9 C
Hamburg
Perşembe, Nisan 18, 2024

VATAN İÇİN

Vatan için ölebilirsin,

şehit ve gazi olabilirsin,

fakat vatanın idaresi veya geleceği konusunda konuşamasın.

Konuşursan ne olur, konuşursan milli iradeye karşı darbe yapacaksın diye suçlanırsın.

Çok küçük yaşta askeri okullara girerler, başarılı oldukları zaman kurmay olurlar. Kurmay olmak demek, orduda ki geleceğin son durağı olan Genel Kurmay Başkanı`dır. Aslında kurmay olanlar, ülkenin seçkin çocuklarından oluşur. Kurmay olamıyan askeri öğrencilerin son durağı Albay rütbesidir.

Çanakkale, Kurtuluş Savaşı, Nato veya Birleşmiş Milletler Barış Gücü`nde şehit veya gazi olan subaylar için şatafatlı cenaze törenleri düzenlenir, gazilerimize övgüler dizilir. Hasbel kaza görevini sağ ve gazi olmadan tamamlarlarsa, onların ülkenin yönetimi veya geleceği hakkında konuşma hakları yoktur. Eğer konuşurlar veya hükümetin icraatlarını eleştirme cüretini sergilerlerse, onlar darbecidir, Milli İrade`ye saygısızlardır ve apoletleri sökülmelidir diye çocuğu askere gitmeyenler tarafından suçlanırlar.

Bu çok yanlış bir suçlama. Bu ülkeyi kanları ve canları pahasına korumuş, aylarca veya senelerce denizlerde kalmış subayların, ülkenin gidişatı konusunda görüş bildirmelerinden doğal ne olabilir, söyleyin.

AKP ve onun yandaşları darbe paronayasından kurtulmalı, ülkenin kalkınması ve halkının refahı için uğraşmalıdırlar. Ülkenin ekonomisi çökmüş, devletin bütün varlıkları satılmış, kurumları çökmüş, hukuk tıkanmış iken, vatan sever subayların Montrö veya Ordu`ya sızan irticacı tarikatlar hakkında uyarı yapmaları sizi neden rahatsız ediyor ki?

CHP konuşuyor, bunların zihniyeti bozuk, bunlar darbelerden besleniyor diye suçlanıyor.

İYİ Part konuşuyor, bunların cibiliyeti bozuk, bozuk olmasaydı Devlet Bahçeli`ye karşı olmazlardı diye suçlanıyor.

TTB pandame konusunda konuşuyor, bunlar hain, TTB kapatılmalı ver yöneticileri tutuklanmalı deniyor.

AYM iktidarın ve Bahçeli`nin hoşuna gitmeyen bir karar verse, AYM kapatılmalı diye çağrı yapılıyor.

Hükümet salgın ile mücadelede başarısız oldu diyen herkes suçlanıyor ve darbecilikle suçlanıyor.

Eğer Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk sürecinde hükümet muhalefeti dinleseydi, FETÖ denen bir melanet bu ülkede iktidara ve Cumhuriyet`e karşı darbe girişiminde bulunamazdı.

Emekli amiraller ne diyor, dikkat edin, Montrö ve benzeri devletin güvencesi olan sözleşmeleri tartışmaya açmayın, açarsanız çok kötü sonuçlar ile karşı karşıya kalırız. Kim diyor bunu, Türkiye Cumhuriyeti`nin „Mavi Vatan“ denen denizlerini korumuş olan subaylar. Yani Montrö Sözleşmesi`ni en iyi anlayan ve bilen kişiler.

Daha ne diyor amiraller, sakın ola ki, Ordu içerisinde FETÖ`den boşalan yerlere tarikat veya cemaatleri sokmayasınız. Eğer tarikat ve cemaatlere göz yumarsanız, ileride FETÖ gibi bunlarda devletin temeline dimamit koyarlar.

Bu gibi önerilerden darbe çağrısı çıkarmak nasıl oluyor, anlamakta zorlanıyorum.

Dedimya, asker ölür, şehit veya gazi olur, fakat emekli oldukdan sonra ülkenin yönetimi hakkında muhalif görüş bildiremezler. Eğer bildirirlerse darbeci, vesayetci ve eski Türkiye özlemi duyan Milli İrade karşıtı hainler olarak suçlanırlar.

Emekli bir Tuiğgeneral, ki Cumhurbaşkanı danışmanı, Türkiye Cumhuriyeti yıkılmalı ve yerine İslam Cumhuriyeti kurulmalı, başkenti İstanbul ve dili arapça olmalı diyor, ona kimse ses çıkartmıyor.

Demek istiyorlar ki, asker bizlerin huzuru için ölebilir, fakat bizleri eleştiremez veya uyaramaz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

VATAN İÇİN

Vatan için ölebilirsin,

şehit ve gazi olabilirsin,

fakat vatanın idaresi veya geleceği konusunda konuşamasın.

Konuşursan ne olur, konuşursan milli iradeye karşı darbe yapacaksın diye suçlanırsın.

Çok küçük yaşta askeri okullara girerler, başarılı oldukları zaman kurmay olurlar. Kurmay olmak demek, orduda ki geleceğin son durağı olan Genel Kurmay Başkanı`dır. Aslında kurmay olanlar, ülkenin seçkin çocuklarından oluşur. Kurmay olamıyan askeri öğrencilerin son durağı Albay rütbesidir.

Çanakkale, Kurtuluş Savaşı, Nato veya Birleşmiş Milletler Barış Gücü`nde şehit veya gazi olan subaylar için şatafatlı cenaze törenleri düzenlenir, gazilerimize övgüler dizilir. Hasbel kaza görevini sağ ve gazi olmadan tamamlarlarsa, onların ülkenin yönetimi veya geleceği hakkında konuşma hakları yoktur. Eğer konuşurlar veya hükümetin icraatlarını eleştirme cüretini sergilerlerse, onlar darbecidir, Milli İrade`ye saygısızlardır ve apoletleri sökülmelidir diye çocuğu askere gitmeyenler tarafından suçlanırlar.

Bu çok yanlış bir suçlama. Bu ülkeyi kanları ve canları pahasına korumuş, aylarca veya senelerce denizlerde kalmış subayların, ülkenin gidişatı konusunda görüş bildirmelerinden doğal ne olabilir, söyleyin.

AKP ve onun yandaşları darbe paronayasından kurtulmalı, ülkenin kalkınması ve halkının refahı için uğraşmalıdırlar. Ülkenin ekonomisi çökmüş, devletin bütün varlıkları satılmış, kurumları çökmüş, hukuk tıkanmış iken, vatan sever subayların Montrö veya Ordu`ya sızan irticacı tarikatlar hakkında uyarı yapmaları sizi neden rahatsız ediyor ki?

CHP konuşuyor, bunların zihniyeti bozuk, bunlar darbelerden besleniyor diye suçlanıyor.

İYİ Part konuşuyor, bunların cibiliyeti bozuk, bozuk olmasaydı Devlet Bahçeli`ye karşı olmazlardı diye suçlanıyor.

TTB pandame konusunda konuşuyor, bunlar hain, TTB kapatılmalı ver yöneticileri tutuklanmalı deniyor.

AYM iktidarın ve Bahçeli`nin hoşuna gitmeyen bir karar verse, AYM kapatılmalı diye çağrı yapılıyor.

Hükümet salgın ile mücadelede başarısız oldu diyen herkes suçlanıyor ve darbecilikle suçlanıyor.

Eğer Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk sürecinde hükümet muhalefeti dinleseydi, FETÖ denen bir melanet bu ülkede iktidara ve Cumhuriyet`e karşı darbe girişiminde bulunamazdı.

Emekli amiraller ne diyor, dikkat edin, Montrö ve benzeri devletin güvencesi olan sözleşmeleri tartışmaya açmayın, açarsanız çok kötü sonuçlar ile karşı karşıya kalırız. Kim diyor bunu, Türkiye Cumhuriyeti`nin „Mavi Vatan“ denen denizlerini korumuş olan subaylar. Yani Montrö Sözleşmesi`ni en iyi anlayan ve bilen kişiler.

Daha ne diyor amiraller, sakın ola ki, Ordu içerisinde FETÖ`den boşalan yerlere tarikat veya cemaatleri sokmayasınız. Eğer tarikat ve cemaatlere göz yumarsanız, ileride FETÖ gibi bunlarda devletin temeline dimamit koyarlar.

Bu gibi önerilerden darbe çağrısı çıkarmak nasıl oluyor, anlamakta zorlanıyorum.

Dedimya, asker ölür, şehit veya gazi olur, fakat emekli oldukdan sonra ülkenin yönetimi hakkında muhalif görüş bildiremezler. Eğer bildirirlerse darbeci, vesayetci ve eski Türkiye özlemi duyan Milli İrade karşıtı hainler olarak suçlanırlar.

Emekli bir Tuiğgeneral, ki Cumhurbaşkanı danışmanı, Türkiye Cumhuriyeti yıkılmalı ve yerine İslam Cumhuriyeti kurulmalı, başkenti İstanbul ve dili arapça olmalı diyor, ona kimse ses çıkartmıyor.

Demek istiyorlar ki, asker bizlerin huzuru için ölebilir, fakat bizleri eleştiremez veya uyaramaz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER