11.1 C
Hamburg
Çarşamba, Haziran 12, 2024

AYM Başkanından çoklu baro yasasına şerh

AYM, çoklu baro düzenlemesinin iptalini reddetme gerekçesini açıkladı. Gerekçeli kararda AYM Başkanı Arslan ve “Işıklar yanıyor” polemiğiyle gündeme gelen AYM üyesi Yıldırım’ın karşı oy kullanma gerekçeleri de yer aldı.

elbeXpress / Haber Merkezi

Kamuoyunda “çoklu baro yasası” olarak bilinen yasal düzenlemenin iptali için CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun reddedilmesine ilişkin gerekçeli karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre ret kararının oy çokluğuyla alındı ve Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan’ın 5 binin üzerinde avukatın olduğu illerde ikinci baro kurulmasını düzenleyen maddeye muhalefet şerhi koyarak karşı oy kullandı. Başkan Arslan’ın yanı sıra AYM üyeleri Hasan Tahsin Gökcan, Engin Yıldırım, Emin Kunduz ile Yusuf Şevki Hakyemez de yasal düzenlemeyle ilgili karşı oy kullandı.

“Yasa koyucu titiz davranmalı”

Arslan karşı oy gerekçesinde 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğine atıfta bulunarak Anayasa’nın 123’üncü maddesi uyarınca “kamu tüzel kişiliklerinin ancak kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulabileceğini” kaydetti. Arslan, söz konusu değişiklikle “artık kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kamu tüzel kişiliği kurulması imkanının kaldırıldığını” belirterek “Bunun yerine yeni hükümet sisteminin mantığına uygun olarak kamu tüzel kişiliğinin kanunla veya kanunun herhangi bir yetki vermesine gerek olmaksızın doğrudan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulacağı öngörülmüştür” ifadelerini kullandı.

Gerekçesinde “kamu gücünü kullanan ve yargı sürecinin en önemli bir unsuru olan avukatların meslek kuruluşları olan baroların kurulması konusunda kanun koyucunun çok daha titiz davranması gerektiğini” vurgulayan Arslan, “Nasıl ki yasama organı her bir üniversitenin kuruluşunu titizlikle inceleyip kanunla kurulmasını sağlıyorsa, baroların kuruluşu bakımından da bunu yapması elzemdir. Kaldı ki bu bir tercih meselesi değil, son Anayasa değişikliği karşısında bir zorunluluktur” dedi.

“Kararnameyle tüzel kişilik kurulabilir”

“Işıklar yanıyor” paylaşımıyla gündeme gelen AYM üyesi Engin Yıldırım da muhalefet şerhinde, 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanlığı makamına yetki verildiğine dikkat çekerek gerekçesini “Anayasa değişikliği öncesinde bir kamu tüzel kişiliğinin ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulması mümkündü. Yeni sistemde ise Anayasa’nın 123’üncü maddesine göre ancak kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kamu tüzel kişiliği kurulabilir. İptal talep edilen kurallar kanun özelliği taşımakla birlikte doğrudan baro kurmamaktadır. Bu kurallar, baroların nasıl kurulabileceğine, nasıl kamu tüzel kişiliği kazanacaklarına veya kaybedeceklerine dair yöntemle ilgilidir. Bir kamu tüzelkişisi olan baro kurulması için iki bin avukata veya Türkiye Barolar Birliği de dahil olmak üzere başka bir organa yetki verilmesi mümkün değildir” şeklinde açıkladı.

“Anayasa’nın ruhuna ve amacına aykırı”

“Çoklu baro” düzenlemesine karşı oy kullanan AYM üyelerinden Celal Mümtaz Akıncı da “meslek kuruluşlarının oluşturulmasında esas ögenin meslek olduğuna” işaret etti. Akıncı, “İdeolojik, siyasi vb. düşüncelerle bu kurumların teşkilatlandırılması, çoklu baro kurulmasına imkan verilerek bu tür oluşumlara zemin hazırlaması Anayasa’nın ruhuna ve amacına uygun düşmemektedir” değerlendirmesini yaptı. Akıncı, “aynı ildeki farklı barolar arasındaki rekabet, üyeleri arasındaki ideolojik, etnik, siyasi dayanışma, daha fazla üye sahibi olma, mevcut üye sayısını koruma gibi kaygılarla disiplin hükümlerinin uygulanamamasına ya da farklı uygulanmasına yol açabileceğini” de vurguladı.

Baroların kamu makamları nezdinde mesleği temsil ettiğine dikkat çeken Akıncı, “Aynı bölgede birden fazla kurumun bulunması ve her bir kurumun farklı farklı ve birbiriyle çelişebilecek taleplerinin olması ihtimali mesleğe dair ihtiyaçlarla ilgili kamu makamlarıyla yapılacak çalışmalarda sorunlara yol açabilecektir” ifadelerine yer verdi. Kamu tüzel kişiliklerinin yönetmelik çıkarma gibi düzenleme yetkileri olduğunu hatırlatan Akıncı, ayrıca birbiriyle çelişen düzenleyici işlemler yapılabileceğini, bunun da meslek standartlarının oluşmasında sorunlar çıkarabileceğini de belirtti.

Avukat sayısı beş bini geçen illerde, en az iki bin imza toplanması halinde  yeni bir baronun kurulmasına imkan sağlayan “çoklu baro” düzenlemesi 11 Temmuz’da AKP ve MHP’nin oylarıyla TBMM’de kabul edilmişti.

Bu haber Deutsche Welle Türkçe sitesinden kooperasyonumuz çerçevesinde orjinal olarak kopyalanmıştır. Bütün haklar Deutsche Welle Türkçe sitesine aittir. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

AYM Başkanından çoklu baro yasasına şerh

AYM, çoklu baro düzenlemesinin iptalini reddetme gerekçesini açıkladı. Gerekçeli kararda AYM Başkanı Arslan ve “Işıklar yanıyor” polemiğiyle gündeme gelen AYM üyesi Yıldırım’ın karşı oy kullanma gerekçeleri de yer aldı.

elbeXpress / Haber Merkezi

Kamuoyunda “çoklu baro yasası” olarak bilinen yasal düzenlemenin iptali için CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun reddedilmesine ilişkin gerekçeli karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre ret kararının oy çokluğuyla alındı ve Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan’ın 5 binin üzerinde avukatın olduğu illerde ikinci baro kurulmasını düzenleyen maddeye muhalefet şerhi koyarak karşı oy kullandı. Başkan Arslan’ın yanı sıra AYM üyeleri Hasan Tahsin Gökcan, Engin Yıldırım, Emin Kunduz ile Yusuf Şevki Hakyemez de yasal düzenlemeyle ilgili karşı oy kullandı.

“Yasa koyucu titiz davranmalı”

Arslan karşı oy gerekçesinde 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğine atıfta bulunarak Anayasa’nın 123’üncü maddesi uyarınca “kamu tüzel kişiliklerinin ancak kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulabileceğini” kaydetti. Arslan, söz konusu değişiklikle “artık kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kamu tüzel kişiliği kurulması imkanının kaldırıldığını” belirterek “Bunun yerine yeni hükümet sisteminin mantığına uygun olarak kamu tüzel kişiliğinin kanunla veya kanunun herhangi bir yetki vermesine gerek olmaksızın doğrudan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulacağı öngörülmüştür” ifadelerini kullandı.

Gerekçesinde “kamu gücünü kullanan ve yargı sürecinin en önemli bir unsuru olan avukatların meslek kuruluşları olan baroların kurulması konusunda kanun koyucunun çok daha titiz davranması gerektiğini” vurgulayan Arslan, “Nasıl ki yasama organı her bir üniversitenin kuruluşunu titizlikle inceleyip kanunla kurulmasını sağlıyorsa, baroların kuruluşu bakımından da bunu yapması elzemdir. Kaldı ki bu bir tercih meselesi değil, son Anayasa değişikliği karşısında bir zorunluluktur” dedi.

“Kararnameyle tüzel kişilik kurulabilir”

“Işıklar yanıyor” paylaşımıyla gündeme gelen AYM üyesi Engin Yıldırım da muhalefet şerhinde, 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanlığı makamına yetki verildiğine dikkat çekerek gerekçesini “Anayasa değişikliği öncesinde bir kamu tüzel kişiliğinin ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulması mümkündü. Yeni sistemde ise Anayasa’nın 123’üncü maddesine göre ancak kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kamu tüzel kişiliği kurulabilir. İptal talep edilen kurallar kanun özelliği taşımakla birlikte doğrudan baro kurmamaktadır. Bu kurallar, baroların nasıl kurulabileceğine, nasıl kamu tüzel kişiliği kazanacaklarına veya kaybedeceklerine dair yöntemle ilgilidir. Bir kamu tüzelkişisi olan baro kurulması için iki bin avukata veya Türkiye Barolar Birliği de dahil olmak üzere başka bir organa yetki verilmesi mümkün değildir” şeklinde açıkladı.

“Anayasa’nın ruhuna ve amacına aykırı”

“Çoklu baro” düzenlemesine karşı oy kullanan AYM üyelerinden Celal Mümtaz Akıncı da “meslek kuruluşlarının oluşturulmasında esas ögenin meslek olduğuna” işaret etti. Akıncı, “İdeolojik, siyasi vb. düşüncelerle bu kurumların teşkilatlandırılması, çoklu baro kurulmasına imkan verilerek bu tür oluşumlara zemin hazırlaması Anayasa’nın ruhuna ve amacına uygun düşmemektedir” değerlendirmesini yaptı. Akıncı, “aynı ildeki farklı barolar arasındaki rekabet, üyeleri arasındaki ideolojik, etnik, siyasi dayanışma, daha fazla üye sahibi olma, mevcut üye sayısını koruma gibi kaygılarla disiplin hükümlerinin uygulanamamasına ya da farklı uygulanmasına yol açabileceğini” de vurguladı.

Baroların kamu makamları nezdinde mesleği temsil ettiğine dikkat çeken Akıncı, “Aynı bölgede birden fazla kurumun bulunması ve her bir kurumun farklı farklı ve birbiriyle çelişebilecek taleplerinin olması ihtimali mesleğe dair ihtiyaçlarla ilgili kamu makamlarıyla yapılacak çalışmalarda sorunlara yol açabilecektir” ifadelerine yer verdi. Kamu tüzel kişiliklerinin yönetmelik çıkarma gibi düzenleme yetkileri olduğunu hatırlatan Akıncı, ayrıca birbiriyle çelişen düzenleyici işlemler yapılabileceğini, bunun da meslek standartlarının oluşmasında sorunlar çıkarabileceğini de belirtti.

Avukat sayısı beş bini geçen illerde, en az iki bin imza toplanması halinde  yeni bir baronun kurulmasına imkan sağlayan “çoklu baro” düzenlemesi 11 Temmuz’da AKP ve MHP’nin oylarıyla TBMM’de kabul edilmişti.

Bu haber Deutsche Welle Türkçe sitesinden kooperasyonumuz çerçevesinde orjinal olarak kopyalanmıştır. Bütün haklar Deutsche Welle Türkçe sitesine aittir. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER