Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın zekalı oğlu Bilal Erdoğan birçok alanda faliyet gösteriyor. Bunlarda biriside „Okculuk Vakfı“. Ne öğretir Okculuk Vakfı Türk gençliğine? Ok atmayı öğretiyorlarmış, sanırım uzaya ok atarak gideceğiz.
Hangi mantığa sahip olmak gerekir ki, ülkemizin gençliğini okculuk ile geleceğe hazırlıyorlar. Tabi ki, dedeleride ok atarak Viyana kapılarına kadar gitmişlerdi. Sonunda Avrupa`nın geliştirdiği silahların karşısında dayanamıyarak, arkalarına bakmadan İstanbul`a kaçtılar. Kaçmakla yetinmediler, ne yazzık ki, okcular İstanbul`un anahtarınıda kendilerini kovalıyan İngiliz Kraliyeti`ne verdiler.
Mezopotamya ve Arap Yarımadası insanlarının kaderini hep dinciler belirledikleri için, bu bölgelerde yaşayan milletler hep kendileri ile savaşmışlardır. İslam ve Ehli Beyit düşmanı Muaviye tarafından oluşturulan Hilafiyeti Allah`ın emri olarak kabul edenlerden, savaşın dışında başka ne bekliyoruz.
Türk Milleti, yani Anadolu insanlarının çok zeki olduğunu Büyük Atatürk şöyle tanımlamıştır:
Türk Milleti zekidir, Türk Milleti çalışkandır.
Bu zeki ve çalışkan insanların beyinlerini çalan ve o beyinlere gericiliği pompalıyanlar, kendilerini Allah`ın temsilcisi ve müritlerini ise kulları olarak görmüşlerdir. Okuma yazma bilmeyen ve hatta okudukları Kur`an`ı dahi anlıyamıyanların cennet vatlerine inanan zavallılar, onların kölesi olmuşlardır. Müritlerine bilimi, ilimi ve çağdaşlığı haram olarak anlatanlar, kendileri o haram dedikleri bilimin ürettiği cihazların en yenilerini kullanıyorlar.
Konuştukları zaman seni dinsizlik ile suçlarlar, fakat kendileri tüyü bitmemiş yetimlerin haklarını afiyetle yerler.
Bir vatandaş olarak soruyorum:
Bir, Okcular Vakfı Başkanı bu güne kadar hangi şirketde veya kurumda çalışmıştır? Eğer çalışmış ise, ne kadar maaş almıştır?
İki, Okcular Vakfı Başkanı`nın babası Belediye Başkanı iken, ne kadar maaş almıştır?
Üç, çocuklarını Amerika`da kendi parası ile okuttu ise, ayda kaç dolar Amerika`ya havale etmiştir?
Dört, bazıları Cumhurbaşkanı`nın damatları olmasaydı, Bakan olabilirmiydi?
Beş, Erdoğan Bayraktar Cumhurbaşkanı`nın düğürü olmasaydı, devletden milyarlarca destek alabilirmiydi?
Altı, Okcular Vakfı Başkanı devlet içerisinde hangi vasfa sahip ki, gittiği her yerde devlet adamı gibi karşılanıyor?
Yedi, Cumhurbaşkanı`nın evlatlarının vakıflarına milyarlarca para hangi kurum veya kuruluşlardan akıyor?
Sekiz, söz konusu vakıfların görevleri yalnız okculuk öğretmek mi, yoksa başka amaçları varmı?
TURGEV devlet binalarını neden kira ödemeden almıştır veya mülkiyet sahibi olmuştur?
Avusturya Başbaskanı partisının reklamlarını vergi paraları ile ödedi diye istifa ediyorsa, bizim Cumhurbaşkanı`nın yedi sülalesi milyarlarca servete sahip olmuşlar ise, bu halk halen anlı secdeye değdiği için oy verecek mi?
Bu soruları herkes herkese sormalı ki, müslümanlık adı altında hangi yolsuzlukların yapıldığını bu millet anlasın.
Okcular Vakfı Başkanı Çorum`da Okcular Vakfı Şubesini açarken şöyle konuşmuş:
Benim uzmanlık alanım, doktora alanım Avrupa. Avrupa diye bir şey kalmayacak. Kutsanan o daha yakın olan Avrupa ideali kayboldu. Şu anda Avrupa’da seçimler yapılıyor, hükümet kurulamıyor. Ülkeler birbirleri ile kavga içinde. Avrupa’da lider denilecek bir tane adam yok. Bunlar inançsız toplumların yaşamaya mahkum olduğu meseleler, sıkıntılar. Ne olur, hem inanmış hem gelişmiş bir toplum olunabileceğini görüyorsak, neden bundan uzak duralım”.
Babasının uzmanlık alanı Ekonomi, oğlunun uzmanlık alanı Avrupa. Avrupa`nın inançsız olduğu için sorun yaşadığını söylemiş. O zaman adama sormazlarmı, müslüman ülkelerden müslümanlar neden o inançsız ülkelere kaçıyorlar?
Babası ekonomi uzmanıyken, Türkiye`yi parsel parsel satarken, Avrupa uzmanı oğluda Avrupa`yı çökertiyor. İnanalım mı?
