İnsanlar neden yalan söyler?
Eğer verdiği sözleri yerine getiremiyor, başaramadıklarını başaramamış gibi göstermek istiyorsa veya devlet yönetiminde başarılı değillerse yalan söylerler.
Bugün ülkeleri yöneten popülist yöneticiler halklarını yalanla kandırıyor, yalanlarını din ve milliyetçilik ile süslüyorlar. Hitler`in propoganda bakanı Goebels`in önemli bir sözü var:
Bir yalanı ne kadar tekrar edersen, toplumu daha kolay ikna edersiniz.
Bugün Türkiye`yi yönetenlerin geneli yalan söylüyor. Eğer yalan söylemiyorlar diyorsanız, o zaman Berat Albayrak neden istifa etmek zorunda kaldı, bu soruyu kendinize soruyormusunuz? Veya Merkez Bankası Başkanı Uysal neden görevden alındı? Görevden alındı, çünkü efendilerini yalan ile kandırmışlar.
Enfilasyonu ve işsizliği düşük göstermek, halkın ekonomik durumlarının iyi olduğunu kamuoyuna yandaş televizyonlarla pompalamak, gerçekleri gizlemeye yetmiyor. Sonunda ekonomi dibe vurdu ve yalanlarınız devleti iflasın eşiğine getirdi.
Ekonomi hakkında yalan söylersiniz, anlaşılır.
İşsizlik konusunda yanlış bilgi verirsiniz, kabul edilebilir.
Tarım ve hayvancılıkda dünya lideriyiz dersiniz, halkı inandırabilirsiniz.
Camlardan danışmanlarınız tarafından yazılan metinleri camdan okur, toplumu iyi hatip olduğunuza inandırırsınız.
Fakat, sağlıkda yalan söylerseniz, işte o zaman Millet`e ihanet etmiş olursunuz.
AKP Genel Başkanı, Sağlık Bakanı ve Bilim Kurulu üyeleri aylarca bu Millet`e yalan söylediler.
Gerçekleri açıklayan ve acilen çözüm alınmalı diyen Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi Belediye Başkanları „Hain“ ilan edildiler. Sonunda, Sağlık Bakanı bir gecede hasta sayısını beş katına çıkarmak zorunda kaldı.
Burada en büyük sorumluluk Bilim Kurulu üyelerinde. Eğer aldıkları kararları hükümet yaşama geçirmiyorsa, o zaman sizin o kurulda kalmanızı gerektiren aldığınız katmerli ücretlermi? Bilim insanları yalan söyleyemez ve söylememeli. Eğer aldıkları kararlar ve önerileri hayata geçirilmiyorsa, o zaman istifa edin ve halka doğruları anlatın.
Neden korkluyorsunuz?
Hanı Nazım Hikmet diyorya,
Ve insanlar,
ah, benim insanlarım,
yalanla besliyorlar sizi, halbuki açsınız, etle, ekmekle beslenmeğe muhtaçsınız.
Ve beyaz bir sofrada bir kere bile yemek yemeden doyasıya
………..
Yalançının mumu yatsıya kadar yanar. Sonunda, lüks saraylarda oturanların, camdan ateşli konuşmalar ile insanları inandıranların boş bir çuval oldukları gerçeği ile karşı karşıya kaldik.
