13.7 C
Hamburg
Pazartesi, Mayıs 20, 2024

ÖĞRENCİLER TERÖRİST DEĞİL

Evet, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Boğaziçi öğrencilerini terörist olarak nitelendirmiş. Eğer bir ülkenin Cumhurbaşkanı, yönettiği ülkenin en güzide üniversitesinin öğrencilerini terörist olarak nitelendiriyorsa, o ülkede tuz kokmuş demektir.

Boğaziçi veya Orta Doğu gibi üniversitelere girme hakkı kazanan öğrenciler, bu ülkenin en zeki ve üniversite sınavlarında en yüksek puan alan gençlerdir. Tabi ki, o öğrencileri anlamak için enaz o öğrencilerin gittikleri üniversitelerden mezun olmak gerekir.

Ne istiyor Boğaziçi öğrencileri?

Üniversitemizin rektörünün, ünüversite bileşenleri seçsin.

Üniversitemizde polis istemiyoruz.

Daha ne istiyorlar, biz anayasal haklarımızı kullanıyoruz. Hiç kimse Anayasa`nın üstünde değildir ve olamaz.

Anayasa’nın 34. maddesinde, “Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”

Madem ki, Türkiye Cumhuriyeti halen geçerli olan Anayasa ile yönetiliyor, o zaman hiç kimse Anayasa`nın üstünde değildir. Buna Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar, Millet Vekilleri, valiler, kaymakamlar veya yüksek bürokratlarda dahildir.

Boğaziçi öğrencilerinin protestosunu yasaklayan Beşiktaş kaymakamı anayasal suç işlemiştir. Her ne kadar kaymakam yasaklama kararı almış olsada, polis şefi o kararı uygulamamalıydı. Kanunsuz yasak kararını uygulayan polisler, içerisinde Millet Vekili, öğretim üyeleri ve öğrencilerin bulunduğu kalabalığa müdahale edilmiş, başta Millet Vekilleri olmak üzere, öğretim üyeleri ve öğrenciler darp edilmiştir. İki öğrenciyi zorla göz altına alan polis protesto edilmiş ve öğrencilerini serbest bırakılması istenmiştir.

Türkiye başta ekonomi olmak üzere çok ağır sorunlar yaşarken, iktidar sürekli pembe tablolar çiziyor ve yeni teröristler yaratıyor.

AKP ve MHP genel başkanlarına göre Türkiye`de işsizlik yok, enflasyon yok, yurda yerleşmeyen öğrenci yok, Boğaziçi Üniversitesi’nde sorun yok, kiralar yüksek değil, gıda fiyatları gayet makul, fakat bu ülkenin yarıdan fazlası terörist.

Son günlerde öyle abuk sabuk olaylara veya konuşmalara şahit oluyoruz ki, Fikrat Bila`nın dediği gibi „Bu kadarda olmaz“ diyesi geliyor.

AKP genel başkanı, CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Anayasa`nın ilk dört maddesinin  değişe bileceğini söylüyor. Hayır, Sayın Erdoğan, bunu „Bay Kemal“ demiyor, bunu sizin çok saygı duyduğunuz ve abiniz olan gerici İsmail Kahraman demiştir. Bu beyni sulanmış olan „Zat“, “Dindar bir anayasa olmalı, ilk 4 madde ise değişebilir” demişti.

Gerçekten son günlerde ülkenin direksiyon kontrolünü elinden kaçıran Erdoğan ve Bahçeli çok zor durumda olmalılar ki, danışmanlarının yazdıkları konuşma metinlerini dahi okuyamıyacak durumdalar. Üzgününüm, bu insanlar Türkiye Cumhuriyeti`ni yönetiyorlar.

Sarayın üç beş maaş alan danışmanları nasıl olurda, İsmail Kahraman gibi bir yobazın konuşmasını Kemal Kılıçdaroğlu konuşmuş gibi yazabilirler. Sayın Erdoğan`nın, o çok bilgili danışmanları söz konusu konuşma metnini bilinçli olarak yazmışlar ise çok vahim. Eğer Sayın Erdoğan, söz konusu konuşma metinin gözden geçirmeden okumuş ise, bu daha da vahim bir durum.

Özgürlükleri kısıtlayarak, başarı elde etmeyi düşünen hükümetler yok olmaya mahkumdur. Dün Deniz Geçmiş ve arkadaşlarını anayasal düzeni yıkmakla suçlamışlar ve idam etmişlerdir. Bugün Deniz Gezmiş ve arkadaşları ülke insanlarının her kesim tarafından saygı ile anılırken, o gençleri terörist olarak suçlayıp asanlar, nefret ile anılmaktalar.

Bu ülkenin her konuşanı iktidar tarafından terörist olarak suçlanıyorsa, burada bir sorun var demektir.

Boğaziçi öğrencilerinden terörist değil, bilim adamı çıkar.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

ÖĞRENCİLER TERÖRİST DEĞİL

Evet, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Boğaziçi öğrencilerini terörist olarak nitelendirmiş. Eğer bir ülkenin Cumhurbaşkanı, yönettiği ülkenin en güzide üniversitesinin öğrencilerini terörist olarak nitelendiriyorsa, o ülkede tuz kokmuş demektir.

Boğaziçi veya Orta Doğu gibi üniversitelere girme hakkı kazanan öğrenciler, bu ülkenin en zeki ve üniversite sınavlarında en yüksek puan alan gençlerdir. Tabi ki, o öğrencileri anlamak için enaz o öğrencilerin gittikleri üniversitelerden mezun olmak gerekir.

Ne istiyor Boğaziçi öğrencileri?

Üniversitemizin rektörünün, ünüversite bileşenleri seçsin.

Üniversitemizde polis istemiyoruz.

Daha ne istiyorlar, biz anayasal haklarımızı kullanıyoruz. Hiç kimse Anayasa`nın üstünde değildir ve olamaz.

Anayasa’nın 34. maddesinde, “Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”

Madem ki, Türkiye Cumhuriyeti halen geçerli olan Anayasa ile yönetiliyor, o zaman hiç kimse Anayasa`nın üstünde değildir. Buna Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar, Millet Vekilleri, valiler, kaymakamlar veya yüksek bürokratlarda dahildir.

Boğaziçi öğrencilerinin protestosunu yasaklayan Beşiktaş kaymakamı anayasal suç işlemiştir. Her ne kadar kaymakam yasaklama kararı almış olsada, polis şefi o kararı uygulamamalıydı. Kanunsuz yasak kararını uygulayan polisler, içerisinde Millet Vekili, öğretim üyeleri ve öğrencilerin bulunduğu kalabalığa müdahale edilmiş, başta Millet Vekilleri olmak üzere, öğretim üyeleri ve öğrenciler darp edilmiştir. İki öğrenciyi zorla göz altına alan polis protesto edilmiş ve öğrencilerini serbest bırakılması istenmiştir.

Türkiye başta ekonomi olmak üzere çok ağır sorunlar yaşarken, iktidar sürekli pembe tablolar çiziyor ve yeni teröristler yaratıyor.

AKP ve MHP genel başkanlarına göre Türkiye`de işsizlik yok, enflasyon yok, yurda yerleşmeyen öğrenci yok, Boğaziçi Üniversitesi’nde sorun yok, kiralar yüksek değil, gıda fiyatları gayet makul, fakat bu ülkenin yarıdan fazlası terörist.

Son günlerde öyle abuk sabuk olaylara veya konuşmalara şahit oluyoruz ki, Fikrat Bila`nın dediği gibi „Bu kadarda olmaz“ diyesi geliyor.

AKP genel başkanı, CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Anayasa`nın ilk dört maddesinin  değişe bileceğini söylüyor. Hayır, Sayın Erdoğan, bunu „Bay Kemal“ demiyor, bunu sizin çok saygı duyduğunuz ve abiniz olan gerici İsmail Kahraman demiştir. Bu beyni sulanmış olan „Zat“, “Dindar bir anayasa olmalı, ilk 4 madde ise değişebilir” demişti.

Gerçekten son günlerde ülkenin direksiyon kontrolünü elinden kaçıran Erdoğan ve Bahçeli çok zor durumda olmalılar ki, danışmanlarının yazdıkları konuşma metinlerini dahi okuyamıyacak durumdalar. Üzgününüm, bu insanlar Türkiye Cumhuriyeti`ni yönetiyorlar.

Sarayın üç beş maaş alan danışmanları nasıl olurda, İsmail Kahraman gibi bir yobazın konuşmasını Kemal Kılıçdaroğlu konuşmuş gibi yazabilirler. Sayın Erdoğan`nın, o çok bilgili danışmanları söz konusu konuşma metnini bilinçli olarak yazmışlar ise çok vahim. Eğer Sayın Erdoğan, söz konusu konuşma metinin gözden geçirmeden okumuş ise, bu daha da vahim bir durum.

Özgürlükleri kısıtlayarak, başarı elde etmeyi düşünen hükümetler yok olmaya mahkumdur. Dün Deniz Geçmiş ve arkadaşlarını anayasal düzeni yıkmakla suçlamışlar ve idam etmişlerdir. Bugün Deniz Gezmiş ve arkadaşları ülke insanlarının her kesim tarafından saygı ile anılırken, o gençleri terörist olarak suçlayıp asanlar, nefret ile anılmaktalar.

Bu ülkenin her konuşanı iktidar tarafından terörist olarak suçlanıyorsa, burada bir sorun var demektir.

Boğaziçi öğrencilerinden terörist değil, bilim adamı çıkar.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER