları ve ev ortamı uygun olmayanlarının  çocuklarını kapalı dört duvar arasına sıkışmış çaresizlik içinde çözüm arayanlar olduğu da duyumlar arasında.

-Ailelerin çocuklara  zaman ayırmaları; birlikte kitap okuma,oyunlar oynama, spor yapma, müzik ve resim gibi sanatsal yönlerini geliştirme, hatta birlikte ev işleri ve yemekler  yapma, dersleri eğlence haline getirerek zamanı değerlendirmeleri  vb. çok önemlidir.

Bağ-bahçe içinde veya küçük yerleşim yerlerinde oturan ailelerin çocukları bu ortanda kentlerde ve apartman dairelerinde olanlardan daha şanslılar ama dar olanklarla da olsa  balkonda, saksıda bile bitki ve çiçek yetiştirerek çocukların bilgi, becerini geliştirmeleri  ve eğlenceli zaman geçirmeleri sağlayabilir.

Çocuklara,  “Balık yemeyi değil, balık tutmayı öğretmek,” onların geleceklerine güvenle devam etmelerini sağlayacaktır.

Ailelerin çocukların ellerine telefon vererek veya bilgisayarın karşısında saatlerce zaman harcamalarına müsade edilmemesi gerekir, çocukları yetiştirmenin kolayına kaçılmamalıdır. Televizyonlarda ve bilgisayayarda hatta telefonda izledikleri proğramlar, oynadıkları oyunlar çocuklar için  yararlı olup-olmadığı konturol edilmelidir ve sınırlandırılmalıdır.

İnternet sahibi  olmayan ailelerin  olduğu , bu nedenle çocukların uzaktan eğitimi alamadıkları da acı bir gerçek. Bu gibi olanaksızlığa yetkililerin çare bulmaları gerekmektedir.

Birkaç çocuk sahibi olan ailelerin  işleri bir yönüyle kolay; çünkü, kardeşler birlikte öğrenirler, oyunlar oynarlar ama büyüklerin gözetiminde olmaları da eğitsel olarak önemlidir.

Çocukların;

 -Anne ve babalardan  sevgi ve ilgi görmesi çok önemlidir. Eğitim durumu yeterli olmayan ailelerin çocuklarıyla yakından ilgilenmeleri, sevgiyle kucaklamaları, bir tas çorbayı sofra veya masa etrafında birlikte yemeleri, onlarla sohbet etmeleri  çocukların kendilerine olan güveninin en önemli kaynağı olduğu unutulmamalıdır.

-Ailelerin çocuklarla birlikte  ev işleri yapmaları yani görev dağılımı ve sorumluluk verilmesi çocukları mutlu kılar, görev bilincini  geliştirir.

Yukarıda belirttiğim konular gerçekleştirilirken ailelerin çocukları ciddiye alarak konuşmaları, onların duygu ve düşüncelerini gözönünde bulundurulmaları etkili ve başarılı bir şekilde boşlukları dodurulabilir, birlikte geçirilen zaman verimli kılınabilir.

Doğaldır ki okuldan  ve arkadaşlarından uzak kalan çocuklar eksiklik duyacaklardır ama bu eksikliklerin en aza indirmesi de çok önem taşımaktadır. Çocukların,“ Evde çevrimiçi  yapılan dersler okuldaki gibi zevkli olmuyor,“ diye yakındıklarını duyuyoruz ama eğitim ve öğretim için kafa yoranlarla ailelerin aldıkları önlemlerle çocukların uğrayacakları zararın en aza indirme çabaları oluşacak açığı küçültebilir.

Dünyadaki göstergeleri, “Mart ile Mayıs 2020 tarihleri arasında 1,5 milyar çocuk okula devam edemedi.Kasım 2020 de okul kapatmalarından etkilenen çocuk  sayısı 527 milyondu. 117 milyon çocuk için kızamığa ve çocuk felcine karşı  hayat kurtaran aşı kampanyaları yapılamadı, 463 milyon öğrenci telafi amaçlı derslere giremedi.

UNICEF`in karanlık tahminleri şöyle: Önümüzdeki 12 ay içerisinde 2 milyon çocuk, hizmet verilememesi ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını  kaybedebilir. Yetersiz beslenen çocukların oranı %14 arttı, 150 milyondan fazla  çocuk çok boyutlu yoksulluğa sürüklendi,” diye açıklıyor PoliTeknik dergisinde Prof. Dr.Armin Bernhard.

Pandemi döneminin abartılmadan çocuklarla konuşulması çok önemli; geçmişteki salgın hastalıklardan örnekler (kızıl, kızamık gibi,)verilerek  ve önlemler alınarak bu illetten kurtulunacağı anlatılmalıdır. Çocukların korkmaları ve bunalıma girmeleri konuşarak giderilebilir.

Farklı olanaklara sahip olan anababaların tüm bu olumsuzlukları, çocuklararına karşı ilgi ve sevgileriyle aşılabileceklerine inanmaları en doğrusudur diye düşünüyorum.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

PANDEMİ DÖNEMİNDE ANA-BABA ve ÇOCUKLAR

Dünya´yı esir alan bu korkunç Korona salgını  yani PANDEMİ dönemi insanlığı çok zor durumda bıraktığı herkesçe bilinmektedir. Bu bulaşıcı virüsten dolayı yüz binlerce kişi hayatını kaybetmiş, milyonlar işinden-aşından olmuştur. Her kesimin yaşadığı sorunlar farklıdır ve hepsi kendi başına incelenmesi, sorgulanması ve de çözümler üretilmesi gerekmektedir.

Bu dönemde özellikle  AİLELERİN ve ÇOCUKLARIN yaşadıkları sorunlar  üzerinde durmak istiyorum:

-Ailelerin, eğitim düzeyleri ve içinde bulundukları maddi, manevi durumları çok önemli.

-Çalışmak zorunda kalan ailelerin, istedikleri halde çocuklarına yeteri kadar zaman ayıramayanların, bakıcılara bırakmak zorunda kalan ve  çaresizlik içinde kıvrananların olduğu bilinmektedir.

-Ailelerin yaşam koşulları ve ev ortamı uygun olmayanlarının  çocuklarını kapalı dört duvar arasına sıkışmış çaresizlik içinde çözüm arayanlar olduğu da duyumlar arasında.

-Ailelerin çocuklara  zaman ayırmaları; birlikte kitap okuma,oyunlar oynama, spor yapma, müzik ve resim gibi sanatsal yönlerini geliştirme, hatta birlikte ev işleri ve yemekler  yapma, dersleri eğlence haline getirerek zamanı değerlendirmeleri  vb. çok önemlidir.

Bağ-bahçe içinde veya küçük yerleşim yerlerinde oturan ailelerin çocukları bu ortanda kentlerde ve apartman dairelerinde olanlardan daha şanslılar ama dar olanklarla da olsa  balkonda, saksıda bile bitki ve çiçek yetiştirerek çocukların bilgi, becerini geliştirmeleri  ve eğlenceli zaman geçirmeleri sağlayabilir.

Çocuklara,  “Balık yemeyi değil, balık tutmayı öğretmek,” onların geleceklerine güvenle devam etmelerini sağlayacaktır.

Ailelerin çocukların ellerine telefon vererek veya bilgisayarın karşısında saatlerce zaman harcamalarına müsade edilmemesi gerekir, çocukları yetiştirmenin kolayına kaçılmamalıdır. Televizyonlarda ve bilgisayayarda hatta telefonda izledikleri proğramlar, oynadıkları oyunlar çocuklar için  yararlı olup-olmadığı konturol edilmelidir ve sınırlandırılmalıdır.

İnternet sahibi  olmayan ailelerin  olduğu , bu nedenle çocukların uzaktan eğitimi alamadıkları da acı bir gerçek. Bu gibi olanaksızlığa yetkililerin çare bulmaları gerekmektedir.

Birkaç çocuk sahibi olan ailelerin  işleri bir yönüyle kolay; çünkü, kardeşler birlikte öğrenirler, oyunlar oynarlar ama büyüklerin gözetiminde olmaları da eğitsel olarak önemlidir.

Çocukların;

 -Anne ve babalardan  sevgi ve ilgi görmesi çok önemlidir. Eğitim durumu yeterli olmayan ailelerin çocuklarıyla yakından ilgilenmeleri, sevgiyle kucaklamaları, bir tas çorbayı sofra veya masa etrafında birlikte yemeleri, onlarla sohbet etmeleri  çocukların kendilerine olan güveninin en önemli kaynağı olduğu unutulmamalıdır.

-Ailelerin çocuklarla birlikte  ev işleri yapmaları yani görev dağılımı ve sorumluluk verilmesi çocukları mutlu kılar, görev bilincini  geliştirir.

Yukarıda belirttiğim konular gerçekleştirilirken ailelerin çocukları ciddiye alarak konuşmaları, onların duygu ve düşüncelerini gözönünde bulundurulmaları etkili ve başarılı bir şekilde boşlukları dodurulabilir, birlikte geçirilen zaman verimli kılınabilir.

Doğaldır ki okuldan  ve arkadaşlarından uzak kalan çocuklar eksiklik duyacaklardır ama bu eksikliklerin en aza indirmesi de çok önem taşımaktadır. Çocukların,“ Evde çevrimiçi  yapılan dersler okuldaki gibi zevkli olmuyor,“ diye yakındıklarını duyuyoruz ama eğitim ve öğretim için kafa yoranlarla ailelerin aldıkları önlemlerle çocukların uğrayacakları zararın en aza indirme çabaları oluşacak açığı küçültebilir.

Dünyadaki göstergeleri, “Mart ile Mayıs 2020 tarihleri arasında 1,5 milyar çocuk okula devam edemedi.Kasım 2020 de okul kapatmalarından etkilenen çocuk  sayısı 527 milyondu. 117 milyon çocuk için kızamığa ve çocuk felcine karşı  hayat kurtaran aşı kampanyaları yapılamadı, 463 milyon öğrenci telafi amaçlı derslere giremedi.

UNICEF`in karanlık tahminleri şöyle: Önümüzdeki 12 ay içerisinde 2 milyon çocuk, hizmet verilememesi ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını  kaybedebilir. Yetersiz beslenen çocukların oranı %14 arttı, 150 milyondan fazla  çocuk çok boyutlu yoksulluğa sürüklendi,” diye açıklıyor PoliTeknik dergisinde Prof. Dr.Armin Bernhard.

Pandemi döneminin abartılmadan çocuklarla konuşulması çok önemli; geçmişteki salgın hastalıklardan örnekler (kızıl, kızamık gibi,)verilerek  ve önlemler alınarak bu illetten kurtulunacağı anlatılmalıdır. Çocukların korkmaları ve bunalıma girmeleri konuşarak giderilebilir.

Farklı olanaklara sahip olan anababaların tüm bu olumsuzlukları, çocuklararına karşı ilgi ve sevgileriyle aşılabileceklerine inanmaları en doğrusudur diye düşünüyorum.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER