7.2 C
Hamburg
Cumartesi, Nisan 20, 2024

Güngör Yılmaz’dan çok özel açıklamalar: “Birbirimize karşı önyargılarımızı belki tümden yok edemeyiz ama en aza indirmek için her birey sorumluluk üstlenmeli”

Hamburg’da yaptığı sosyo-kültürel çalışmalar ile adından çıkça söz ettiren SPD Eyalet Milletvekili Güngör Yılmaz, Elbe Express’e çok özel açıklamalar yaptı. İşte Güngör Yılmaz’ın o açıklamaları…

ELBE EXPRESS/ÖZEL RÖPORTAJ

Bu ayki röportaj konuğumuz olan Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Güngör Yılmaz (SPD) sorularımızı yanıtladı

Sayın Yılmaz son yılda parlamenter çalışmalarınızda her hangi bir değişiklik oldu mu?

Milletvekili olarak görev aldığım komisyonlarda değişiklik oldu. Dilekçe Komisyonundan ayrıldım ve kısa bir süreden beri ‘Aile, Çocuk ve Gençler Komisyonu’na (Ausschuss für Familie, Kinder und Jugend) ve ‘Sosyal işler, Çalışma ve Uyum Komisyonu’na  (Ausschuss für Soziales, Arbeit und Integration) girdim. Bunlar bizim toplumumuzda önemli alanlar. Spor komisyonunda üyeliğim devam ediyor. Tabii bunlar her milletvekilinin içinde bulunduğu parlamenter çalışmalar. Dışarıdan pek görünmez. Buralarda Hamburgluları ilgilendiren, yaşamını etkileyen konular konuşuluyor, sonra da mecliste karara bağlanıyor.

Siz her meclis oturumundan sonra basına bilgiler yolluyorsunuz. Bu düşünceniz nereden kaynaklandı?

Evet, milletvekili olarak seçildiğimden beri böyle bir çalışma yapıyorum. Seçmenlerin sayesinde girdiğim parlamento içinden oradaki çalışmalar hakkında geri dönüşüm yapmayı, insanları bilgilendirmeyi güzel bir düşünce olarak görüyorum. Başından beri kısa notlar halinde ana konularla ilgili bilgileri hem basına hem de bende olan mail adreslerine çıkarıyorum, facebookta paylaşıyorum. Bu bilgilere yer veren Türk basınına da buradan teşekkürlerimi iletiyorum. 

Çocuk tiyatrosu, şehir turları, belediye sarayı ziyaretleri, iki dilli tiyatrolar, koro calismasi, kadın çalışması, Almanca dil geliştirme programlari…

Türkiye kökenli vekiller arasında en tabana yakın ve faal isim olarak dikkat çekiyorsunuz. 2018 içindeki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Evet, bunlar benim halkla ilişkiler programım diyebilirim. Hem insanları bilgilendirmek, eksikleri kapatmak, hem de bir araya gelip elle tutulan, gözle görülen, kısacası ulaşılabilen bir milletvekili olmak benim anlayışıma uyuyor ve karakterimle bağdaşıyor. Bu ortamlar bana her gün insanlarımızla diyalog içinde olmamı sağlıyor. Tabii bu konuları rastgele seçmedim. Toplumsal yaşama  ve gelişmeye katkı sağlayacağını düşündüğüm alanlardan seçiyorum. Mesela:

Çocuk tiyatroları

Çocukların ufkunu genişletmek , sanata ilgilerini uyandırmak ve dijital ortamlara alternatifler sunmak için Çocuk Tiyatroları güzel bir olanak. Hamburg çocuk tiyatroları açısından an cok zengin. Çocuklarımızın bunlardan faydalanmaları gerekir. Ancak ailelerin büyük bir çoğunluğunun tiyatro alışkanlığı yok veyahut tiyatro fiyatları onlara pahalı geliyor. Onun için  düşük fiyatlı imkanlar yaratıp sunuyorum. Bu programlar çok tutuluyor. İlginin de giderek arttığını görüyorum ve buna seviniyorum. Çok kısa bir süre önce Rapunzel masalı vardı  programda, yakında “Pippi Uzuncorap” oyunu var. Çocuklarla birlikte büyükler de çok zevk alıyor . Bazen çocuksuz yetişkinler bile geliyor.

Bu tip faaliyetlerle hedefim çok zengin bir sanat, tiyatro ve edebiyat kültürü ve mekanlarına sahip güzel şehir Hamburg’u bu yönüyle tanıtmak, insanların sosyal ve kültürel paylaşımına katkıda bulunmak.

 

Rehberli Hamburg Gezi Turları

Bu sene başlatmış olduğum Rehberli Hamburg gezi turları beklediğimin üstünde ilgiyle karşılaştı . Hamburg’un ilk yerleşim alanlarından  yeni gelişen mahallelerine kadar, tarihi binalari, kiliseleri, müzeleri, Belediye Sarayı v.b. gezilecek o kadar çok yer var. İnsanların yaşadığı şehiri bilmesi, tanıması önemli.  Şuna inanıyorum insanlar bildiği, tanıdığı kenti daha çok sever ve bağlanırlar. Yaptığım faaliyetlerin bir amacı da bu. Alster’den Elbe’ye şehrimizi tanıyalım“ başlığı altındaki şehir turlarımıza devam edeceğim. Gönüllü rehberimiz Gerd Schmidt-Mildner, bize kentimizi hiç tanımadığımız yönüyle anlatıyor, sevdiriyor. Gönüllü çalışma yapan insanlara çok saygım var, kendilerine çok sempati duyuyorum.

Hoşgörülü Kadınlar Buluşması genellikle kahvaltı buluşması olarak ayda bir kez biraraya geliyor. Bu buluşmaları her defasında bir konu-bir konuk ile bilgilenme ve birliktelik programı olarak görüyorum. Sağlık , eğitim, iş imkanları veya edebiyat gibi değişik konuları işliyorum. Hem de bir uzmanı veya bir sanatçıyı tanıtmaya ortam sağlıyorum. Son olarak diyetisyen Gözde Kavak Moskov konuğumuzdu ve sağlıklı beslenme hakkında gelenleri bilgilendirdi. Daha önce Türkiye’de faal olan Kadın Adayları Destekleme Derneği (KADER) Genel Başkanı Nuray Karaoğlu’nu konferansa davet ettim.

Almanca sohbet grupları gözlemlediğim bir eksiğe cevap olarak gelişti. Almancada zorluk ceken, kendin iyi ifade edemeyen o kadar cok insanımız var ki. Bu yetersizlik onların önünde bir çok konuda bir engel oluşturuyor. Bu insanların içinde Almanca kurslar yapmış, ama sonradan sadece Türkçe konuşulan ortamlarda yaşadığı için Almancası gerilemiş, yani Almanya’da Almanca konuşacak ortam bulamadığı için Almancası gerilemiş kişiler var. Bunun tek çaresi Almanca konuşulacak ortamlar oluşturmak. İlgisi olanlarla hocalık yapacak Alman arkadaşları bir araya getirdim, Almanca sohbet grupları kurduk. Kendilerine teşekkürü borç bildiğim gönüllü hocalarımız Almut Engelien, Wilma Elsing ve Ralf Wehmeyer gibi Alman dostlarımız, kursa katılanlara ücretsiz ders veriyorlar. Hepsi çok tatlı ve değerli insanlar.

Son röportajımızda sizin girişiminizle Thalia Tiyatrosunda “Cesaret Ana ve Çocukları” Türkçe üst yazıyla sahnelenecek olmasının heyecanını anlatmıştınız.

Evet. O “Türkçe de Hamburg’a ait” düşüncesinin yansıması idi. Gerçekten de çok güzel oldu. Bu yıl 175 yılını kutlayan Thalia sahnesinde Brecht’in “Cesaret Ana ve Çocukları” oyunu ilk kez Türkçe üst yazıyla sahnelendi. Bunda hedef sadece Almanca bilmeyenleri tiyatroya çekmek değil. Hedef Türkçenin de Hamburg’a ait olduğunu göstermekti. Thalia oyun için iki dilli broşür hazırlattı, basın bildirisi çıkardı. Onlar için büyük bir referans oldu ve çok sempati topladılar. Kentte anadil olarak en çok konuşulan ikinci dile saygı ifadesiyle. Ama paylaşım tek taraflı olmaz. Biz de aynı şeyi yapmalıyız. Mesela biz Türkçe bilmeyenlerin de Türkçe dilindeki sanat ve kültür etkinliklerini izleyebilmeleri için kurucusu olduğum Menekşe Korosunun konserlerinde okunan parçaların hep Almanca çevirisini de slaytla sahne fonuna yansıtıyoruz. Bunun için Almanlar tarafından tahmin edilemeyecek kadar ilgi görüyor bu konserler.

Bunun ikinci adımı olarak Haldun Dormen Tiyatrosunun “Daha Neler” oyununu Almanca üst yazıyla sunulmasını sağladık. Ekip bu kez sayısızca diziden tanınan karakter oyuncusu Güven Kıraç’ın başrolü oynadığı “Kredi” adlı oyunla Ocak ayının sonunda tekrar Hamburg’a geliyor. Benim bizzat katkım olmasa da Mut Tiyatrosunun düzenlediği Tiyatro Köprüsü Festivalinde Türkçe, Kürtçe, Almanca üstyazılı oyunlar sunulması sevindiriciydi. Çok çeşitli insanların yaşadığı bir toplumda dostça bir araya gelinecek ortamları sağlayacak her türlü etkinlik anlamlı. Birbirimize karşı önyargılarımızı belki tümden yok edemeyeceğiz ama en aza indirmek için gayret göstermeliyiz. Hoşgörülü bir yaşamı geliştirmeyi gelecek nesillere borç bilmemiz gerekiyor. Bana göre bu alanda her birey sorumluluk taşıyor.

Eleştirildiğiniz de oluyor mu?

Çok eleştiri aldığımı söyleyemem. Hiç olmuyor da diyemem. Kimse herkesi memnun edemez. Hele siyasette bu hiç mümkün değil. Ama açık şekilde ardniyetli olmayan her eleştiriye olumlu bakmaya özen gösteriyorum. Yapıcı her eleştiri fikir veriyor, çalışmalarımı daha da ileriye götürüyor. Örnek verecek olursam, düzenli olarak derlediğim ve ilk zamanlar sadece Türkçe yayınladığım “Parlamentodan Notlar” bültenini gelen bir haklı eleştiri üzerine Almanca olarak ta kaleme almaya başladım. Yani bu eleştiri çalışmamı bir adım ileriye götürdü. Kendisine teşekkür ediyorum.

Önümüzdeki dönemlerde ne gibi çalışmalarınız olacak?

Çok uzatmayayım. Yukarıda değindiğim etkinliklerime elbette devam edeceğim. Bunlar zaten dolu dolu programlar. Ama yenilikler de var. Bu arada

başlattığım “Hamburg Etkinlik Takvimi” var. Takvimde insanları ilgilendirdiğini düşündüğüm kültürel ve sanatsal etkinlikleri liste haline getiriyorum. E-posta ve basın üzerinden servis ediyorum. Facebook sayfama da koyuyorum tabii. Takvim için çok güzel tepkiler aldım. Bu uzun süredir aklımdaydı. Bu sayede insanlar başka kanaldan duymadıkları etkinliklerden haberdar olacaklar.  

Bu arada insanlarımızı bilgilendirme yollarına videolu paylaşımları ekledim. Örneğin bir video da Eğitim Senatöründen okul sistemiyle ve düzenlemeleriyle ilgili bilgileri işledim. Başka bir videoda Sosyal İşler Senatörüyle Hamburg yuva sistemiyle ilgili bilgileri işledim. Bunlar sosyal medyada çok paylaşılıyor. Sırada bir çok konu var. Çocukların, gençlerin, ailelerin sorunlarına yönelik konular, iş piyasası ve mesleki eğitim konuları.  Hamburgluları bilgilendirme programım gelecekte de çalışmalarımın önemli bir kısmını oluşturmaya devam edecek.

GÜNGÖR YILMAZ’IN YENİ YIL MESAJI

İnanıyorum ki Hamburglularla yeni yılda da bol bol karşılaşmaya devam edeceğiz. Sağlıklı, mutlu nice yıllar ve güzel paylaşımlar diliyorum. Yaşlanan insanlarımıza huzur dolu yaşlılık, çocuklarımıza, gençlerimize okulda ve iş dünyasında başarı, insanlarımızın saygın yerlerde yerlerini almalarını diliyorum.

 

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

Güngör Yılmaz’dan çok özel açıklamalar: “Birbirimize karşı önyargılarımızı belki tümden yok edemeyiz ama en aza indirmek için her birey sorumluluk üstlenmeli”

Hamburg’da yaptığı sosyo-kültürel çalışmalar ile adından çıkça söz ettiren SPD Eyalet Milletvekili Güngör Yılmaz, Elbe Express’e çok özel açıklamalar yaptı. İşte Güngör Yılmaz’ın o açıklamaları…

ELBE EXPRESS/ÖZEL RÖPORTAJ

Bu ayki röportaj konuğumuz olan Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Güngör Yılmaz (SPD) sorularımızı yanıtladı

Sayın Yılmaz son yılda parlamenter çalışmalarınızda her hangi bir değişiklik oldu mu?

Milletvekili olarak görev aldığım komisyonlarda değişiklik oldu. Dilekçe Komisyonundan ayrıldım ve kısa bir süreden beri ‘Aile, Çocuk ve Gençler Komisyonu’na (Ausschuss für Familie, Kinder und Jugend) ve ‘Sosyal işler, Çalışma ve Uyum Komisyonu’na  (Ausschuss für Soziales, Arbeit und Integration) girdim. Bunlar bizim toplumumuzda önemli alanlar. Spor komisyonunda üyeliğim devam ediyor. Tabii bunlar her milletvekilinin içinde bulunduğu parlamenter çalışmalar. Dışarıdan pek görünmez. Buralarda Hamburgluları ilgilendiren, yaşamını etkileyen konular konuşuluyor, sonra da mecliste karara bağlanıyor.

Siz her meclis oturumundan sonra basına bilgiler yolluyorsunuz. Bu düşünceniz nereden kaynaklandı?

Evet, milletvekili olarak seçildiğimden beri böyle bir çalışma yapıyorum. Seçmenlerin sayesinde girdiğim parlamento içinden oradaki çalışmalar hakkında geri dönüşüm yapmayı, insanları bilgilendirmeyi güzel bir düşünce olarak görüyorum. Başından beri kısa notlar halinde ana konularla ilgili bilgileri hem basına hem de bende olan mail adreslerine çıkarıyorum, facebookta paylaşıyorum. Bu bilgilere yer veren Türk basınına da buradan teşekkürlerimi iletiyorum. 

Çocuk tiyatrosu, şehir turları, belediye sarayı ziyaretleri, iki dilli tiyatrolar, koro calismasi, kadın çalışması, Almanca dil geliştirme programlari…

Türkiye kökenli vekiller arasında en tabana yakın ve faal isim olarak dikkat çekiyorsunuz. 2018 içindeki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Evet, bunlar benim halkla ilişkiler programım diyebilirim. Hem insanları bilgilendirmek, eksikleri kapatmak, hem de bir araya gelip elle tutulan, gözle görülen, kısacası ulaşılabilen bir milletvekili olmak benim anlayışıma uyuyor ve karakterimle bağdaşıyor. Bu ortamlar bana her gün insanlarımızla diyalog içinde olmamı sağlıyor. Tabii bu konuları rastgele seçmedim. Toplumsal yaşama  ve gelişmeye katkı sağlayacağını düşündüğüm alanlardan seçiyorum. Mesela:

Çocuk tiyatroları

Çocukların ufkunu genişletmek , sanata ilgilerini uyandırmak ve dijital ortamlara alternatifler sunmak için Çocuk Tiyatroları güzel bir olanak. Hamburg çocuk tiyatroları açısından an cok zengin. Çocuklarımızın bunlardan faydalanmaları gerekir. Ancak ailelerin büyük bir çoğunluğunun tiyatro alışkanlığı yok veyahut tiyatro fiyatları onlara pahalı geliyor. Onun için  düşük fiyatlı imkanlar yaratıp sunuyorum. Bu programlar çok tutuluyor. İlginin de giderek arttığını görüyorum ve buna seviniyorum. Çok kısa bir süre önce Rapunzel masalı vardı  programda, yakında “Pippi Uzuncorap” oyunu var. Çocuklarla birlikte büyükler de çok zevk alıyor . Bazen çocuksuz yetişkinler bile geliyor.

Bu tip faaliyetlerle hedefim çok zengin bir sanat, tiyatro ve edebiyat kültürü ve mekanlarına sahip güzel şehir Hamburg’u bu yönüyle tanıtmak, insanların sosyal ve kültürel paylaşımına katkıda bulunmak.

 

Rehberli Hamburg Gezi Turları

Bu sene başlatmış olduğum Rehberli Hamburg gezi turları beklediğimin üstünde ilgiyle karşılaştı . Hamburg’un ilk yerleşim alanlarından  yeni gelişen mahallelerine kadar, tarihi binalari, kiliseleri, müzeleri, Belediye Sarayı v.b. gezilecek o kadar çok yer var. İnsanların yaşadığı şehiri bilmesi, tanıması önemli.  Şuna inanıyorum insanlar bildiği, tanıdığı kenti daha çok sever ve bağlanırlar. Yaptığım faaliyetlerin bir amacı da bu. Alster’den Elbe’ye şehrimizi tanıyalım“ başlığı altındaki şehir turlarımıza devam edeceğim. Gönüllü rehberimiz Gerd Schmidt-Mildner, bize kentimizi hiç tanımadığımız yönüyle anlatıyor, sevdiriyor. Gönüllü çalışma yapan insanlara çok saygım var, kendilerine çok sempati duyuyorum.

Hoşgörülü Kadınlar Buluşması genellikle kahvaltı buluşması olarak ayda bir kez biraraya geliyor. Bu buluşmaları her defasında bir konu-bir konuk ile bilgilenme ve birliktelik programı olarak görüyorum. Sağlık , eğitim, iş imkanları veya edebiyat gibi değişik konuları işliyorum. Hem de bir uzmanı veya bir sanatçıyı tanıtmaya ortam sağlıyorum. Son olarak diyetisyen Gözde Kavak Moskov konuğumuzdu ve sağlıklı beslenme hakkında gelenleri bilgilendirdi. Daha önce Türkiye’de faal olan Kadın Adayları Destekleme Derneği (KADER) Genel Başkanı Nuray Karaoğlu’nu konferansa davet ettim.

Almanca sohbet grupları gözlemlediğim bir eksiğe cevap olarak gelişti. Almancada zorluk ceken, kendin iyi ifade edemeyen o kadar cok insanımız var ki. Bu yetersizlik onların önünde bir çok konuda bir engel oluşturuyor. Bu insanların içinde Almanca kurslar yapmış, ama sonradan sadece Türkçe konuşulan ortamlarda yaşadığı için Almancası gerilemiş, yani Almanya’da Almanca konuşacak ortam bulamadığı için Almancası gerilemiş kişiler var. Bunun tek çaresi Almanca konuşulacak ortamlar oluşturmak. İlgisi olanlarla hocalık yapacak Alman arkadaşları bir araya getirdim, Almanca sohbet grupları kurduk. Kendilerine teşekkürü borç bildiğim gönüllü hocalarımız Almut Engelien, Wilma Elsing ve Ralf Wehmeyer gibi Alman dostlarımız, kursa katılanlara ücretsiz ders veriyorlar. Hepsi çok tatlı ve değerli insanlar.

Son röportajımızda sizin girişiminizle Thalia Tiyatrosunda “Cesaret Ana ve Çocukları” Türkçe üst yazıyla sahnelenecek olmasının heyecanını anlatmıştınız.

Evet. O “Türkçe de Hamburg’a ait” düşüncesinin yansıması idi. Gerçekten de çok güzel oldu. Bu yıl 175 yılını kutlayan Thalia sahnesinde Brecht’in “Cesaret Ana ve Çocukları” oyunu ilk kez Türkçe üst yazıyla sahnelendi. Bunda hedef sadece Almanca bilmeyenleri tiyatroya çekmek değil. Hedef Türkçenin de Hamburg’a ait olduğunu göstermekti. Thalia oyun için iki dilli broşür hazırlattı, basın bildirisi çıkardı. Onlar için büyük bir referans oldu ve çok sempati topladılar. Kentte anadil olarak en çok konuşulan ikinci dile saygı ifadesiyle. Ama paylaşım tek taraflı olmaz. Biz de aynı şeyi yapmalıyız. Mesela biz Türkçe bilmeyenlerin de Türkçe dilindeki sanat ve kültür etkinliklerini izleyebilmeleri için kurucusu olduğum Menekşe Korosunun konserlerinde okunan parçaların hep Almanca çevirisini de slaytla sahne fonuna yansıtıyoruz. Bunun için Almanlar tarafından tahmin edilemeyecek kadar ilgi görüyor bu konserler.

Bunun ikinci adımı olarak Haldun Dormen Tiyatrosunun “Daha Neler” oyununu Almanca üst yazıyla sunulmasını sağladık. Ekip bu kez sayısızca diziden tanınan karakter oyuncusu Güven Kıraç’ın başrolü oynadığı “Kredi” adlı oyunla Ocak ayının sonunda tekrar Hamburg’a geliyor. Benim bizzat katkım olmasa da Mut Tiyatrosunun düzenlediği Tiyatro Köprüsü Festivalinde Türkçe, Kürtçe, Almanca üstyazılı oyunlar sunulması sevindiriciydi. Çok çeşitli insanların yaşadığı bir toplumda dostça bir araya gelinecek ortamları sağlayacak her türlü etkinlik anlamlı. Birbirimize karşı önyargılarımızı belki tümden yok edemeyeceğiz ama en aza indirmek için gayret göstermeliyiz. Hoşgörülü bir yaşamı geliştirmeyi gelecek nesillere borç bilmemiz gerekiyor. Bana göre bu alanda her birey sorumluluk taşıyor.

Eleştirildiğiniz de oluyor mu?

Çok eleştiri aldığımı söyleyemem. Hiç olmuyor da diyemem. Kimse herkesi memnun edemez. Hele siyasette bu hiç mümkün değil. Ama açık şekilde ardniyetli olmayan her eleştiriye olumlu bakmaya özen gösteriyorum. Yapıcı her eleştiri fikir veriyor, çalışmalarımı daha da ileriye götürüyor. Örnek verecek olursam, düzenli olarak derlediğim ve ilk zamanlar sadece Türkçe yayınladığım “Parlamentodan Notlar” bültenini gelen bir haklı eleştiri üzerine Almanca olarak ta kaleme almaya başladım. Yani bu eleştiri çalışmamı bir adım ileriye götürdü. Kendisine teşekkür ediyorum.

Önümüzdeki dönemlerde ne gibi çalışmalarınız olacak?

Çok uzatmayayım. Yukarıda değindiğim etkinliklerime elbette devam edeceğim. Bunlar zaten dolu dolu programlar. Ama yenilikler de var. Bu arada

başlattığım “Hamburg Etkinlik Takvimi” var. Takvimde insanları ilgilendirdiğini düşündüğüm kültürel ve sanatsal etkinlikleri liste haline getiriyorum. E-posta ve basın üzerinden servis ediyorum. Facebook sayfama da koyuyorum tabii. Takvim için çok güzel tepkiler aldım. Bu uzun süredir aklımdaydı. Bu sayede insanlar başka kanaldan duymadıkları etkinliklerden haberdar olacaklar.  

Bu arada insanlarımızı bilgilendirme yollarına videolu paylaşımları ekledim. Örneğin bir video da Eğitim Senatöründen okul sistemiyle ve düzenlemeleriyle ilgili bilgileri işledim. Başka bir videoda Sosyal İşler Senatörüyle Hamburg yuva sistemiyle ilgili bilgileri işledim. Bunlar sosyal medyada çok paylaşılıyor. Sırada bir çok konu var. Çocukların, gençlerin, ailelerin sorunlarına yönelik konular, iş piyasası ve mesleki eğitim konuları.  Hamburgluları bilgilendirme programım gelecekte de çalışmalarımın önemli bir kısmını oluşturmaya devam edecek.

GÜNGÖR YILMAZ’IN YENİ YIL MESAJI

İnanıyorum ki Hamburglularla yeni yılda da bol bol karşılaşmaya devam edeceğiz. Sağlıklı, mutlu nice yıllar ve güzel paylaşımlar diliyorum. Yaşlanan insanlarımıza huzur dolu yaşlılık, çocuklarımıza, gençlerimize okulda ve iş dünyasında başarı, insanlarımızın saygın yerlerde yerlerini almalarını diliyorum.

 

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER