9 C
Hamburg
Cumartesi, Nisan 20, 2024

BİLİM Mİ, YOKSA HURAFE Mİ?

Ortaçağ`da kiliseler, ülkeleri idare ederken, insanların yaşamlarına bilim dışı dini düşüncelerle yön verir ve yönetirlerdi. Sonunda kiliselerde ki devrimler, o Ortaçağ karanlığının üzerini bir daha açılmamak üzere kapattı, yani bilim hakim oldu.

Eski adıyla GATA, yeni adıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcısı olarak görev yapan Dr. Ali Edizer, medeni hukuku hedef alan, erkeklere ‘ikinci eşi alın’ çağrısında bulunduğu paylaşımlarıyla tepki çekmişti. Bu doktor bozuntusu, aslında Cumhuriyet devrimlerinden olan Medeni Kanun`a meydan okumuş ve devrim yasalarına göre suç işlemistir.

Son senelerde Türkiye`de sözüm ona „Tarikat veya Cemaatler“ o kadar palazlandılar ki, bilim adamlarının yerini sapık tarikatcılar almaya başladı. Bunun suçluları yalnız tarikat şehleri, dervişleri veya müritlerimi, hayır. Gerçek suçlular bu ülkeyi yönetenler.

GATA başhekim yardımcısı Dr. Ali Edizer`in Menzil tarikatına mensup olduğu ve eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ tarafından Genel Sekreter görevine getirildiği biliniyor. Recep Aktağ`ın Menzil tarikatı mensubu olduğu biklinmektedir. Bu ülkenin Sağlık Bakanı, Menzil Tarikatı şehinden çocuk ölümleri konusunda „istihare uykusuna“ yatmasını ve ne yapmaları gerektiğini kendilerine bildirilmesini talep ettiğini, Barış Terkoğlu Metestaz kitabında geniş şekilde yazmıştır.

FETÖ tarafından kandırıldıklarını iddia edenler ve Allah ve Millet tarafından affedilmesini istiyenler, FETÖ´dan boşalan sağlık kurumlarını, Menzil tarikatı mensubu Dr. Ali Edizer gibi cinsiyet sapıklarının işgal etmelerinin yolunu açmışlar ve desteklemişlerdir.

Düşüne biliyormusunuz, Türkiye Cumhuriyeti tarafından yetiştirilmiş, tüyü bitmemiş yetimlerin hakkları ile okutulmuş Dr. Ali Edizer gibiler, Cumhuriyet devrimlerine meydan okuyor. Aslında düşünecek olursak, bu çok vahim bir durum.

Çağdaş eğitimi tarikatlar, cemaatler veya dinci vakıflara emanet edersen, sonunda Ali Edizer gibi sapık doktorların yetişmesini sağlarsınız. Çağdaş Cumhuriyet`in devrimlerine meydan okuyanların cezasız kalmaları ve hatta iktidar yandaşları tarafından desteklendikleri bilinen bir durum.

Tarikat veya Cemaat denen karanlık ve Cumhuriyet düşmanları yalnız bu iktidar tarafından desteklendi dersek, haksızlık yapmış oluruz. Bu karanlık güçler bütün sağcı iktidarların arka bahçeleri olmuştur.

Cumhuriyet`in temeli olan çağdaş eğitimi dini esaslara oturtur, her mahalleye bir imam hatip okulu açarsan, sonunda bilim insanlarının yerini hurafeler alır.

Bilim kurumları olan üniversitelerimizin kampüslerine birden fazla cami yaparsan, sonunda o üniversitelerden Dr. Ali Edizer gibi sapıklar çıkar.

Okullara mescit açarak, namaz kılan öğretmenler ile kılmıyanlar arasında farklılık yaratırsan, sonunda çağdaş Cumhuriyet yerine hurafeyi temel alan çağ dışı bir eğitimi gerçekleştirirsiniz.

Atatürk diyor ki, „biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir“.

Önemli olan doktor, hakim, savcı veya profösör yetiştirmek değil, önemli olan çağdaş, bilime önem veren ve bilimi ilke edinen insan yetiştirmektir.

Ülkeyi yönetenlerin çözümü tarikat, cemaat veya dinci vakıflarda değil, çağdaş Cumhuriyet devrimlerinde aramaları gerekmektedir.

Eğer gün gelir bir daha aldatıldık derseniz, bu millet sizi affetmez.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER

BİLİM Mİ, YOKSA HURAFE Mİ?

Ortaçağ`da kiliseler, ülkeleri idare ederken, insanların yaşamlarına bilim dışı dini düşüncelerle yön verir ve yönetirlerdi. Sonunda kiliselerde ki devrimler, o Ortaçağ karanlığının üzerini bir daha açılmamak üzere kapattı, yani bilim hakim oldu.

Eski adıyla GATA, yeni adıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcısı olarak görev yapan Dr. Ali Edizer, medeni hukuku hedef alan, erkeklere ‘ikinci eşi alın’ çağrısında bulunduğu paylaşımlarıyla tepki çekmişti. Bu doktor bozuntusu, aslında Cumhuriyet devrimlerinden olan Medeni Kanun`a meydan okumuş ve devrim yasalarına göre suç işlemistir.

Son senelerde Türkiye`de sözüm ona „Tarikat veya Cemaatler“ o kadar palazlandılar ki, bilim adamlarının yerini sapık tarikatcılar almaya başladı. Bunun suçluları yalnız tarikat şehleri, dervişleri veya müritlerimi, hayır. Gerçek suçlular bu ülkeyi yönetenler.

GATA başhekim yardımcısı Dr. Ali Edizer`in Menzil tarikatına mensup olduğu ve eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ tarafından Genel Sekreter görevine getirildiği biliniyor. Recep Aktağ`ın Menzil tarikatı mensubu olduğu biklinmektedir. Bu ülkenin Sağlık Bakanı, Menzil Tarikatı şehinden çocuk ölümleri konusunda „istihare uykusuna“ yatmasını ve ne yapmaları gerektiğini kendilerine bildirilmesini talep ettiğini, Barış Terkoğlu Metestaz kitabında geniş şekilde yazmıştır.

FETÖ tarafından kandırıldıklarını iddia edenler ve Allah ve Millet tarafından affedilmesini istiyenler, FETÖ´dan boşalan sağlık kurumlarını, Menzil tarikatı mensubu Dr. Ali Edizer gibi cinsiyet sapıklarının işgal etmelerinin yolunu açmışlar ve desteklemişlerdir.

Düşüne biliyormusunuz, Türkiye Cumhuriyeti tarafından yetiştirilmiş, tüyü bitmemiş yetimlerin hakkları ile okutulmuş Dr. Ali Edizer gibiler, Cumhuriyet devrimlerine meydan okuyor. Aslında düşünecek olursak, bu çok vahim bir durum.

Çağdaş eğitimi tarikatlar, cemaatler veya dinci vakıflara emanet edersen, sonunda Ali Edizer gibi sapık doktorların yetişmesini sağlarsınız. Çağdaş Cumhuriyet`in devrimlerine meydan okuyanların cezasız kalmaları ve hatta iktidar yandaşları tarafından desteklendikleri bilinen bir durum.

Tarikat veya Cemaat denen karanlık ve Cumhuriyet düşmanları yalnız bu iktidar tarafından desteklendi dersek, haksızlık yapmış oluruz. Bu karanlık güçler bütün sağcı iktidarların arka bahçeleri olmuştur.

Cumhuriyet`in temeli olan çağdaş eğitimi dini esaslara oturtur, her mahalleye bir imam hatip okulu açarsan, sonunda bilim insanlarının yerini hurafeler alır.

Bilim kurumları olan üniversitelerimizin kampüslerine birden fazla cami yaparsan, sonunda o üniversitelerden Dr. Ali Edizer gibi sapıklar çıkar.

Okullara mescit açarak, namaz kılan öğretmenler ile kılmıyanlar arasında farklılık yaratırsan, sonunda çağdaş Cumhuriyet yerine hurafeyi temel alan çağ dışı bir eğitimi gerçekleştirirsiniz.

Atatürk diyor ki, „biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir“.

Önemli olan doktor, hakim, savcı veya profösör yetiştirmek değil, önemli olan çağdaş, bilime önem veren ve bilimi ilke edinen insan yetiştirmektir.

Ülkeyi yönetenlerin çözümü tarikat, cemaat veya dinci vakıflarda değil, çağdaş Cumhuriyet devrimlerinde aramaları gerekmektedir.

Eğer gün gelir bir daha aldatıldık derseniz, bu millet sizi affetmez.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -spot_img

İNSTAGRAM

SON HABERLER