Halen Türkiye`de demokrasi ve hukukun üstünlüğü olduğuna inanananlar varsa, akıllarına şaşarım. AKP Genel Başkanı Erdoğan`ın 2023 vizyonunun ne olduğunu, dünkü TBMM toplantısında gördük.
Birgün önce hasbel kaza muhalefein oyları ile, iktidar partisının yasa önerisi red edilmişti. Vay sizmisiniz iktidarın yasa önerisini red edenler, biz size red etmenin ne olduğunu gösteririz dediler. Gece toplanan Meclis Başkanlık Divanı tarafından oy çokluğu ile alınan karar ile, birgün önce muhalefet tarafından red edilen yasa teklifinin yeniden oynanmasına karar verildi.
Bu neyi gösteriyor, siz yasa teklifini hasbel kaza red etseniz veya seçimi kazansanız dahi, biz seçimi kendi menfatimiz yönünde iptal eder veya yenileriz. 2023 veya daha önce yapılacak seçim sonucunu tanımıyacaklarını, dünkü Meclis oylamasında gösterdiler.
Askeri okullara giriş şartlarından „irtica“ terimini, ders kitaplarından Atatürk ve İnkilapları`nı çıkartanların, 2023 seçimini muhalefet kazansa, seçim sonucunu kabul edeceklerini sanmak biraz zavallılık olur.
Türkiye`de demokrasi, hukuk ve adalet kavramları bitmiştir. Korkum o ki, ilk yapılacak seçim öncesinde Cumhurbaşkanı kararnamesi ile TBMM, AYM, TBB, TTO, muhalif partilar ve birçok sendika veya STK kapatılacaktır. Hiç kimse hayır, bu kadarınıda yapamazlar demesin, isterlerse yaparlar.
Madem durum ve gelecek bu kadar karanlık, o zaman ne yapmak gerekiyor?
Yapılması gerekenler şunlar:
Bir, Türkiye Cumhuriyeti`nin kuruluş ilkelerini benimsiyen, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü kabul eden bütün partilar “ DEMOKRASİ CEPHESİ“ altında birleşmeliler.
İki, TBMM`de grubu bulunan partilar TBMM çalışmalarını askıya alarak, hiçbir komisyon veya Meclis toplantılarına katılmamalılar.
Üç, Demokrasi Cephesi`ne demokrasi, hukuk, adalet veya insan haklarından yana olan herkesin destek vermesi zorunluluktur.
Dört, Demokrasi Cephesi il il, ilçe ilçe, belde belde, sokak sokak, meydan meydan veya ev ev dolaşarak, demokrasinin ve hukukun ne kadar önemli olduğunu anlatmalılar.
Beş, Demokrasi Cephesi`nin birlikte Türkiye`nin içinde bulunduğu ekonomik çıkmaza, işsizliğe ve hukuksuzluğa hangi çözüm önerileri olduğunu anlatarak, halkın çoğunluğunu arkalarına almamlılar.
Eğer muhalefet yukarıda saydıklarımı yapmaz, Salı ve Çarşamba günleri grup toplantılarında Erdoğan ve Bahçeli`ye laf yetiştirmeye devam ederlerse, kusura bakmasınlar, ilk yapılacak seçim kendileri ve Türkiye demokrtları için son seçim olacaktır.
2017 referandumunda trenin hareket ettiğini ve „Atı Alanın Üsküdarı Geçti“ sözünü anlıyamıyan muhalefet, 2018 seçimlerinde treni durdurması gerekirken, treni kaçırdığının halen farkında değilse, diyecek birşey yoktur.
Tek çözüm var, oda Demokrasi Cephesi`ni kurup, iktidar ve Erdoğan`a karşı geniş kapsamlı güçbirliği oluşturmaktır. Eğer muhalefet bunu yapamazsa, ilk seçim hem hendilerinin ve hemde Türk Milleti`nin son seçimi olacaktır. Nokta!
