Yabancılar terkettiği köyünün Muhtarının seçilmesini takip ediyor,40 yıldır yaşadığı Avrupa’nın şehri ve Devletini yöneteni bilmiyor.Eminin ancak binde 1 kişi kendisini yöneten İktidarın siyasetini ancak kavrıyabilmiştir.Halbuki İktidarlar,Demokratik Devlette kural koyuculardır.
Almanya ve Avrupa’da yerleşik yaşayan yabancı kökenliler mutlaka bulundukları şehirlerde siyasete girmelidirler.
Almanya’da yerlişime geçmiş yabancı kökenli insanlar,yıllar öncesi çıktığı köyünün her dönem değişen muhtarını, her dönem yeni seçilen ilçesinin belediye başkanını hatta Türkiye’de MV lerini bile dönem dönem biliyor ama 40 yıldır her türlü yaşam standardından faydalandığı ömrünün yarıdan fazlasını harcadığı ve bu yaşamını şekillendiren Alman muhtarı,Belediye Başkanını,Millet Vekilini tanımıyor,bilmiyor.
Almanya’da yerleşik yaşayan yabancıların en büyük eksikliği,kendi iradelerini yönetime yansıtamamalarıdır.
Hindistan dilencisi gibi Alman Devleti hangi hakkı verirse onunla yetinmesidir.
40 yıldır çalışığı vergi verdiği Devletin geleceği ile zerre kadar ilgilenmemesi,kendi iradesini yansıtmadan başkalarının seçtiği iradeyi eleştirmesi kabul edilemez.
Demokratik sistemlerde insanların uymak zorunda oldukları toplu yaşam sınırlarını belirleyen seçtikleri, temsil yetkisi verdikleri iradelerdir.
Eğer hakkı olan yetkiyi kullanmıyor ise Devletin geleceğinde söz hakkı yoktur.
Devlet o zaman isteğe göre tercih yapan bir kısmın elinde yönlenmektedir.
Sonuşta bireyler haklarını kullanmasalar dahi birileri Demokratik sistemde Devlet yetkisini kullanmak üzere birileri seçilmek zorundadır.
Almanya’da son seçimlerde 800 bin kusur seçmen vardı.(Şimdi milyonu geçmiştir)
Bu kadar irade sağlıklı temsil yetkisinde birleştiğinde,prartikte karşılaşılan Yabancı-Alman ayrımcılığı kesinlikle ortadan kakar.
Bilhassa iyi eğitim görmüş gençlerimiz mutlaka Almanya veya Avrupa’da siyasete girmelilerdir.
Geleceklerini kendileri şekillendirmeli,Devletin yönetim kademesinde yapılan planlardan haberdar olmalılar hatta Devletin daha iyi yönetilmesi hususnda fikir üretmelilerdir.
Dünya’da Elektronik çağ devrimleri yaşanıyor.
Bu devrimi yaşamlarındaki teknoloji kullanımı,teknolojinin getirdiği değimişle yaşamlarının ya önünün açılması yada sınırlandırılmasını en iyi görebilecekler gençlerdir.
Geleceğin Dünyasında sanal para sanal kullanım kuralları reel hayat kurallarından ileride olacaktır.
İşte bu kuralları koyacak olan ”Bundestag-Meclis” e gençler hakim olmalılar.
Gelecek generasyon Elektronik devrimi her nerede olurlarsa olsunlar yaşıyacak en önemli kişiler olacaktır.
Genöler eğer bu devrime ortak olmak olmak istemiyorlar ise,mutlaka önlerinde yol gösterecek bilge temsilciler seçmelidirler.
Tüm Alman veya yabancı kökenli olup Almanya’nın kaderi ile ilgilenenme mecburiyeti olan seçmenlere karalarını verirken temsil yetkisi verdiği kişiyi tanımalarını tavsiye ediyorum.
Mutlaka Almanya’nın geleceği inşa edilirken taş koyan ustasını seçmede işte size ”USTA” diyorum.
